Bundesliga geri döndü | Dokuz maçta atılan 41 golün hikayesi

Almanya’nın en üst düzey futbol ligi Bundesliga, 2022 Katar Dünya Kupası ile sezon arasını da birleştirerek iki ay boyunca izleyenlerini kendisinden mahrum bıraktı. Bol gollü maçlarla geri dönen Bundesliga’nın 16. haftasını Medyascope Spor’dan Öner Tavtay yazdı.

Dokuz maçta 41 golün hikayesi

İki aylık bir aranın ardından Bundesliga bomba gibi geri döndü. Bundesliga 101 ekibi olarak 16. hafta maçlarını programımızda değerlendirmeye çalıştık. Yorumlarımızın dışında da bir karşılaştırma yapılması gerekiyordu ve bu yazıda buna değineceğiz. Bundesliga’yı nasıl bırakmıştık, nasıl bulduk ve neler değişti?

Dünya Kupası arası verilmeden önce oynanan 15. hafta maçlarında toplamda 26 gol atıldı ve bu maç başına 2.88’lik bir gol ortalamasına tekabül etmekte. Maç başına da yapılan faul ortalaması 22.3 olmuştu. Koşu mesafeleri karşılaştırmasını ise takımlara göre yapmamız daha doğru bir sonuca varmamızı sağlar. Geçtiğimiz günlerde oynanan 16. hafta maçlarında ise toplamda 41 gol atıldı ve maç başına 4.55’lik bir gol ortalaması ortaya çıktı. Maç başına faul ortalaması da 24.88’e yükseldi. Dünya Kupası arasından önceye göre yükselen bir tempo ve agresiflik ortaya çıktığını vurgulamamız gerekiyor. Şimdi gelelim ligin büyük takımlarının performanslarını koşu mesafeleri ve attıkları şut üzerinden öncesi ve sonrası şeklinde karşılaştıracağımız kısma.

Lig lideri ve son 10 senenin şampiyonu Bayern Münih, aradan evvel Schalke ile karşılaşmış ve bu deplasmandan 2-0’lık galibiyetle ayrılmıştı. Bu maçı 21 şut atarak ve 116.9 km koşarak kazandılar. Geçtiğimiz cuma günü ise Leipzig’e konuk oldular ve sadece 7 şut çekebildiler, koşu mesafesinde ise 116.3 km kaydettiler. Bu maç, Bayern Münih’in bu sezon en düşük şut performanslı maçı olarak kayıtlara geçti. Özellikle de Leipzig maçının ikinci yarısındaki hücumdaki etkisiz performansın burada katkısı çok büyük. Bayern’in bu sezon maç başına 20.2’lik bir şut ortalamasına da hesaba katınca aradan iyi dönmediklerini söyleyebiliriz. Koşu mesafesinde ise sezon ortalamaları 114.2 km ve iki maçta da ortalamanın üstüne çıkmayı başardılar.

Gol averajı sayesinde ligin ikinci sırasına oturan Frankfurt ise 15. haftada Mainz’a konuk olmuştu. Bu maçtan 1-1’lik beraberlikle ayrılmışlardı. Frankfurt bu maçta sadece 10 şut çekmiş ve koşu mesafesinde ise 112.9 ile Mainz’ın gerisinde kalmıştı. Geçtiğimiz cumartesi günü ise evinde Schalke’yi konuk edip, sahadan 3-0’lık galibiyetle ayrıldılar. Bu maçta da topu çoğunlukla rakibe bıraktıkları için 11 şutla maçı tamamlasalar da skoru almayı bildiler. Burada esas fark koşu mesafesinde ortaya çıktı ve Frankfurt bu maçı 121.4 km’yle tamamladı. Maç başına 115.4 km koşan Frankfurt için çok iyi bir ortalama olduğunu söylememiz gerek.

Ligin 3. sırasında yer alan Union Berlin ise çok hızlı girdiği ligde, irtifa kaybı yaşayarak Dünya Kupası arasına 4-1’lik Freiburg mağlubiyetiyle girmişti. Başkent temsilcisi, bu maçta sadece 4 şut çekebilmiş ve 107 km koşarak beklentilerin çok altında kalmıştı. Cumartesi günü ise Hoffenheim’ı konuk ettiler ve sahadan 3-1’lik galibiyetle ayrıldılar. Sancılı geçen ilk yarının ardından, muhteşem bir ikinci yarı performansıyla rakibini adeta sahadan silmeyi başardılar. Union Berlin bu maçta 22 şut çekti ve bu sezonun kendileri adına şut rekorunu kırdılar. Freiburg maçında ise bu sezonun en düşük şut istatistiğini yakalamışlardı. Union Berlin’in maç başına 12 şut ortalaması ile oynadığını da ekleyelim. Bu görkemli galibiyet sırasında Union Berlin, 122.3 km koşarak etkileyici bir mücadele ortaya koydu. Sezon ortalamalarının ise 117.9 km olduğunu görünce ne kadar kendilerini geliştirdiklerini anlayabiliriz.

Araya 4-1’lik Union Berlin galibiyetiyle giren Freiburg’a geldi sıra. Ligin 4. sırasında yer alan Freiburg, skor anlamında görkemli gözüken Union Berlin galibiyetinde sadece 7 şut çekmiş ve 109.3 km koşmuştu. Geçtiğimiz cumartesi ise konuk oldukları Wolfsburg deplasmanından 6-0’lık hezimetle döndüler. Tek isabetli şut çıkardıkları bu maçta toplamda 9 kez kaleyi yokladılar. Koşu mesafeleri ise 113.9 km oldu. Koşu mesafesi ve şut sayısı yüksek gözükse de aldıkları skorla birlikte oynadıkları keyifsiz futbol, taraftarlarının canını sıktı. Grifo’nun yokluğunun böylesine büyük bir soruna yol açması da endişe verici. Freiburg maç başına 13.1 şut ortalaması ile oynuyor ve bahsettiğimiz iki maçta da bunun altında kaldılar. Koşu mesafesinde ise sezon ortalamaları 114.8 km olduğunu vurgulamamız gerek. 

29 puanla ligin 5. sırasında yer alan Leipzig, Dünya Kupası arası öncesi Werder Bremen’e konuk olup sahadan 2-1’lik galibiyetle ayrılmıştı. Bu maçta 14 şut çektiler ve 115.7 km koştular. Geçtiğimiz cuma günü ise sahalarında Bayern’i ağırladılar ve sahadan 1-1’lik beraberlikle ayrıldılar. Toplamda 10 şut çektiler ve 116.5 km koştular. Maçı Bayern’den daha etkili oynadıklarını da vurgulamamız gerekiyor. Maçın en önemli faktörü de uzun süredir sakatlığı sebebiyle forma giyemeyen Laimer oldu. Bu maçta hem takımının en çok koşan, hem de en çok ikili mücadele kazanan oyuncusuydu. Kendisini seneye Bayern Münih formasıyla izleyeceğiz. Şimdi gelelim Leipzig’in sezon ortalamalarına göre kıyaslamasına. Maç başına 14.4 şut ortalamasına sahipler, koşu mesafesinde ise 112.6 km’lik bir ortalama göze çarpıyor. Koşu mesafelerinin Marco Rose geldikten sonra arttığını da söylemeden geçmeyelim.

Edin Terzic yönetiminde inişli çıkışlı bir performans gösteren Dortmund ise kendine 6. sırada yer buldu. Ara öncesinde Gladbach deplasmanından 4-2’lik mağlubiyetle dönmüşlerdi. Bu maçta 20 şut çektiler ve 109.3 km koştular. Şut sayısına oranla alınan skoru bir hayal kırıklığı yarattığını söyleyebiliriz. Pazar günü ise sahalarında Augsburg’u konuk ettiler ve korkunç savunma hatalarına rağmen sahadan 4-3’lük galibiyetle ayrıldılar. Toplamda 27 şut çekmeyi başardılar ve 113.9 km koştular. Bir önceki maçlarına oranla istatistiksel anlamda gelişme olduğunu söylememiz mümkün. Bir de sezonluk ortalamalarına bakalım. Sarı-siyahlılar bu sezon maç başına 15.2 şut çekiyor ve maç başına 113 km koşuyor. Şut ortalamasının üstüne rahatlıkla çıkmayı başarsalar da koşu mesafesinde daha iyi işler başarmaları gerektiğini söylemeliyiz.

18 Eylül’deki Union Berlin mağlubiyetinden beri yenilmeyen Wolfsburg ise arayı çok iyi değerlendiren takımlardan biri ve galibiyet serilerini beş maça çıkardılar. Aradan önce Hoffenheim’ı deplasmanda 2-1 mağlup etmişlerdi. Bunu sadece 6 şut çekerek ve 120.9 km koşarak başardılar. Cumartesi günü ise Freiburg’u 6-0’la sahadan sildiler. Bu maçta ise 13 şut çektiler ve 116.8 km koştular. Niko Kovac’ın sistemini oturtmasıyla birlikte büyük bir yükselişe geçen Wolfsburg, bu sezon maç başı 11.7 şut çekiyor ve 115.7 km koşuyor.

Yazının sonlarına doğru gelirken vurgulamadan geçemeyeceğiz iki takım daha var. Onlardan da bahsederek karşılaştırmamızı sonlandıralım. Bunlardan biri Köln; araya 2-0’lık Hertha Berlin mağlubiyetiyle girmişlerdi ve bu maçta 10 şut çekip, 115.4 km koşmuşlardı. Cumartesi günü ise Werder Bremen’i kendi evlerinde 7-1’lik skorla paramparça ettiler. Bunu yaparken maç boyu 15 şut çektiler ve 125.9 km koşarak haftanın en çok koşan takımı unvanını kazandılar. Köln’ün bu sezon maç başı şut ortalaması 12.6 iken koşu mesafesi ise 115.2 şeklinde.

Bir diğer kayda değer yükseliş gösteren takım ise Leverkusen ve onlar da aradan önce Stuttgart’ı 2-0’la geçmişlerdi. Bu maçta 12 şut çektiler ve 112.6 km koştular. Pazar günü haftanın kapanış maçında ise Gladbach deplasmanında 3-2’lik galibiyetle döndüler. Bu maçta 13 şut çektiler ve 125.8 koşarak bu sezonki koşu rekorlarını kırdılar. Sezon boyunca şut ortalamaları maç başına 11.6’yı bulurken, koşu mesafesi ise 113.6 civarındaydı. Son maçtaki koşu mesafesi de arayı ne kadar iyi değerlendirdiklerinin göstergesi.

İstatistiklerin genel olarak bize gösterdiği bir şey var ki arada bazı istisnalar olsa da daha çok koşan takım genelde maçı kazanıyor. İstisnalar, genelde ciddi güç farkının gözüktüğü iki takım arasında geçen maçlardan oluşuyor. Karşılaştırmalardan gördüğümüz kadarıyla pek çok takım ligde oynamayı özlemiş ve bu istatistiklere de ciddi anlamda yansımış durumda. Özlediğimiz Bundesliga’nın bu muhteşem haftasında gördüklerimizin diğer haftalara da etki etmesi dileğiyle!

Bundesliga’nın 16. haftasının konuşulduğu “Bundesliga 101″i buradan dinleyebilirsiniz:

Yazan: Öner Tavtay

Editör: Doğa Üründül