Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Endülüs’te dünyaya kafa tutan bir köy: Marinaleda

Gazeteci-yazar Dan Hancox’la birlikteyiz. Kitabı “Dünyaya Kafa Tutan Köy” Türkiye’de Metis Kitabevi tarafından yayınlandı, Ali Karatay çevirdi.  Öncelikle Türkiye’ye hoşgeldiniz.

Hancox:  Beni ağırladığınız için teşekkürler. Burada olmak harika. İspanya’daki bu dünya üzerinde eşi benzeri olmayan, tuhaf köyden bahsetmek çok keyif verici.

Şöyle başlayalım. Böyle bir deneyimin İspanya’da, Endülüs’te yaşanmasının ana sebebi ne sizce?

Sanırım Endülüs’e özgü tarihi bağlam bu dikkat çekici olayların olmasına olanak sağladı. Aslında yüzyıllar öncesine gidiyor sadece birkaç ya da onyıllar değil. Geniş tarım arazisinin  oluşundan geliyor ve çoğu endüstriyelleşmemiş. Ve tarım arazileri çok az kısmı aristokrat toprak sahiplerinin elinde bulunuyor. Aynı zamanda hiç toprağa sahip olmayan yoksul tarım işçileri var. Yıllarca yoksulluk içinde yaşamışlar. Bütün bunlar köyün tarihi yapısını oluşturuyor. 1970’li yıllarda diktatör Franco’nun ölümüyle olaylar gelişmeye başlıyor.

Bu deneyimin geleneksel komünist anlayıştan farkı ne?

Endülüs’te şöyle geleneksel bir durum var. Her küçük şehrin kendi ayrı yönetimi ve kapalı, kültürel deneyimi var. Mesela Endülüs’teki Marinaleda gibi küçük bir kasabadan geliyorsanız başka bir yere gittiğinizde bile hep kasabanızla tanımlanacaksınız, Pueblo’nun kızı oğlu olarak anılacaksınız.  Yani bu yerde dünyanın başka yerinde bulunmayan farklı bir atmosfer var. Bu durum marksist felsefeden ziyade anarşist felsefenin burada vuku bulmasına yola açıyor. İşçi sınıfı arasında yoksul işçilere dayanan devrim ruhu hep varmış. Ama hiçbir zaman komünist partilere bağlı bir kurumsallaşma, yapılaşma olmamış. Bunun yerine daha çok bağımsızlık, öz yönetim algısı hakim olmuş. Anarşizm, Endülüs’te dünyanın diğer yerlerindeki gibi gelişmemiş. Varolan küçük köyler içinde neredeyse en mükemmel tasarlananı bence.

Köy için çok önemli bir lider figürü var. Juan Manuel Gordillo’dan siz de Mesih gibi lider olarak bahsetmişsiniz. Bunun Marinaleda’nın geleceği için tehdit oluşturabileceğini düşünüyor musunuz?

Başından bu yana tek bir adama çok fazla bağlılar. Aslında evet potansiyel bir tehlike. Gerçek bir paradoksal durum var. Çünkü anarşist bir ruh var ortada. Topluluk yapısal hiyerarşiye inanmıyor. Bu adam en başından beri mücadeleyi yürüten kişiydi. 1970’lerde ve 1980’lerdeki bir dizi grev ve işgali o başlattı. 1980’lerin sonunda, İspanya’ya demokrasi geri geldiğinde, köye seçilen ilk belediye başkanı oldu. 1979’da seçilmişti. Kitabım 2012’de yazıldı. O zaman yaşlanıyordu ve kötüleşiyordu, bir depresyondan mustaripti. Kitabım bittikten çok kısa süre sonra adaylıktan çekilecek gibi görünüyordu. Artık yerine başka birinin gelmesinin vaktiydi. Geçen yıl yine bir seçim vardı. Aday oldu ve yine kazandı. Bunlar özgür ve hakkaniyetli seçimler. Buna rağmen seçimi rahatça kazandı. Ama köyde hâlâ gerçekten artık değişim zamanı olup olmadığına dair şüpheler vardı. Ve değişim sonunda yaşadı, Gordillo yerini genç nesilden birine bıraktı. Bu durum, Marinaleda’nın felsefesinin, komünizm ruhunun, onu yaratan liderin önüne geçip geçemeyeceğine dair ilginç bir test olacak.

Marinaleda’ya kaç kez gittiniz?

Aslında Marinaleda’yı ilk kez 10 yıldan kadar önce duymuştum. İspanya’nın güneyinde, bölgenin merkezi bir şehri olan Sevilla’daydım. Ama o zaman oraya nasıl gideceğimi bilmiyordum. Oradan kimseyi de tanımıyordum. Çünkü ben Londralıyım,  araba kullanmıyorum. Londra büyük bir şehir ve orada araba kullanmayı öğrenmeye gerek yok. Marinaleda’ya giden bir tren yoktu. Ücra bir yer gibi görünüyordu. Yıllar sonra, Londra’dayken Marinaleda’yı ziyaret etmek ve orayı öğrenmek istedim. Oranın yan köyünden İspanyol bir adamla tanıştım. Marinaleda’yı biliyor olmama bile çok şaşırmıştı. “Marinaleda’yı mı duydun? İnanılmaz” diyordu. “Benimle gel, Sana orayı gösterip tanıtacağım” dedi. 6 ay kadar zamanımı üç dört farklı yerde geçirip orada yaşadım. Aslında yılın Marinaleda’da olmadığım tek zamanı Ağustos ayıydı. Ağustos gerçekten çok sıcaktı, hiçbir şey yapamıyordunuz. Değil röportaj veya araştırma yapmak, etrafta dolaşmak için bile çok sıcaktı. O yüzden çoğunlukla kışı orada geçirdim.

Köye ilk girdiğinizde neler hissettiniz?

Marinaleda’ya ilk girdiğim anla başlamak gerekirse, başta herhangi bir küçük İspanyol köyü gibi görünüyordu. Duvarlar, evler, sıcak yüzünden bembeyazdı. Durgun bir köydü, çünkü orada küçük bir taşra topluluğu yaşıyordu. Etrafta tavuklar, atlar, inekler dolaşıyordu. Fakat yeterince hızlı bir şekilde, oranın aslında sıradan bir İspanyol veya Endülüs köyü olmadığını anlıyorsunuz. Sakin kırsal bir atmosferdesiniz, ama burada bir farklılık olduğunu anlıyorsunuz. Bakıyorsunuz ki bir caddenin adı Salvador Allende Caddesi, diğerinin adı Che Guevara Caddesi. Ve ortak spor sahasının cephesindeki duvar resmini görüyorsunuz. Che Guevara’nın yüzünün çizildiği 30 veya 40 metre yüksekliğinde bir resim. Dolayısıyla, ilk anda orayı sessiz sakin bir köy zannediyorsunuz ama yeterince hızlı bir şekilde orada bir şeylerin farklı olduğunu anlıyorsunuz.

Brexit ve 2016 ABD seçimleri, dünyanın her yerinden bir çok demokratı hayal kırıklığına uğrattı. Sizce Marinaleda popülizme karşı bir umut olabilir mi?

Britanya’daki Brexit ve ABD’deki başkanlık seçimlerinin sonuçları birçoğumuzu yıkıma uğrattı. Bu, demokrasiye karşı bir tehdit gibi görünüyor. Bu, başta başkanlık seçimlerinin yaklaştığı Fransa olmak üzere diğer ülkeler için kötü birer örnek. Marinaleda’nın kesinlikle dünyanın geri kalanı için ilham verici olduğunu düşünüyorum. Tabii mutlaka bir kasabadan diğerine birebir kopya edilmesinden bahsetmiyorum. Marinaleda’da 30-40 yıllık süreçte inşa edilen hayat biçiminin bölgedeki diğer yerleşim birimlerine, komşu köylere taşınmadığını görmek şaşırtıcı. Bu hayal kırıklığı yaratıyor. Ama öte yandan, Marinaleda’dan alabileceğiniz en iyi ders, daha iyi bir hayat için gösterilen inat ve dayanıklılık. Herkese Marinaleda ile ilgili şunu söylüyorum: Özgürlük ve demokrasiye inanıyorsanız hiç pes etmemelisiniz. Çünkü onlar hiç pes etmedi. Onlar, ne kadar imkansız görünse de mücadelelerini kazandılar.

Ferhatcan Mekik’in Marinaleda ile ilgili haberini okumak için tıklayınız.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.