Bugün 17 Mayıs Uluslararası Homofobi, Transfobi, Bifobi ile Mücadele Günü. Medyascope olarak bu anlamlı günde, Türkiye’de yaşayan LGBTİ+ bireylerin temel sorunlarını Kaos GL’den Yıldız Tar ile görüştük.
Öncelikle 17 Mayıs’ın anlam ve önemine değinen Tar, bundan tam 29 yıl önce Dünya Sağlık Örgütü’nün eşcinselliği Hastalık Sınıflandırma Sistemi’nden çıkardığı gün olduğunu hatırlattı ve 2004 yılından bu yana 17 Mayıs’ın dünya çapında LGBTİ+’ların uğradığı ayrımcılıkla ilgili farkındalık yaratmak amacıyla kutlandığını belirtti.
Tar bununla birlikte, LGBTİ+’ların gündeminde nefret cinayetleri ve medyadaki nefret söyleminin olduğu Türkiye’de bir kutlama havasının yaşanmadığını söyledi.
Ankara’da OHAL gerekçesiyle uygulanan LGBTİ+ etkinlik ve eylem yasağının OHAL’in kaldırılmasından aylar sonra Kaos GL’nin mahkemeye başvurmasıyla kaldırıldığını hatırlatan Tar, Avrupa merkezli Uluslararası Lezbiyen, Gay, Biseksüel, Trans ve Intersex Derneği’nin (ILGA) Avrupa’daki ülkeler arasında yaptığı sıralamada Türkiye’nin LGBTİ+ hakları konusunda yaşanacak en kötü sondan ikinci ülke olduğuna dikkat çekti. Tar, medyadaki nefret söyleminin, LGBTİ+’ların çalışma koşullarıyla ilgili hukuki düzenlemelerin yapılmamasının, eylem ve etkinlik yasaklarının ve nefret cinayetlerinin soruşturulmasındaki ihmallerin bu sonuçta etkili olduğunu belirtti.
Avrupa trans ağı Transgender Europe’un (TGEU) 2015 yılındaki raporuna göre; Türkiye trans cinayetlerinde Avrupa’da birinci, dünyada ise dokuzuncu sırada yer alıyor. Son olarak Antalya’da trans birey Gökçe Saygı bıçaklanarak öldürülmüştü.
