Avukat eşi Müzeyyen Boylu’yu çocuklarının gözleri önünde kurşunlayarak öldüren Mesut Issı’nın yargılandığı davada mahkeme, güvenlik gerekçesini öne sürerek Adalet Bakanlığı’ndan davanın Diyarbakır’dan başka bir ile alınmasını istedi. Boylu’nun avukatları ise, güvenlik gerekçesinin temelsiz olduğunu, bu kararın çıkması halinde Türkiye’de ilk kez bir kadın cinayeti davasının başka bir ile nakledileceğini söyledi. Bir sonraki duruşma 27 Ocak 2020’de yapılacak. Ferit Aslan’ın haberi.
Diyarbakır’da boşanma aşamasında olduğu avukat eşi Müzeyyen Boylu’yu iki çocuğunun gözleri önünde kurşunlayarak öldüren doktor Mesut Issı’nın yargılanmasına devam edildi. Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, Diyarbakır Barosu başta olmak üzere, Türkiye’nin birçok barosundan temsilciler katıldı.
Sanık Issı, Elazığ Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinde tedavi gördüğü için duruşmaya katılmazken, duruşma dosyasına avukatıyla birlikte bir dilekçe vererek, davanın güvenlik gerekçesiyle başka ile nakledilmesini istediği ortaya çıktı.
Duruşmada söz alan Diyarbakır Barosu Başkanı Cihan Aydın, davanın nakil talebinde yer alan gerekçelerin temelsiz olduğunu, sanığın savunma yapmaktan ve bu şehirde yargılanmaktan kaçtığını, mahkemenin bu talebi dikkate almaması gerektiğini söyledi. Aydın, davanın başka bir ile nakledilmesinin doğal yargıç ilkesinin ihlali olacağını da belirtti. Avukat Aslı Pasinli de, nakil talebinin dosyayı sürüncemede bırakmak için kullanılan bir taktik olduğunu öne sürdü.
Medyascope’un elde ettiği bilgilere göre, Adalet Bakanlığı nakil talebiyle ilgili olarak Diyarbakır Valiliği’nden görüş istedi, valilik de davanın başka bir ile nakli konusunda olumlu görüş bildirdi.
Duruşma 27 Ocak 2020 tarihine ertelendi.
“Erkek kurnazlığı yapılıyor”
Barolar, kadın hakları örgütleri duruşmanın ardından, Diyarbakır Barosu Tahir Elçi Konferans Salonu’nda basın açıklaması yaptı. Avukat Aslı Pasinli, celse arasında dosyaya bir dilekçe sunulduğunu, dilekçede ‘Diyarbakır Barosu neden bu dosyayı bu kadar sahiplendi’ diye sorulduğunu belirterek şöyle konuştu:
“Dilekçede, ‘Diyarbakır Barosu dosyada tarafsızlığını kaybetmiştir’ deniliyor. Sanık avukatı bunlarla suçluyor Diyarbakır Barosu’nu. Bu sahiplenmeyi yersiz bulduğunu söylüyor. Bu kitlenin kamuoyu üzerinde ciddi bir baskı oluşturduğu için, sanığın kendisini ifade edemediğini söylüyor. Hatta bu sebeplerden sanık duruşmaya çelik yelekle getiriliyormuş, çünkü can güvenliği tehlikesi varmış. Sanık yine duruşmaya gelmedi. Bir önceki duruşmada susma hakkını kullanmak istediğini söyledi. Bu davayı sürüncemede bırakmak istiyorlar. Dosyada nakil talebi yasal olarak mümkün değildir. Tam olarak bir erkek kurnazlığı. Cinayet işle, mahkemede iyi erkek modellerine gir, daha sonra da celse arası dosyaya böyle bir dilekçe sun. Bu, kabul edilemez.”
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
