Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu (FİDH) Genel Başkan Yardımcısı ve aynı zamanda eski Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın avukatı Reyhan Yalçındağ Baydemir, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Demirtaş hakkındaki kararını değerlendirdi. Altı yıldır HDP’lilere yönelik yaşanan bütün hukuksuzlukların ortaya konulduğunu söyleyen Baydemir, “Sürgünde yaşamını yitiren milletvekili İbrahim Ayhan’ın hesabını kim verecek? Kararın açıklanmasından sonra cezaevinde bulunan bütün HDP’lilerin bir saat dahi geçmeden bırakılması gerekir. Anayasa Mahkemesi’nin (AYM), önündeki dosyalara da öncelikli olarak bakması gerekir” dedi.
Avukat Reyhan Yalçındağ Baydemir, “hukuk garabeti” olarak nitelendirdiği dokunulmazlıkların kaldırılmasından sonra gözaltı ve tutuklamaların başladığı 2014’ten bu yana yaşadıklarını şöyle anlattı: “Biz avukatlar olarak adliyelerde 24 saat zaman geçirdik. Biz o zaman hâkimlerin yüzlerine söyledik. Yaptıklarının hukuk kıyımı ve düşman hukuku uygulaması olduğunu defalarca söyledik. ‘Anayasaya saygılı olun bu devran bir gün dönecektir’ dedik. Bunun sonucunu görebilmeleri gerekirdi. Mahkemeler siyasileri dinlememelidir, siyasiler süreçlere göre değişkenlik gösterir, hakim ve savcılar bu kıyıma ortak olmamalı diye defalarca söyledik.”
Baydemir, AİHM’in son kararında sadece Demirtaş’ın durumunun değil, dokunulmazlığın kaldırılması, Demokratik Toplum Kongresi, Kobani soruşturması, ifade özgürlüğü ve örgütlenme özgürlüğü dahil yaşanan bütün hukuksuzlukların ortaya konulduğunu belirterek şöyle konuştu: “Dokunulmazlık kaldırılırken, DTK soruşturmasında anayasanın bütün hükümleri yok sayıldı. Hukukçuların siyasi iktidara kulağını kapatması gerekir. Dokunulmazlık kalktıktan sonra yaşananların hesabını kim verecek? Sürgünde yaşamını milletvekili İbrahim Ayhan’ın hesabını kim verecek? Annesiz ve babasız büyüyen çocukların yaşadıkları acıların hesabı nasıl verilecek?”
AİHM’in Demirtaş kararında belirtilen hak ihlalleri kapsamında bütün davalar için içtihat oluşturduğunu söyleyen Baydemir, “Şu anda beş yıldır aynı gerekçelerle tutuklanan ve yıllarca hapis cezaları verilen HDP’lilerin bir saat bile cezaevinde tutulması hürriyeti tahdittir. Hepsinin bırakılması gerekir. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, Demirtaş ve diğer siyasiler için, Kobani soruşturmasında verdiği ikinci tutukluluk soruşturmasında bir an önce takipsizlik vermesi gerekir” dedi.
Baydemir son olarak, bugüne kadar AİHM kararlarında Türkiye’nin hep tazminat ödediğini ancak yeniden yargılama konusunda hep direndiğini belirterek, Demirtaş kararının uygulanmaması durumunda yaptırımlarla karşı karşıya kalınabileceğini söyledi.
