Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) vatandaşı Ali Bizden, 6 Temmuz’da Sabiha Gökçen Havalimanı’nda Türkiye’ye girmesi “milli güvenliğe aykırı faaliyetler” gerekçesiyle sakıncalı bulunduğu için saatlerce bekletildikten sonra sınır dışı edilerek KKTC’ye gönderildi. İletişim alanında bir akademik şahsiyet olmanın yanında önceki Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın basın ve iletişim danışmanı olarak görev yapan Ali Bizden, bu sıfatı devam ettiği süre boyunca Türkiye Cumhuriyeti’nin diplomatik pasaportunu taşımaktaydı. Türkiye, kendi diplomatik pasaportunu yıllarca taşımış olan bir kişiyi, bu pasaporta sahip olduğu dönem devam ederken, 8 Eylül 2020’de aldığı bir kararla, milli güvenliğe aykırı faaliyetler nedeniyle “ülkeye girmesi yasaklı yabancı” olarak nitelendirmiştir. Bu hadise, Türkiye’nin devlet ciddiyeti ile bağdaşmadığı, hukuki dayanaktan açıkça yoksun olduğu gibi hususların yanında, Türkiye’nin Kıbrıs politikasını anlamak bakımından da ciddi bir hadisedir. Bu hadiseyle birlikte bir kez daha anlıyoruz ki Türkiye için KKTC bağımsız bir devlet değildir. Buna ek olarak, yine Türkiye’ye göre, Kıbrıs’ta Kıbrıslıtürkler’den oluşan, siyasi irade sahibi bir varlık da bulunmamaktadır. Bu çerçevede Türkiye’nin KKTC’yi seçimlerine doğrudan müdahale edilmesinde sakınca olmayan basit bir “belediye” mertebesinde gördüğü anlaşılmaktadır. Bu tutumuyla Türkiye, uluslararası camia içinde zaten izole edilmiş bulunan Kıbrıslıtürkler’i kendisine de yabancılaştırmakta ve böylece izolasyonun kemikleşmesine katkıda bulunmaktadır. KKTC’nin tanınması anlamına gelen “iki devletli çözüm” diye tutturan Türkiye, gerçekten Kıbrıs’ta ne yapmak istemektedir? Bu soru, genel olarak Türkiye’nin son dönem dış politikası için de geçerlidir.
Bize destek olun
Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor.
Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.