Editör: Gamze Elvan
Haber Hafta Sonu’nda bu akşam Dr. Ergin Koçyıldırım ile Amerika Birleşik Devletleri’nde aşılamada son durumu ve Türkiye’de 17 Mayıs’tan itibaren geçerli olacak “Kademeli Normalleşme Tedbirleri”ni, Sözcü gazetesi yazarı, gazeteci İsmail Saymaz ile suç örgütü lideri Sedat Peker’in paylaştığı videolarlardan hareketle devlet-mafya ilişkisini konuştuk.
Dr. Ergin Koçyıldırım: “Bu kadar uzun kapanma, yanlış salgın yönetiminin içinde alınan tek doğru karar olabilirdi”
Türkiye’de 17 günlük kapanma boyunca sadece 3,1 milyon doz aşı yapıldı. Ergin Koçyıldırım’a bu oranı ve İçişleri Bakanlığı, 81 ilin valiliklerine gönderdiği genelgeyi sorduk. Koçyıldırım, kapanmanın tek başına etkili olmadığını, bu süreçte aşılanmanın etkili olacağını söyledi:
“Türkiye’nin salgını yönetmedikleri açık. Bu kadar uzun kapanma, yanlış salgın yönetiminin içinde alınan tek doğru karar olabilirdi. Fakat tek başına etkisinin olmayacağını söylemiştik. Bunlardan bir tanesi çok fazla sayıda test yapmaktı fakat bu kapanma sürecinde test sayıları düştü. İkinicisi, aşılama. Fakat aşı da yok. Kapanma sonu hedef 5 bin idi. Şimdi son 24 saate bakalım, 11 bin 472 yeni vaka var, aşı oranı ise 93 bin. Bu aşılama hızıyla devam edilirse 2022’nin temmuz ayında nüfusun yüzde 70’ini aşılamış olursunuz”
İsmail Saymaz: “Peker’in bu video serisine başlamasının bir pazarlık meselesi olduğunu düşünüyorum”
Sözcü gazetesi yazarı, gazeteci İsmail Saymaz ile Sedat Peker’in paylaştığı videolardaki iddiaları, bu iddialardan hareketle devlet ve mafya ilişkisini konuştuk. Peker’in paylaştığı videolara gelen “90’lar” benzetmesine katılmayan Saymaz, o dönemde siyasetçilerin, organize suç örgütleriyle teması olduğunu ancak bunun bu kadar ortaya dökülmediğini belirtti ve “90’lar benzetmesi o yıllara haksızlık” dedi. Öte yandan Saymaz, Sedat Peker’in video serisine başlamasını da pazarlık meselesi olarak görüyor:
“Sedat Peker ilk videoda ‘Nisan ayında ülkede birçok şeyin değişeceği, bana yapılanların telafi edileceği söylendi’ diyor. Fakat bunun üzerinde iddialarına göre, kendisine verilen sözler tutulmuyor ve Türkiye’ye tutuklu bir şekilde getirilmek isteniyor. Sedat Peker de bu yüzden konuştuğunu söyledi. Zaten Sedat Peker’in kendisiyle ilgili ifşalarından biri bu nisan ayı olayı, birisi de Feyzi İşbaran olayı. Dolayısıyla bu video serisine de başlaması bir pazarlık sonucu.”
