Şehri paylaşan, aynı veya farklı spor branşlarındaki takımların stadyum paylaşımlarını Melih Ergün yazdı.
Farklı formalar, aynı tutku
Spor takımları için önemli sayılan olgular… Renkler, geçmişten günümüze kullanılmış armalar, formalar, efsaneler, misyonlar ve taraftarların “ev” olarak adlandırdıkları stadyumlar.
İtalyan futbol takımlarının stadyum paylaşımları
Hepimizin çok yakından tanıdığı hatta bazılarımızın 90’lar ve 00’lar olmak üzere kadrolarını ezbere sayabildiği Inter ve Milan takımları, Milano şehrinde aynı stadyumu kullanmaktadır. Bazen Interliler için Inter efsanesi Giuseppe Meazza bazen de bulunduğu bölgenin bir diğer takımı Milan için San Siro olarak adlandırılan bu stadyum belki de İtalya dendiğinde akla gelen ilk yapılardan biridir.
Milan takımından kovulan üyelerin kurduğu Inter takımı, önceleri “Arena Civica” adı verilen bir stadyumda maçlarını oynuyordu. Bir süre sonra, konumuz olan bu stadyumu ortaklaşa kullanmaya başladılar. Konuya uzak olan kişiler için, aynı stadyumu ortaklaşa kullanmak garip karşılanabilir. Fakat bu İtalya’da çok yaygın bir kullanımdır. Lazio ve Roma takımları Stadio Olimpico’yu, Genoa ve Sampdoria takımları, Luigi Ferraris Stadyumu’nu ortaklaşa kullanır.
“Stadio delle Alpi” stadyumu ise 2009 yılında yıkılmış olmakla birlikte ayakta kaldığı süre içerisinde hem Torino hem de aynı şehrin takımı olan Juventus’a ev sahipliği yapmıştır. Yine dünya üzerinde birçok örneği olan bu kullanımlar nadir olması ve derbilerdeki ayrı atmosferiyle spora farklı bir bakış açısı kazandırmışlardır.
NBA – Los Angeles Lakers & Los Angeles Clippers
Okyanusun öbür ucunda bulunan ve farklı bir spor dalında mücadele veren bu iki organizasyon (Amerikalılar genelde, franchise ve organization kelimelerini kullanır) aynı sahayı kullanmaktadır. Kısa bir döneme kadar ismi Staples Center olan bu salonun koltuklarının siyah olması atmosferin değişimi için daha az iş yükü gerektirir. Clippers her ne kadar 2024 yılında kendi salonuna kavuşmayı hedeflese de, önümüzdeki “periyotta” aynı salonu paylaşmaya devam edecekler gibi gözüküyor. Peki yaklaşık 45 kişinin çalıştığı bu süreç nasıl işliyor diye merak edebilirsiniz, sonuçta NBA’in sadece normal sezonunda 82 maç bulunmakta.
Bu sürecin işleyişiyle alakalı kısa bir video:
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Tottenham Hotspur Stadium
Birçok milli takımın kendileriyle özdeşleşmiş stadyumları var. Bunlardan en ünlüsü belki de İngiltere’nin Wembley Stadyumu’nu kullanması olabilir. Fransa ise Parc de Prince stadyumunu kullanmaktadır. Tabii farklı organizasyonlar da aynı sahaları kullanabilmektedir. Bu organizasyonlar: konserler, NFL, Premier League gibi büyük kuruluşlar olabilir.
İşte bu durumlarda Tottenham gibi yapabilir ve stadyumunuzda iki saha bulundurabilirsiniz. Evet, Tottenham’ın sahasında iki çim bulunmakta. Bunlardan biri futbol için, bir diğeri ise Amerikan futbolu için kullanılıyor. Bir çeşit sistemle yedek çim otoparka çekiliyor ve kullanılıcak çim sahaya yayılıyor.
Süreci anlamak isteyen okurlarımız için, her araba tutkununun tanıdığı, Richard Hammond bu konuyu araştırıyor ve ortaya şu keyifli süreç çıkıyor:
Stadyum teknolojisinde devrim yaratan NFL takımı Rams’in evi SoFi
Tottenham stadyumu gibi farklı stadyumlar, bulunduğumuz bu çağda gittikçe artmakta ve dijital çağın özelliklerini biraz daha göstermektedir. En güzel örneklerden biri, Arsenal’ın hissedarı olan Stan Kroenke’nin son Super Bowl’u kazanan takımı Los Angeles Rams’in stadyumu SoFi. Stadyumun tam ortasında 360 derecelik bir led ekran (4K) bulunmakla birlikte, stadyumun atmosferi bilimkurgu filmlerini aratmayacak bir alana dönüştürülmüştür. Tekrarları burada izlemek gerçekten farklı bir duygu olabilir veya The Vikings’in maçlarını “Camdan Kaleleri”nde (U.S. Bank Stadium) izlerken yağan yapay kar size farklı duygular yaşatabilir.
Los Angeles Rams’in devasa led ekranının kamera arkası görüntüleri:
Sonuç olarak hepimizin hayran olduğu takımların muhteşem stadyumları bulunmakta ki bunların herbiri teknolojik özelliklerle bezenmiş değil. Mesela Union Berlin hâlâ dijital bir skorborda sahip değil. Fakat spor müsabakalarının oynandığı alanların teknolojiyle birleşmesi farklı inşaat yapılarıyla önümüze çıkmaya devam edecek gibi duruyor. Kısa bir süre öncesine kadar zemin ısıtmaları, çatıların kapanması ve çift sıra dijital reklam panoları kullanımı (Etihad Stadium vb. stadyumlar) büyük bir yenilik oluşturuyorken ileriki dönemlerde farklı şeylerden bahsedebiliriz.
Stadyum veya salonlar aslında bulundukları konum veya belirli forma renkleriyle özdeşleşmezler, stadyumlar içindeki takımlarla özdeşleşirler.
Yazan: Melih Ergün
Editör: Doğa Üründül
