LGBTİ+ Aileleri ve Yakınları Derneği (LİSTAG), 16 Temmuz’da Boğaziçi Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Naci İnci tarafından tarafından üniversitedeki görevine son verilen Can Candan’a destek verdi. LİSTAG tarafından yapılan açıklamada, “Can Candan’ın üniversiteye ve öğrencilerine geri verilmesi” talep edildi.
Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan rektör Melih Bulu’nun görevden alınmasının ardından, vekâleten rektörlük koltuğuna atanan Naci İnci, öğretim görevlisi Can Candan’ın görevine son verdi. Rektör atamasına karşı protestoları sürdüren akademisyenlerin arasında bulunan öğretim görevlisi ve belgeselci Can Candan, başından beri protestoları görüntülüyordu. Basın mensuplarının girmesine izin verilmeyen kampüsteki protestolar, Can Candan’ın çektiği görüntülerle basında sıkça yer aldı.
LGBTİ+ Aileleri ve Yakınları Derneği (LİSTAG) bugün (21 Temmuz) bir açıklama yaparak Can Candan’ın görevine son verilmesine tepki gösterdi. Candan’ın yönettiği, 2013 yılında gösterime giren “Benim Çocuğum” belgeseli, lezbiyen, gey, biseksüel ve transgender çocuklara anne babalarının gözünden bakılmasının hikâyesini anlatmıştı. LİSTAG’ın açıklamasında, “Ailelerinin tepkilerinden korkan LGBTİ+’lar için bir kurtarıcı oldu” diye anlatılan Candan’ın “üniversiteye ve öğrencilerine geri verilmesi” talep edildi.
Açıklamanın tamamı şöyle:
“Boğaziçi Üniversitesi rektörlüğü görevine vekâleten atanan Naci İnci’nin ilk icraatının üniversitenin değerli hocalarından Can Candan’ın görevine son vermek olduğunu üzüntüyle öğrendik.
Can Candan, biz LGBTİ+ aileleri için sıradan bir isim değil. Can hocamız, LGBTİ+ aileleri mücadelesi tarihinde bir dönüm noktası olan ‘Benim Çocuğum’ belgeselinin yönetmenliğini üstlenmişti. Bu belgesel bizim için kelimelerle zor ifade edilecek kadar önemli; çünkü bu belgesel sayesinde LGBTİ+ aileleri olarak bizler ilk defa çarpıcı bir şekilde görünür olmuş, çocuklarımızın yanında olduğumuzu geniş kitlelere duyurabilmiştik.
Canım, sonuçta bir belgesel, bu kadar abartacak ne var? diye düşünenler olabilir. LGBTİ+ aileleri bunun abartı olmadığını çok iyi biliyor. Bu belgesel, çocukları birer LGBTİ+ olarak kendilerine açıldığı zaman ne yapacağını bilemeyen, çaresizlik ve umutsuzluk girdabına kapılarak boğulan ebeveynler ve ailelerinin tepkilerinden korkan LGBTİ+’lar için bir kurtarıcı oldu. Sayısız ebeveyn dünyada yalnız olmadığını, çocuklarının LGBTİ+ olmasının dünyanın sonu anlamına gelmediğini fark etti, kim bilir kaç genç acı ve ıstırap dolu bir hayat yaşamaktan kurtuldu.
Can Candan sadece biz LGBTİ+ aileleri için değil, bulunduğu her yerdeki LGBTİ+’lar için bir sembol isim oldu. Boğaziçi Üniversitesi’nde çeşitli bahanelerle LGBTİ+’lara saldırıldığı, onlarcasının gözaltına alındığı, tutuklandığı, LGBTİ+ kulüplerinin kapatıldığı günlerde de buna karşı çıkan pek çok değerli hocanın arasında ve çocuklarımızın yanında Can Candan vardı. Sonrasında Boğaziçi Üniversitesi’nde gerçekleşen tüm antidemokratik uygulamalara da güçlü bir şekilde karşı çıktı ve üniversitenin değerlerini, öğrencilerinin geleceğini korumak için mücadele etti.
Bütün bunlardan ötürü, gökkuşağının renklerini silmek için vekâleten rektörlük görevine getirilen İnci’nin ilk işi hocamızın görevine son vermek oldu. Biz LGBTİ+ aileleri buna varlığımızın her zerresiyle karşı çıkıyoruz. Can hocamızın görevden alınmasını kabul etmiyor, bu büyük hatadan bir an önce dönülmesini istiyor, hocamızın üniversiteye ve öğrencilerine geri verilmesini talep ediyoruz.
Gökkuşağını engelleyemezsiniz.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
#CanCandanYalnızDeğildir
#CanCandanOnurumuzdur
Akdeniz Antalya Aileleri Grubu
Denizli LGBTİ+ Aileleri Grubu
GALADER – Ankara Gökkuşağı Aileleri Derneği
İzmir LGBTİ+ Aileleri Grubu
LİSTAG – LGBTİ+ Aileleri ve Yakınları Derneği“
