Gazeteci Murat Yetkin, YetkinReport‘ta, 1993 yılında öldürülen gazeteci Uğur Mumcu cinayetini yazdı.
“Mumcu cinayeti 1993 gizli darbesinin, sitemin kendisine darbesinin daha başlangıcındaki dönüm noktalarındandı” diyen Yetkin, şöyle devam etti:
“Cinayeti hem İBDA-C Hizbullah üstlendi. Eşi Güldal Mumcu, Mehmet Ağar’ın kendisine devletin cinayeti çözdüğü ancak açıklayamayacağı imasıyla ‘Tuğla çekilirse duvar yıkılır’ dediğini açıkladı. Aradan 30 yıl geçti, katil hala bulunamadı, cinayet dosyası açık. 17 Şubat’ta Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis’i Diyarbakır’a taşıyan uçak, Ankara’da havalanmasından kısa süre sonra düştü, Bitlis öldü. Bitlis’in Özal’ın Kürt politikası çalışma ekibinde olduğu konuşuluyordu. 18 Şubat’ta Doğu Perinçek yönetimindeki ‘2000’e Doğru’ dergisinin Diyarbakır Temsilcisi Halit Güngen öldürüldü. Bir gün önce ‘Hizbullah, Çevik Kuvvet Merkezi’nde eğitiliyor’ haberini yayınlamıştı. 24 Şubat’ta hükümet Nurculuğun kurucusu Said-i Nursi’nin itibarının iade edildiğini duyurdu. 5 Mart’ta Ankara’da Türkiye ile Azerbaycan arasında Bakü-Ceyhan Petrol Boru hattı protokolü imzalandı; anlaşma mayısın son haftası Bakü’de imzalanacaktı.”
1993 yılında düzenin kendini yeniden ürettiğini söyleyen Yetkin, “Mumcu başka pek çok şey gibi, örneğin ABD-Suud petro-dolarlarıyla Türkiye’ye ithal edilen siyasi İslamcı örgütlenmeler gibi bu tekere de çomak soktu. Gazeteci Fehmi Koru, 9 Temmuz 1992’de MİT Müsteşarı Korgeneral Teoman Koman’ın bir grup gazeteciyle yaptığı sohbette ve Uğur Mumcu’nun sorusu üzerine “Siyasi suikastlar başlayabilir. İçinizden birini de kaybedebiliriz” dediğini yazmıştı. Arada bağlantı olup olmadığı 30 yıl sonra hala karanlıkta ama Mumcu altı ay kadar sonra öldürüldü. Katili de arkasındaki güçler de hala karanlıkta. Bugünlerde Türkiye Sinan Ateş cinayetini konuşuyor. Belki de muhalefetin bastırmasıyla bir katil bulunacak ama arkasındaki bağlantılar muhtemelen yine halının altına süpürülecektir. Mumcu cinayeti çözülmedikçe Türkiye’de siyasi cinayetlerin biteceğini varsaymak için gerçekten fazlasıyla saf olmak lazım” dedi.
Yetkin’in yazısının tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
