Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Ayşe Çavdar yazdı: Acayip zamanlarda yaşamak

Dünyanın acayip olmayan bir zamanı olduğunu sanmıyorum. İnsan türünün iki ayağı üzerine dikelip dünyaya üstenci üstenci bakmaya başladığı ya da Adem’in Allah’tan varlıkların isimlerini öğrendiği zamanlardan beri dünya giderek acayipleşiyor. Hangisi olduğunu hatırlamıyorum ama seneler önce bir kitapta her kuşağın kendi zamanını her bir şeyin “en” olduğu dönem olarak tarif ettiğini okumuştum. Tecrübeye dayalı bir […]

Emre Erdoğan yazdı: Bir siyasi mesele olarak zaman

Alice Harikalar Diyarı’nın “Delilerin Çay Partisi” bölümünde Alice, Mart Tavşanı ve Şapkacı’yla bir çay masasının etrafında buluşur ve çay saatine hapsedilmiş Şapkacı’nın dramını paylaşır, Şapkacı için her zaman saat altıdır ve bu yüzden de sadece günleri gösteren bir saat kullanır, hep aynı saatteyseniz akrep ve yelkovana neden ihtiyaç duyasınız ki? Aslında son derece ciddi bir […]

Müge İplikçi ile Sabun Köpüğü (83): Kimin zamanı?

Le Guin’den yazının zamansızlığına vurgu Van Gogh’un sanatı ve kendi zaman kavramı Müge İplikçi, Sabun Köpüğü’nde zamanın “izafi gücü”nün gündelik telaşlarımıza nasıl yansıdığını anlatıyor.

Ozan Sağsöz yazdı: Kaplana binmek ya da çağın alametleri

Zaman tasavvuru insanın nereden gelip nereye gideceğinin bir haritasıdır. Bu harita değişik kültürlerde bazen farklılık bazen de benzerlik gösterir. Mesela kadim Yunan’da mitoloji ile harmanlanmış bir zaman tasavvuru içinde Hesiodos tarihi dörde ayırır: Altın çağ, gümüş çağ, bronz çağı ve demir çağı. Bu çağlara verilen metal isimleri niteliklerinden dolayıdır. Yani altın çağ en değerlisi, gümüş […]

Ozan Sağsöz yazdı: Talihli saatler

“Geceyi saatlerine bakarak anlıyorlar” diyor şair. Zaman olgusunun modern zamanlarda büründüğü mekaniklikle öncesindeki organikliğin tezatlığını bu dize ne güzel anlatıyor. Modern dönemde zaman saniyelere, saatlere, günlere eşit bölünmüştür ve homojendir. Hepsi birbirinin aynı nitelikte ve niceliktedir. Sezyum atomunun belirli bir tepkime süresini ölçü alır. Yani gayet mekanik ve nesneldir. Mesaili çalışanlar için pazartesi sendromu ve […]

Ayşe Çavdar yazdı: Bekle bekle nereye kadar, bugünü kim örgütleyecek?

İngilizce’deki “procrastination” kelimesini ilk duyduğumda, “Amanın bu ne, nasıl söylenir bu kelime?” demiştim kendi kendime. Çok ciddi bir görünümü vardı. Gayet yaygın ve bulaşıcı bir insanlık halinden çok, ağır bir teoriyi andırıyordu sanki. Hiç gelmez bana öyle kelimeler, direkt etraflarından dolanırım. Haliyle kelimeyi öğrenmek için anlamına da bakmak gerekiyordu. Güldüm, içimden, “söylenilmez yaşanır bu” dedim. […]

Christian Marclay’in enstalasyonu: “The Clock”da 24 saat geçirmek

Christian Marclay’in video enstalasyonu “The Clock” Londra’daki Tate Modern Sanat Galerisi’nde gösterime girdi. Marclay, filmlerde ve televizyon dizilerinde saatlerin yer aldığı 24 saatlik video montajı ile bir çeşit “video saat” enstalasyonu oluşturdu. “The Clock”, 2010 yılında Londra’daki White Cube galerisinde gösterildiğinden beri dünya çapında fenomen haline geldi.  Marclay’in enstalasyonu, Marx Kardeşler’den “The Matrix”e, “Annie Hall”dan […]

Norveçli bilim insanları, “Zaman neden bazen akıp gidiyor, bazen ise geçmek bilmiyor?” sorusuna cevap buldu

Nobel ödüllü Norveçli bilim insanları, insanın zamanla olan sübjektif ilişkisinin sırrını elinde tutan beyin hücreleri ve işleyişini keşfetti. Bilim insanları deney fareleri ve çikolata kullanarak alanlarında gelişme sağladı. 2014’te Nobel Tıp Ödülü’ne layık görülen Edvard Moser ile Norveç Bilim Teknoloji Üniversitesi’ndeki araştırmacı ekibinden Albert Tsao ve Jörgen Sugar, zamanla ilgili sübjektif deneyimlerimizin anahtarının, beyin hücrelerinin […]