Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

ABD’nin Mısır’da otoriter liderlere destek geleneği Trump ile devam ediyor

Haftasonunda Mısır’da bir mahkeme 75 kişiyi ölüm cezasına çarptırdı. Sanıklar, 2013’te Muhammed Mursi’nin ordu tarafından iktidardan devrilmesini protesto etmek amacıyla düzenlenen eylemlere katılanlara karşı açılan davada yargılanıyordu.  Ölüm cezasına çarptırılanlar arasında Müslüman Kardeşler’in yöneticilerinden Muhammed el Biltaci ve Müslüman Kardeşler’in siyasi kanadı Hürriyet ve Adalet Partisi Genel Başkan Yardımcısı İsam el Aryan da bulunuyor.

Washington Post gazetesi yazarlarından Ishaan Tharoor, bu haberden yola çıkarak Amerikan yönetimlerinin Mısır’daki anti demokratik ve baskıcı rejimlere verdiği desteği eleştiren bir yazı kaleme almış. Özetle aktarıyoruz:

Mursi’yi iktidardan devirip yerine geçen, generalden dönme Devlet Başkanı Abdül Fatah el Sisi, o günden bu yana Batı’nın ve zengin Arap müttefiklerinin desteğiyle bir karşı devrime liderlik ediyor. Sisi rejimi Sadece Müslüman Kardeşler hareketini değil, gazetecileri, muhalif siyasetçileri, yardım kuruluşlarını ve sivil toplum örgürtlerini de içeren toplumun geniş bir kesimini baskılayıp ezmekle meşgul.

Başkan Trump’ın ise umurunda değil:  Dışişleri Bakanlığı’nın insan hakları ihlalleri nedeniyle askıya alıp beklettiği 195 milyon dolarlık askeri yardıma, geçen hafta onay verdi.

ABD Mısır’a son 40 yıl içinde 47 milyar dolardan fazla askeri yardım yaptı; 24 milyar dolar da ekonomisi için destek verdi. Zaten Trump İslamcıları demir yumrukla baskı altında tutacak güçlü liderlere hayran, Sisi’nin de “harika biri” olduğunu düşünüyor:

Eski Dışişleri Bakanı John Kerry Sisi’nin destekçilerinden

Üstelik Trump yönetiminin tavrı seleflerininkiyle, yani Washington’ın geleneksel “İsrail ile işbirliği yaptığı sürece ülkedeki anti-demokratik uygulamalara göz yumma” politikasıyla uyumlu. Nitekim New York Times’ın Kahire bürosu eski şefi David Kirkpatrick, yakında yayınlanacak kitabında Obama yönetiminin Sisi’nin darbesine nasıl yol verdiğini belgeleriyle anlatıyor. Kirkpatrick, darbenin Amerika’daki en güçlü destekçilerinin –ki aralarında Savunma Bakanı James Mattis ile Trump’ın ilk Ulusal Güvenlik Danışmanı Michale Flynn de var- şimdi Trump yönetiminde üst düzeylerde görev yaptığını da dikkat çekiyor.

John Kerry ve Sisi

Kitapta, eski Başkan Obama’nın Dışişleri Bakanı John F. Kerry ile eski Savunma Bakanı Chuck Hagel’in isimleri Sisi rejimiyle ilişkileri normalleştirenler arasında geçiyor.

Obama Sisi

2013 Ağustos’undaki Rabia Katliamı ertesinde Obama’nın Mısır’a yapılan yardımları askıya aldığı ancak bu durumun fazla uzun sürmediği de kaydediliyor. Muhammed Mursi’den şahsen hiç hoşlanmadığını da Kirkpatrick’e söylemiş olan John Kerry, Sisi rejimine verilen desteği şöyle mazur göstermiş: “Mısır’a 80 milyar dolar para verdiğimiz onca yıl boyunca hiç farklı bir iktidarları olmadı ki. Hep böyleydi. Ve işin doğrusu, ben daha farklı olmasını ne kadar istesem de yarın bir şey değişmeyecek.” Obama’nın danışmanlarından Ben Rhodes ise, “Başkan da dahil yönetim içinde Mısır halkı ile daha farklı ilişkiler kurmak isteyenler azınlıktı” diyor ama ekliyor “Fakat ordunun eninde sonunda yeniden denetimi ele alacağının kaçınılmaz olduğu hissiyatı hakimdi.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.