Bu hafta dünya, Angela Merkel’in Avrupa Parlamentosu konuşmasını, Avrupa Birliği-İngiltere hattında ‘Brexit’ trafiğini ve ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence’in Japonya gezisini konuşacak.
ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence pazartesi günü Japonya’yı ziyaret ediyor.
Pence’in Japonya Başbakanı Shinzo Abe ile, Kuzey Kore’nin nükleer silahlardan arındırılması sürecini ve bölgesel gerilimleri görüşmesi bekleniyor. Japonya’nın uzun süredir sürece dahil olma çabalarına karşın somut bir adım atılmamıştı. Ancak, Kuzey Kore-ABD hattında verilen karşılıklı mesajlar, Kuzey Kore’nin yaptırımların kaldırılmasına yönelik talepleri ve ABD’nin Güney Kore ile askeri tatbikatlara “dar ölçekli” olarak yeniden başlayacağını açıklaması, sürecin akıbeti konusunda soru işaretleri yaratıyor. Böyle bir dönemde, ABD siyasetinde önemli bir ağırlığı bulunan Pence’in, Abe ile görüşmesinde vereceği mesajlar başta Pyongyang olmak üzere, bölge ve dünya ülkeleri tarafından yakından izlenecek.
Japonya’nın geçtiğimiz haftalarda Çin ile gerçekleştirdiği görüşme ve Çin’in bölgedeki politikaları masada yer alacak bir diğer konu olacak. Giderek artan dozda ticaret gerilimi yaşayan Pekin ile Washington yönetimleri, Güney Çin Denizi açıklarında askeri olarak da karşı karşıya gelmiş, ancak son günlerde gerçekleşen diplomasi trafiği sonucunda gerilimin düşürülmesi konusunda anlaşma sağlanmıştı. Bu gelişmelere karşın bölgede iki küresel gücün tekrar karşı karşıya gelme ihtimali devam ediyor. Bu çerçevede, ABD’nin Japonya’ya vereceği mesajlar ve Japonya’nın açıklamaları takip edilecek.
Pence-Abe görüşmesinde gündemde olacak bir diğer konuysa dünyada yaşanan ticaret gerilimi ve Doğu Asya’da atılan ekonomik işbirliği adımları olacak. ABD kaynaklı olarak tetiklenen ticaret gerilimleri sonrasında Japonya ile ABD arasında yaşanan sorunların büyük ölçüde aşılmasına karşın, Çin-ABD hattında atılan adımlar küresel ticaret dengelerini etkiliyor. Bu çerçevede, Pekin ile Tokyo arasında verilen sıcak mesajlar ve atılan işbirliği adımları Washington tarafından uzun süreden bu yana yakından izleniyordu. Bu bağlamda, Pence’in Tokyo’dan bölgeye yönelik vereceği mesajlar merakla bekleniyor.
Almanya Şansölyesi Angela Merkel, salı günü Avrupa Parlamentosu’na hitap edecek.
Merkel’in, kasım ayında ‘Brexit’ temalı gerçekleşecek Avrupa Birliği (AB)-İngiltere oturumu öncesinde son, parti liderliğinden ayrılacağını açıklamasının ardından ise ilk büyük konuşması başta AB, İngiltere ve ABD olmak üzere tüm dünyanın radarında olacak.
AB içerisinde reform sürecini hızlandırmak için yoğun çaba gösteren ve bu çerçevede Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile sene boyunca bir dizi görüşme gerçekleştiren Merkel, ülkesinde ise artan bir muhalefet baskısıyla karşı karşıya kaldı. Merkel’in geçen hafta parti liderliğini bırakacağını ve 2021 senesinde seçimlere katılmayacağını açıklamasının ardından, AB temsilcileri birlik içerisinde reform tartışmalarının 2021 senesine kadar ne şekilde ilerleyeceğini merak ediyor. Bu bağlamda, Merkel’in yapacağı konuşma, görev süresinin son yıllarında AB’nin reform süreci ile ilgili izleyeceği tutum konusunda ilk sinyalleri verecek. AB siyasetine yaklaşık 10 yıldır damga vuran Merkel’in AB bütçesi konusunda vereceği mesajlar ise, AB ile 2019 bütçesi çerçevesinde kriz yaşayan İtalya hükümeti tarafından izlenecek.
Tüm bu gelişmelerin mayıs ayında Avrupa Parlamentosu seçimlerine nasıl etki edeceği de bir diğer tartışma konusu. Seçimler sonucunda, popülist akımların parlamentoda ağırlıklarını artırmaları durumunda, Merkel ve diğer reform savunucularının işlerinin biraz daha zora gireceği değerlendiriliyor.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Merkel’in konuşmasında takip edilecek bir diğer başlık ise Brexit konusu olacak. Bilindiği üzere kasım ayı içerisinde İngiltere ile AB, nihai Brexit anlaşmasını oluşturmak üzere bir araya gelecek. Taraflar arasında başta İrlanda konusu olmak üzere birçok konuda anlaşmazlıkların devam ettiği değerlendirildiğinde, bu zirveden de tatmin edici bir sonuç çıkmayabileceği belirtiliyor. Ancak, sürecin böyle ilerlemesi durumunda anlaşmasız bir Brexit senaryosunun ağırlık kazanacağı ve İngiltere iç siyasetinde yeni çatırdamaların yaşanabileceği öngörülüyor. Bu çerçevede, halen AB’nin en önemli aktörlerinden kabul edilen Angela Merkel’in gerek İngiltere’ye gerekse AB ülkelerine vereceği mesajlar takip edilecek.
Diğer Önemli Gelişmeler:
Yunanistan kamu sektörünün en büyük sendikası, çarşamba günü 24 saatlik grev düzenleyecek.
Sendika üyeleri, kamu çalışanlarının maaşlarında ve sosyal haklarında iyileştirme talep ediyor. Bu grev, Yunanistan’ın ağustos ayında kurtarma programını tamamlamasının ardından yaşanan en büyük grev olma özelliği taşıyor.
Brexit sürecinde kritik düzlüğe girilirken İngiltere ve AB cephelerinde görüşme trafiği hızlanıyor.
İngiltere Başbakanı Theresa May, kabine üyelerini toplayarak Brexit süreci ile ilgili olarak bilgi verecek ve olası taslak metin için onay isteyecek. AB ülkeleri Dışişleri Bakanları ise İngiltere Brexit Başmüzakerecisi Michel Barnier ile bir araya gelerek, son durum hakkında görüş alışverişinde bulunacak.
Cumartesi günü Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği zirvesi düzenlenecek.
Papua Yeni Gine’de gerçekleştirilecek zirvede Rusya Başbakanı Dmitriy Medvedev, ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence, Güney Kore Devlet Başkanı Moon Jae-in ve Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in konuşma yapması bekleniyor.
İngiltere’nin Avrupa Birliği ile gerçekleştirilecek olan tarihi Brexit zirvesi öncesi son enflasyon verileri açıklanacak.
Bu veriler, İngiltere ekonomisinin ve ülkedeki fiyat seviyesinin son durumu hakkında bilgi verecek.
