Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, geleneksel yıl sonu toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bugünkü (23 Aralık) toplantı Putin’in göreve geldiği 2001 yılından itibaren 17. kez düzenlediği toplantı olma niteliği taşıyor. Geçen yıl koronavirüs salgını nedeniyle yıl sonu toplantısını video konferans yöntemi ile düzenleyen Putin, bu yıl ise gazetecilerle yüz yüze geldi.
Geçmiş yıllarda binin üzerinde yerli ve yabancı gazetecinin katıldığı toplantıya bu yıl koronavirüs salgını kısıtlamaları nedeniyle yaklaşık 500 gazeteci davet edildi. 2021 Nobel Barış Ödülü’nü kazanan Novaya Gazeta Genel Yayın Yönetmeni Dimitry Muratov ise toplantı için davet almadıklarını söyledi. Üç adet negatif PCR testi ile etkinliğe katılabilen gazeteciler, bir “dezenfeksiyon tünelinden geçerek” salona girebildi.
Yaklaşık 100 bin Rus askerinin Ukrayna sınırında konuşlandığı ve Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve NATO ülkeleri ile artan bir gerilimin ortasında düzenlenen toplantı, uluslararası camia tarafından ilgiyle takip ediliyor.
İç politika, dış politika, koronavirüs salgını ve ekonomi gibi birçok konuda gündeme yönelik açıklamalarda bulunan ve gazetecilerin sorularını yanıtlayan Putin, kendisine para politikaları ile ilgili bir sorunun sorulması üzerine Türkiye’de yaşanan son duruma atıfta bulundu.
“Sonumuz Türkiye gibi olur”
Interfax muhabirinin koronavirüs salgınının Rusya ekonomisi üzerine etkileri ile ilişkin sorusuna yanıt veren Putin, Rusya’nın salgın sonrası ekonomik toparlanmada birçok gelişmiş ülkeden ileride olduğunu söyledi. Putin, yüzde 8,4 oranı ile son altı yılın en yüksek enflasyonuna tanıklık eden Rus ekonomisi hakkında bir soruyu da Türkiye’yi örnek vererek yanıtladı.
Birçok iş insanının kendisine yükselen faiz oranlarıyla ilgili şikayette bulunduğunu belirten Putin, geçen hafta faizleri 100 baz puan artırarak yüzde 8,5’e çıkaran Rusya Merkez Bankası’nı şu sözlerle savundu:
“Merkez Bankası’nın nasıl çalıştığına karışmıyorum. Faizleri arttırdığı için Merkez Bankası’nı eleştirebilirsiniz fakat ben bunu yapmıyorum. Merkez Bankası’nın çalışmalarını olumlu karşılıyorum. Merkez Bankası’nın bağımsız ve ihtiyatlı para politika izlemesine izin vermezsek sonumuz Türkiye gibi olur.”
“Zelenski radikal elementlerin etkisi altına girdi”
Putin, Ukrayna meselesi ve Rusya ile Batı arasındaki gerginlik hakkında gelen soruları da yanıtladı. Ukrayna ile bir savaş ihtimalinin bulunup bulunmadığına dair soru üzerine “Kiev’den gelen tehditlere yanıt veriyoruz” diyen Putin, şöyle devam etti:
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
“Kendi güvenliğimizi düşünmek zorundayız. Bir gözümüz Ukrayna’da yaşananlarda ve bize ne zaman saldırabileceklerinde olmalı.”
Putin ayrıca, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’nin savaşı bitirme ve Minsk Anlaşması’nı uygulama vaadiyle iktidara geldiğini fakat radikal elementlerin etkisi altına girdiğini söyledi.
Rusya lideri, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ile Ukrayna konusunda müzakerelerin “olumlu” gittiğini söyleyerek önümüzdeki yıl da görüşmelerin devam edebileceğinin sinyalini verse de eylemlerinin ABD ile yürütülen müzakerelere değil, “Rusya’nın güvenliğinin kayıtsız şartsız sağlanmasına” dayanacağı yorumunda bulundu.
“ABD yanı başımıza roketler yerleştiriyor”
NATO’nun doğuya doğru genişlemesini “kabul edilemez” olarak nitelendiren ve NATO’nun “Beş genişleme dalgası” hakkında ABD’yi “yüzsüzce” yalan söylemekle suçlayan Putin, şöyle konuştu:
“ABD yanı başımıza roketler yerleştiriyor. Biz Kanada veya Meksika’da onların sınırlarının yakınına roket yerleştirseydik ABD nasıl tepki verirdi? Biz onların sınırlarına yaklaştık mı? Hayır. Onlar bizimkilere yaklaştı.”
Kaynak: Moscow Times
Derleyen: Alp Selim
