Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Burka yasağı Danimarka kamuoyunu ikiye böldü

Dün itibariyle Danimarka, Belçika ve Fransa’dan sonra burkanın yasaklandığı üçüncü ülke oldu. 2010 yılında yayınlanan bir rapora göre yalnızca 200’e yakın kadının burka giydiği ülkede, mayıs ayında “Danimarka değerlerini korumak” amacıyla meclis gündemine getirilen yasa artık yürürlükte. Yasağa uymayanlar ilk seferde yaklaşık 1000 Danimarka kronu (786 lira) cezaya çarptırılacak. Yasağa uymamakta ısrar edenler için ise 10000 krona kadar (7869 lira) para cezası ya da 6 aya kadar hapis öngörülüyor.

Yasanın yürürlüğe girmesi, Danimarka’yı ikiye böldü. Yasanın destekçileri, kamu güvenliğinden ötürü burkanın yasaklanması gerektiğini savunuyor. Adalet bakanı Soren Pape Poulsen, yasanın aynı zamanda Danimarka değerlerini korumak için gerekli olduğunu söyledi.

Yasağa karşı çıkan ise gruplar uygulamanın ayrımcı ve haksız olduğunu savunuyor. Bunların arasında liberaller ve feministler de var. Kvinder I Dialog (Kadınlar Diyalogda) grubunun sözcüsüne göre yasak, Müslümanların dini kimliğini ve değerlerini kısıtlamak amacında. Grup, yasağın aynı zamanda kadınlarının kendi bedenleri üzerindeki hakkını ihlal ettiğini savunarak, feminist bir itirazda da bulunuyor.

Yasağın ilk gününde Kopenhag’da protestocular
Yasağın ilk gününde Kopenhag’da protestocular

Uluslararası Af Örgütü Avrupa Direktör Yardımcısı Fotis Filippou ise kadınların seçimleri konusunda özgür olmaları gerektiğini belirtiyor. Filippou’ya göre “Eğer yasa kadınların haklarını koruma iddiasındaysa bu utanç verici bir başarısızlık. Tam tersine, bu yasa Danimarka’nın savunduğu değerlerle çelişerek, kadınları giyim tarzlarına göre kriminalize ediyor.”

Yasanın yürürlüğe girdiği Çarşamba günü ülkede Kopenhag’da ve Aarhus’ta protestolar düzenlendi. Protestoların merkezinde ise normalde burka kullanmayan kadınlar vardı. Üzerinde “peçemden ellerini çek,” “benim giysim benim kararım” yazılı pankartlar dikkat çekti.

The Independent’ta Sally Rashid imzasıyla yayınlanan bir yazıda olayı, Danimarka’da yaşayan ve burka giyen bir kadının gözünden görmek mümkün. Yazar Danimarka devletinin kendisini olduğu gibi kabul etmediği görüşünde. Rashid’e göre küresel dünyanın ve Batı demokrasisinin bir parçası olduğu farz edilen bir toplumun, bir grup masum kadına karşı bir yasa çıkaracak kadar öfkeyle hareket etmesi tam bir hayalkırıklığı. Ayrıca yazar, parlamentonun burka giyen kadınları “özgürleştirmek” gibi bir iddiada bulunmasının abes olduğunu, çünkü bu kadınların zaten özgür olduğunu savunuyor.

fotoğraf2

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.