Almanya’nın ilk “liberal” camisi 16 Haziran Cuma günü başkent Berlin’de açıldı. Kadın-erkek, gay-heteroseksüel, Şii-Sünni herkese kapıları açık olan caminin kurucusu, Türkiye kökenli aktivist Seyran Ateş, övgülerin yanında tehditler aldığını da söyledi.
Alman basın kuruluşu Der Spiegel’den Anna Reimann’a konuşan 54 yaşındaki hukukçu, yazar ve aktivist Seyran Ateş, projeyi sekiz yıldan bu yana tasarladığını söyledi. Berlin’de göçmen kökenlilerin çoğunlukta olduğu bir semt olan Moabit’teki bir Protestan kilisesinin yer aldığı binanın üçüncü katını kiralayıp İbni Rüşd-Goethe Camisi’ni kuran Seyran Ateş, altı yaşındayken ailesiyle birlikte İstanbul’dan Almanya’ya göçmüş. Hukuk öğrenimi gören ve öğrencilik yıllarından bu yana kadın hakları aktivisti olan Ateş, Almanya’daki Türkiye kökenli kadınlara danışmanlık yaptığı bir kurumda çalıştığı 1984 yılında, danışmanlığını üstlendiği kadınlardan birinin kocasının silahlı saldırısına uğramış.
Kadınların ve erkeklerin yan yana ve karışık bir şekilde ibadet edebildiği, kapıları LGBTİ bireylere de açık olan İbni Rüşd-Goethe Camii’nin açılışı geçtiğimiz Cuma günü onlarca kişinin katılımıyla yapıldı. Cuma namazını ise Amerikalı kadın bir imam kıldırdı. Cami her ne kadar “liberal” olarak nitelense de, bazı yasaklar da mevcut. Örneğin; yüzün tamamını örten burka gibi kıyafetlerle camiye girmek yasak. Seyran Ateş bunu güvenlik gerekçesiyle açıklarken, ayrıca bu tarz kıyafetler giymenin dinle ilgili değil siyaset ile ilgili bir konu olduğunu savunuyor.
Seyran Ateş bu yeni cami projesiyle, Müslümanlar’ın “modern ve liberal” kesiminin kendilerini dünyaya tanıtmalarını hedeflediklerini söylüyor. Ateş; Almanya İslam Konferansı üyesi olduğu dönemde, (şu an Maliye Bakanı olan) dönemin İçişleri Bakanı Wolfgang Schaeuble’nin kendisine sürekli “liberal Müslümanlar’ın birleşmesi gerektiğini” söylediğini, cami fikrinin de bu şekilde doğduğunu açıklıyor. “Aktif olmak yerine, sürekli muhafazakar dini kuruluşlara sövmek, ilerici bir Müslüman için son tahlilde sorumsuzluktur” şeklinde konuşan Ateş, Müslüman ve kadın hakları savunucusu olmanın birbiriyle çelişmediğini de vurguluyor.
“Camiye çekmek için kimleri hedefledikleri” şeklindeki soruya, “şu ana kadar hiçbir camide kendini evinde gibi hissetmeyen kişileri” şeklinde cevap veren Ateş; modern, barışçı, hoşgörülü olan ve siyasi olarak angaje imam istemeyen herkesi beklediklerini belirtiyor.
Cami projesiyle ilgili olarak çoğunlukla övgü ve güzel temenniler aldıklarını belirten Ateş, zaman zaman tehditler de aldıklarını dile getiriyor. Caminin Cuma günkü açılışı da polis koruması altında gerçekleşmişti.
Aralarında “İslam’ın cinsel devrime ihtiyacı var”ın da bulunduğu birçok kitaba imzasını atan Seyran Ateş, şu anda bir yandan caminin açılışıyla aynı gün çıkan yeni kitabı “Merhaba, İmam Hanım”ın heyecanını yaşarken diğer yandan da, imam olabilmek için İlahiyat eğitimi alıyor.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
