Irak’ta geçtiğimiz hafta yapılan seçimlerde Mukteda El-Sadr’ın başını çektiği Sairun Koalisyonu birinci çıktı. El-Sadr, Irak’ta yıllardır anti-Amerikan söylemleriyle, İran etkisine karşı çıkmakla, yolsuzluk karşıtlığıyla ve fakirlerin dostu olmakla biliniyordu. Sairun Koalisyonu’nun daha önemli yanı ülkede Şiiler ve komünistlerin oluşturduğu bir koalisyon olması.
Koalisyon Bağdat’ın da içerisinde olduğu altı eyalette (toplam 18 eyalet bulunmakta) birinci sıradaydı. Dört eyalette ise ikinci sırada geldi. Koalisyonun destekçileri yolsuzluk karşıtı olmalarıyla ve siyasal-ekonomik sistemi ve onun elitlerini reddetmesiyle biliniyor. Sairun koalisyonu 329 koltuklu meclis’te resmi olmayan sonuçlara göre 54 koltuğu almış durumda. Ancak bu ülkeyi tek başına ve çoğunluk olarak yönetmesi için yeterli değil. Diğer koalisyonlarla ve partilerle işbirliği gerekiyor.
Öte yandan seçimde ikinci gelen ve dört eyalette birinci çıkan Fetih Koalisyonu ise Haşdi Al-Şabi’nin eski kumandanları ve savaşçılarından oluşuyor. Bu anlamda seçimlerde Irak halkının ülkeyi uzun süredir yöneten siyasal elitleri tercih etmediğini görüyoruz. Seçime katılım oranının % 44’te kalmasının da bu yeni tercihlerde etkili olduğu düşünüluyor. Bu oran Saddam Hüseyin’in düşüşünden bu yana yapılan seçimlerdeki en düşük oran. Bağdat Üniversitesi’nde çalışan siyaset bilimci Amir Al-Saadi’ye göre, düşük katılım Irak halkının 15 yıldır ülkeyi yöneten ve yolsuzluğa bulaşmış siyasetçilere verdiği bir cevap.
Ülkeyi yönetmesi beklenen Sairun koalisyonunun lideri Al Sadr hem ABD hem de İran etkisine karşı çıkıyor bu anlamda Irak’ta yerleşik çıkarların yerinden oynayacağı düşünülüyor. Uzmanlar Sairun koalisyonunun özellikle de işçi sınıfının yoğun olduğu yerlerden oy aldığını belirtiyor. Komunistlerle El-Sadr’ın iş yapması sonucunda özellikle Şii işçi sınıfının olduğu yerlerde Sairun’un destek çektiği belirtiliyor. Aynı zamanda Bağdat’ta oy kullanan insanlar siyasette artık yeni yüzler görmek istediklerini belirttiklerinden ötürü Sairun’a yöneldiklerini de belirtiyorlar.
Al Sadr yaptığı açıklamada diğer parti ve bloklarla da çalışmaya ve görüşmeye hazır olduğunu belirtti. Ancak seçimde koltuğunu kaybeden son Başbakan Haydar El-Abadi’nin yönlendirdiği ve ABD, İran etkisinde olan Hukuk koalisyonuyla birlikteliğe sıcak bakmadığı dillendiriliyor.
