Abdullah Gül’ün “çatı adayı” olma önerisini kabul etme ve daha sonra “mutabakat oluşmadığı” gerekçesiyle bundan vazgeçmesinin öyküsünü, eniştesi, AKP İzmir eski Milletvekili Prof. Mehmet Tekelioğlu kişisel blogunda anlattı.
Yazısına, “Cumhurbaşkanlığına adaylığı söz konusu olan 11’inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün söylediği ve söylemediği hususlar etrafında bir hayli tartışma yaşandı. Adaylığını heyecanla karşılayanlar olduğu gibi eleştirenler de vardı” diye başlayan Tekelioğlu şöyle yazdı:
“İkili yarışta bir sorun yoktu, ancak üçlü ya da daha çok adayla yapılacak bir yarışın riski vardı. Bu risk kendi açısından değil Türkiye açısından önemliydi. Türkiye’yi her ne pahasına olursa olsun böyle bir riske atamam diye düşündü. Üçlü ya da daha çok adaylı bir yarışta, daha sonra kendisinin de itham edilmesine yol açacak bir sonucun Türkiye için yeni bir bunalım kaynağı olmasıyla ilgili endişeleri vardı.”
Akar ve Kalın ziyaretlerini doğruladı
Prof. Tekelioğlu’nun şu sözleri Org. Hulusi Akar ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın Gül’ü ziyaret ettiğinin, Gül kanadından ilk kez doğrulanması olarak kayda geçti:
“İkili bir yarışta nasıl sonuçlar alınabileceğine ilişkin pek çok anket yapıldığını duyuyoruz. Elbette bu çalışmalar hem Abdullah Gül’ün hem de Tayyip Erdoğan’ın malumudur. Alınan kararlarda bunların önemli bir etken olduğunu inkâr edemeyiz. İbrahim Kalın ile Hulusi Akar’ın ve daha başkalarının Abdullah Beyi ziyaretleriyle bu anket sonuçlarını ilişkilendirenler var ama dayanakları nedir, bilmiyorum. Abdullah Beyin yakın çevresinden sızan bilgiler Kalın ve Akar’ın üç saate yakın Abdullah Beyi dinlemek zorunda kaldıkları şeklinde.”
“Peki, ne oldu da adaylık gerçekleşmedi? Daha bir ay öncesine kadar farklı düşünen Meral Akşener niçin fikir değiştirdi? Bu konuyu Meral Akşener’in en yakınındaki isimlerden Lütfü Türkkan bile anlayamamış diyorlar, ben nasıl anlayayım…” diye çarpıcı bir şekilde biten yazının tamamını okumak için tıklayınız.
