Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsü’nde öğrencilere bir grup tarafından bıçaklı saldırıda bulunuldu. Olayın ardından açıklama yapan öğrenciler, okulda çok sayıda polis ve özel güvenlik görevlisi bulunmasına rağmen saldırının engellenmemesine tepki gösterdi, okul idaresinin ve polisin can güvenliklerini önemsemediğini öne sürdü.
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi (SBF) öğrencilerinin oluşturduğu Mülkiye Dayanışması’nın dün (8 Aralık) düzenlemek istediği, “Geçinemiyoruz” başlıklı forumundan önce Ülkü Ocakları mensubu olduğu iddia edilen bir grup, toplantıyı yapan öğrencilere saldırmış ve forum çağrısı yapan öğrenci grubu, ekonomik krizi konuşacakları etkinliği ertelediklerini duyurarak dayanışma çağrısında bulunmuştu.
Yaşanan gerilimin ardından Mülkiye Dayanışması, ertelenen forumun bugün (9 Aralık) yapılacağını duyurdu. Forum için toplanmaya başlayan öğrencilere, okul koridorlarında saldırıda bulunuldu. Ülkü Ocakları mensubu olduğu iddia edilen kişilerin saldırısı sırasında, bir kişinin elindeki bıçağı öğrencilere doğru salladığı, cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. SBF içinde gerçekleşen bıçaklı saldırıda yaralanan olmazken, dün ve bugün yaşanan saldırılarda bazı öğrencilerin hafif yaralandığı, bir öğrencinin de parmağının kırıldığı belirtildi.
Ankara Üniversitesi Cebeci Kampusü öğrencileri, saldırının ardından açıklamada bulunarak “Okulumuzda oluşturulan bu gerginlik ortamı ve korku atmosferinin arkasında iktidarın ve ortaklarının ekonomik krize karşı gün geçtikçe artan öfkeyi bastırmak ve sindirmek amacı yatmaktadır” dedi. Öğrenciler, gerekli soruşturma ve kovuşturmalar yürütülmediği takdirde, öğrencilerden birinin can güvenliğine gelecek zarardan Ankara Üniversitesi Rektörlüğü’nün, Ankara Emniyeti ve Valiliği’nin sorumlu olacağını belirtti. Açıklamada, Ülkü Ocakları’nın sistematikleşen şiddet eylemleriyle gazetecilere, siyasetçilere, milletvekillerine ve hatta parti genel başkanlarına saldırılar düzenleyerek demokratik kamuoyunu sindirmeye çalıştığı da vurgulandı.
Öğrenciler, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na a gerekli adli işlemlerin yürütülmesi çağrısı yaparak, “Söz konusu grup hakkında gerekli adli işlemlerin yürütülmemesi, bütün bu şiddet eylemlerine karşı sessiz kalınması, yargının söz konusu grupların vesayeti altında olduğunun, bu grubun bütün kanunsuz eylemlerinin yargı tarafından onaylandığının göstergesi haline gelecektir” dedi.
