Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Yaşamın İzleri (25): Zehra Çelenk ile “Dünyanın çürük dişini çekmek”

İrem Afşin ile “Yaşamın İzleri” 25. bölüme ulaştı. Bu hafta İrem Afşin konuğu yazar-senarist Zehra Çelenk ile, hayata tutunmak için her şeye rağmen umudu kaybetmemeyi, edebiyatın ve yazının sihrini son kitabı “Hayatta Kalma Rehberi” ışığında konuşuyor.

1976 doğumlu Zehra Çelenk’in yazı serüveni çok erken yaşlarda başlıyor. 1986’dan itibaren şiirleri farklı dergilerde yayınlanan Çelenk, lisans ve lisans üstü eğitimini aldığı Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo-TV-Sinema bölümünde okurken, ilk olarak “Ferhunde Hanımlar” dizisinin senaryo yazım ekibinde yer alıyor. “Hayatım boyunca hep yazdım” diyen Zehra Çelenk senaryo yazımı, proje tasarımı, başyazarlık, süpervizörlük gibi farklı dallarda çalışıyor, reklam yazarlığının yanı sıra, belgesel ekiplerinde de çalışıyor.

Zehra Çelenk şiir, senaryo, düzyazı veya öykü yazmak arasında bir ayrım yapmıyor, yazının “kurgu işi” olduğunu düşünüyor: “Drama, hikaye türlerine daha yatkınım. Aslında edebiyat hep vardı, ama bazen TV işleri ağır bastı.”

2014’te Fox TV’de yayınlanan senaryosunu yazdığı “Ruhumun Aynası” dizisi ile Zehra Çelenk bir “ilk” gerçekleştiriyor ve dizi senaryosundan yola çıkarak bir roman yazıyor: “Dizi beklenenden daha erken bitince, yayınevi teklif getirdi, böylece bu ‘ilk’ benim için sürprizle ortaya çıktı, dizinin hikayesinin romanını yazdım.”

İki yılı aşkın süredir Gazete Duvar’da haftalık köşe yazıları yazan Zehra Çelenk düzenli yazı yazmakla ilgili olarak, “Türkiye’de yaşayıp da yazıyorsanız günceli takip etmemek mümkün değil. Sürekli yazdığınız zaman bence daha kolay yazılıyor, ama köşe yazısı makale yazmak değil, ben arada araştırmaya dayalı yazarak değiştirmeyi seviyorum” diyor.

“Yazmanın iyileştirici mi, değiştirici mi olduğu” sorusuna cevaben Zehra Çelenk, “Yazmanın süreçsel olarak meditatif bir yönü var. Yazma yeteneği olan birinin içinde birikir kelimeler. Birinin hayatına o gün değebildiysem, düşündürebildiysem keyif alırım” açıklamasını yapıyor. 

“Aşk, kişisel evrelerin ve ruhların denk gelmesidir” diyen Zehra Çelenk, aşkı betimleyen, irdeleyen hatta sorgulayan yazıları ile dikkat çekiyor. “Tutkuyla yaptığımız her şeyin içinde aşk var” diyen Çelenk, “Romantik bir aşk anlatısı edebiyatta ve sinemada var, ama hayat değişiyor, her şey değişiyor, dolayısıyla yeni aşk hikayeleri de, kadın-erkek dengesi de değişiyor” diye vurguluyor. 

Zehra Çelenk, kadınların erkek egemen sistemle mücadelesinden konuşurken, “Erkek egemen sistemle çatır çatır başa çıkıyoruz. Sesimizi duyurdukça, ürettikçe, var oldukça başaracağız. Kadınların tekil ve toplu mücadelesi çok şeyi değiştirdi, dil bile değişmeye başladı. Dünyanın çürük dişini kadınların çekeceğine inanıyorum” diyor. 

Zehra Çelenk nisan ayında yayınlanan ve üçüncü baskıya ulaşan son kitabı “Hayatta Kalma Rehberi”ndeki öyküleri nasıl yazdığını da şöyle anlatıyor: “Farklı otobiyografik esinler vardır öykülerimde, ama çoğu gözlem, kurgu olarak karakterleri anlatıyor. Öykülerin bazılarını son bir yılda yazdım, tamamı üç yıl sürdü.”

“Kahramanlarım travmalar veya zorluklar karşısında durdukları zaman bile hayata devam etmenin yolunu bulan insanlar, ben hayatın da öyle olduğunu düşünüyorum. Her zaman umut vardır” diyen Zehra Çelenk, yeni bir roman çalışması içinde olduğunu da müjdeliyor.

“Günümüz insanı, en çok şikayet ettiği şeyleri kendisi de yapıyor. Vefadan bahseden biri, bir adım sonra kendisi de vefasızlık yapabiliyor, herkes mağdur. Biraz sakin kalarak anı yakalamakta umut var” diyen Zehra Çelenk, Yaşamın İzleri’nin 25. bölümünde konuk olmaktan mutlu olduğunu söylüyor.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.