Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu: “Mahkemeye vermezsen namertsin”

Münir Özkul ve Aydın Boysan’ı andı

2018’in başlarında 2 kaybımız oldu. Biri Münir Özkul. Türk sinema ve tiyatrosunun önemli bir insanı. Zaman zaman Mahmut Hoca oldu, öğrenciliğimizde yaptığımız bütün yaramazlıkları anlattı. Zaman zaman Yaşar Usta oldu, emekçilerin haklarını savundu. Yaşar Usta ne kadar değerliyse emek için uğraşan her işçi kardeşim de bizim için o kadar değerlidir. Aydın Boysan’ı da kaybettik. Bir İstanbul beyefendisi, bir aydındı. Sofraların kralı diyebiliriz. Evinde onunla yaptığım sohbeti hayatım boyunca unutmayacağım. Aydınları, sanatçıları sadece ölümleri ile değil, yaşarken de onları anmak hepimizin ortak görevi olmalıdır. Siyasette zaman zaman kavgalar olur, zaman zaman eleştiririz ama sonuçta siyasetin bir amacı var. Ülkeme hizmet edeceğim.Vatandaşa hizmet etmenin yollarını gösterir. Ama yollarını gösterirken asgari değerler vardır. Hepimiz demokrasiyi, insan haklarını savunmalıyız. İşçiler bir araya gelip sendika kurmak istiyorsa, yönetenler onların önündeki engeli kaldırmalıdır.

“Sendika anayasal bir haktır”

İşçiler örgütlenince de fabrikanın kapısını göstereceksin. Bunu siyasetçinin kabul etmesi mümkün değildir. Hangi siyasi görüşten olursa olsun şundan emin olmanızı isterim. Sizin haklarınızı sonuna kadar savunan bir parti vardır, adı CHP’dir. Bir anayasal hakkı kullanmak istiyorlar. Herkes örgütlenebilir. Sendika kuruyor diye işçiyi kapının önüne koyarsanız bu olmaz. Herkesin hakkını teslim etmemiz gerekiyor. Siyasetin temel görevlerinden birisi bu olmalı. Farklı düşüncelere saygı göstermek siyasetin temel gerekçelerindendir. İnsan olmanın da bir gereğidir. Biz o nedenle farklı düşüncelerden olan insanların haklarını ve hukuklarını koruduk. İşçilere sendika hakkını getiren kişi rahmetli Bülent Ecevit’tir. Siyasetçinin temel görevlerini tanımlayan düzenleme sosyal devlettir. Güçlü bir sosyal devlet kimsenin gelecek endişesi taşımadığı bir devlet demektir. Siyasal düşünceyi kullanıp iktidar olanların da baskıyı değil, demokrasiyi savunması lazım.

“Sizin yanınızda olacağız”

Geliyorum bu hedefe acaba ulaşıyor muyuz? Geldiğimiz nokta hedeflerden uzaklaştığımız noktadır. Sendikalaşmak istiyorlar, haklarını aramak istiyorlar, 12 saat çalışacaksın dendiği zaman buna itiraz ediyorlar, başta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olmak üzere haklarının teslim etmemek için her türlü numarayı çekiyorlar. Ben ve arkadaşlarım sizin yanınızda olacağız.

Taşeron işçilere 2019 çağrısı

Türkiye’nin gündeminde taşeron işçilik diye bir şey yoktu. 1 milyonu aşkın insan hak talebinde dahi bulunamazdı. Bunları ilk kez Türkiye’nin gündemine biz taşıdık. Bunların siyasi geçmişlerine bakmadık. Bizimle birlikte aynı vatanda mücadele ediyorlar.Biz dile getirdik, mücadelesini yaptık. Sonunda parlamentoya kanun getirmek yerine KHK ile sorunları çözmeye çalıştılar ama çözemediler. Çifte standart yaptılar. Sizi kadroya alıyoruz ama kadrolu işçilerle aynı haklara sahip olamayacaksınız dediler. 2020’ye kadar sizin toplu sözleşme hakkınız yok dediler. Nasıl hakkını arayacak? Önümüzde 2019 var. 2019’da yetkilendir sen de diğer işçiler gibi toplu sözleşme hakkına kavuşacaksın. Onlar hangi haklardan yararlanıyorsa sen de aynı haklardan yararlanacaksın. Taşeron işçilerin bir kısmını sözde kadro aldılar, 50 bin taşeron işçisine kadro vermediler. 26 Kamu İktisadi Teşebbüsü’nde (KİT) çalışan teşaron işçilere size kadro vermiyoruz dediler.

“Biz kim olursa olsun kadroyu vereceğiz”

“Çifte standart yaptılar. Sizi kadroya alıyoruz ama kadrolu işçilerle aynı haklara sahip olamayacaksınız dediler. 2020’ye kadar sizin toplu sözleşme hakkınız yok dediler. Nasıl hakkını arayacak? Önümüzde 2019 var. 2019’da yetkilendir sen de diğer işçiler gibi toplu sözleşme hakkına kavuşacaksın. Onlar hangi haklardan yararlanıyorsa sen de aynı haklardan yararlanacaksın. Taşeron işçilerin bir kısmını sözde kadro aldılar, 50 bin taşeron işçisine kadro vermediler. 26 Kamu İktisadi Teşebbüsü’nde (KİT) çalışan teşaron işçilere size kadro vermiyoruz dediler. Biz ne diyoruz, kim olursa olsun biz ona sonuna kadar kadroyu vereceğiz. Hiçbir ayrımcılık yapmadan.”

“Sizden sadece oy istiyorum”

“Kamyon işçilerinin de sorununu dile getirdik. İlk kez bunu TBMM’de bütçe görüşmelerinde dile getirdik. Kamyon şoförlerinin derdini dile getirdik. Arkasından sayın Binali Yıldırım beni eleştirdi. “Sen bilmezsin” dedi. “Onların durumu çok iyi, keyfi de yerinde ” dedi. Keyfiniz yerindeyse, dünyanın en pahalı köprülerinden sizi zorla geçirtiyorlarsa siz o zaman isyan etmeyin. Aranızdan bir kişi çıkıp sorunu varsa, tamamını bir tarafa bırakıp, onun sorununa sahip çıkarım. Sayın Binali Yıldırım rakamlar da vermişti. Kendisi bir de Ulaştırma Bakanlığı da yaptı. Arkadaşlarımız bindiler bir TIR’a, Ankara’ya kadar geldiler. Para ödediler, tek tek çıkardılar. O belgeleri bir yazı ile Binali Yıldırım’a göndereceğim. Bakanlık yaptın, yolu, köprüyü, fiyatları bile bilmiyorsun diye belgeleri göndereceğim. Beni asıl üzen hükümetin bu kadar duyarsız olması. Ben hiç duymadım, ‘biz hayatımızdan memnunuz’ diyen. İki elim yakanızdadır, senin sorununu çözmek için Meclis’te, yolda ben kavga ediyorum. Senden sadece bir oy bekliyorum 2019’da.”

“Nerede bu büyüme?”

“2017’nin son ayları, bütçe görüşüldü. Yüzde 11.1 büyüdük. Olağanüstü. Dünyada birinci. Ama bu büyük bir heyecan yaratmadı. Vatandaş cebine baktı büyüme yok. Nerede bu büyüme? Bu büyüme gerçek bir büyüme olsa işsizlik azalır. Üniversite mezunları arasında işsizlik daha da yüksek.İşsizliği engelleyeceklerdi sözde. AK Parti Genel Başkanı “Bu seferberlikle işsizliği gümbür gümbür çökerteceğiz” dedi. Ne oldu? İşsizlik mi azaldı? Elin parası ile işsizliği önleyemezsin. O nedenle biz üretim, istihdam diyoruz. Vatandaşın geliri değil, borcu arttı. Geçen yılla bu yıl arasında vatandaşın bankalara borcu, 2016 aralık 433 milyar lira, 2017 aralık ayında 499 milyar liraya çıkmış. Artan borç miktarı 66 milyar lira. ”

“Çıkar bir KHK sıfırla faizi”

“Faize karşısın faizi düşür. Düşüremiyor. Çıkar bir KHK faizi sıfırla vatandaşın borcunu sildim de. Siz tefeci bir düzen getirmişsiniz. Vatandaş dünyanın en ağır vergilerini ödüyor. Hem faiz ödüyor hem dünyanın en ağır vergilerini ödüyor.620 MİLYAR LİRALIK FAİZİ KİM ALDI?Bunlar kadar faizden yararlanan kimse yok. 620 milyar lira faiz ödenmiş. İşçisi düşünsün sanayicisi memuru herkes düşünsün. 620 milyar liralık faizi kim aldı? Çıkıp hesabını versinler.  Vatandaşın haberi olmadan vatandaşı kandırarak ondan ağır vergiler alıyorlar.  Vatandaş bilmesin diye 3 ayrı yerden parça parça parayı kesiyorlar. Emekliden ne istiyorsunuz siz ya? ”

“Mahkemeye vermezsen namertsin”

“9 çeşit vergi alıyorlar. Bu beyler ne yapıyor? Vergi ödememek için Man Adası ile ilişki kuruyorlar. Bunları ben söyleyince de nasıl bunları dile getirirsin seni mahkemeye veririz. Vermezsen namertsin kardeşim.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.