Çanakkale’de gazetecilerin sorularını yanıtlayan Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gündeme ilişkin konuştu. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dün (11 Nisan) açıkladığı seçim beyannamesine ilişkin yorum yapan Kılıçdaroğlu, “Eskiden beni eleştirirdi, şimdi benim söylediklerimi tekrar ediyor çünkü o, ülkenin nasıl yönetileceğini bilmiyor. Ama ben biliyorum. Hem de çok iyi biliyorum” dedi. Kılıçdaroğlu, milletvekili listeleriyle ilgili de değerlendirmede bulundu. Ali Deniz Çakır’ın haberi.
Seçimlere 32 gün kala cumhurbaşkanı adaylarının maratonu hızlanıyor. Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu da dün Çanakkale’deydi. Kılıçdaroğlu’na, Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu eşlik etti. Vatandaşlar ile buluşmasının ardından bir otelde dinlenen Kılıçdaroğlu, gazeteciler ile konuştu, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
“DEVA Partisi’nin içişlerine karışamayız”
Liste tartışmaları pazar (9 Nisan) gününden beri gündemde. CHP, Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi başta olmak üzere, Gelecek Partisi ve Saadet Partisi’nden adayları listesinde gösterdi. Bu durum da tartışma yarattı. Kılıçdaroğlu’na ilk sorulan soru da milletvekili aday listesiyle alakalıydı.
CHP’nin Ankara’da, DEVA Partisi kontenjanından eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin’e birinci bölge dördüncü sıradan yer vermesi kamuoyunda bazı kesimler tarafından tepkiyle karşılanmıştı. Bu konu hakkında konuşan Kılıçdaroğlu, “İlk kez beş parti bir parti logosu altında seçime giriyor. Herkes sanki sadece CHP’liler giriyor ve o CHP’li bizim listede nasıl yer alır gibi düşünülen bir atmosfer var. Bugün mesela CHP, İYİ Parti ve Gelecek Partisi milletvekili adayları beraber sahnedeydiler. Zaman içinde de taşlar yerine oturacak” dedi. “DEVA Partisi Sadullah Ergin ismini teklif etme konusunda daha özverili mi davranmalıydı?” sorusuna ise Kılıçdaroğlu, şöyle cevap verdi:
“Biz onların içişlerine karışamayız, o zaman çok büyük sıkıntı çıkar. Onlar bizim içişlerimize karışamazlar, biz de onlara. Birbirimizin alanına girip oraya yönelik üstü örtülü ya da açık eleştiri yaparsak asla doğru olmaz.”
Tayfun Kahraman’a neden milletvekili adaylığı teklif edilmedi?
Türkiye İşçi Partisi (TİP), Gezi Parkı davasından tutuklanan Can Atalay’ı Hatay’da birinci sıradan milletvekili adayı yaptı. Kılıçdaroğlu’na bu örnek verilerek, aynı davada tutuklanan Tayfun Kahraman’ın neden aday gösterilmediği soruldu.
Kılıçdaroğlu bu soruya, ” Tayfun Kahraman iyi bir şehir plancısı arkadaşımız. Dolayısıyla iktidar olduğumuzda ona çok daha güzel, birlikte çalışacağımız ortamlar hazırlayacağız zaten. Kaldı ki onlara da ihtiyacımız var. Onların şu anda hapiste olmaları toplum vicdanını rahatsız ediyor. O bağlantıda hiç kimse üzülmesin. Burada partilerden çok ülkenin geleceği konusunda temel endişelerimiz var. Bu temel endişeyi gidermek için de altı parti bir araya geldik. Dolayısıyla aslolan Türkiye ve Türkiye’nin içinde bulunduğu sorunları bir an önce aşmak. Yani yol arkadaşlığı yapacağız o arkadaşlarla, hiç kimse endişe etmesin” diye cevap verdi.
“Eskiden beni eleştirirdi, şimdi benim söylediklerimi tekrar ediyor”
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin seçim beyannamesini açıklarken, “Kamuya işe alımlarında, görevin getirdiği zorunluluklar dışında mülakatı kaldırarak, gençlerimizin sınavlardaki başarı sıralamasına göre yapacağız” dedi.
Erdoğan’ın bu açıklaması Kılıçdaroğlu’nun geçmişte benzer vaatlerde bulunması sebebiyle dikkat çekti. Erdoğan’ın vaatlerinin tanıdık geldiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Benim vaatlerimin Erdoğan tarafından tekrarlanması güzel bir şey. Çünkü en azından benim ne kadar doğru ve sağlıklı hesap yaptığımı o da anlamış vaziyette. Erdoğan artık ülkeyi yönetemiyor. Dolayısıyla Erdoğan bizi izleyerek bir şeyler kapıp ‘Ben bunu yapacağım’ deme noktasına geldi. Ülkenin iyi yönetilmediğini aslında kendisi ve partisi de görüyor. Eskiden beni eleştirirdi, şimdi benim söylediklerimi tekrar ediyor çünkü o, ülkenin nasıl yönetileceğini bilmiyor. Ama ben biliyorum. Hem de çok iyi biliyorum” diye konuştu.
“Ben köprü yemiyorum ki, yemek yiyorum”
Erdoğan seçim vaatlerini açıklarken bir profesörü hedef aldı. Deprem bilimci Prof. Naci Görür’ü hedef aldığı düşünülen konuşmada Erdoğan, “Bu adam profesör. Müsvedde bu. Senin profesörlüğünden bu millete ne gelir. Eğitimde yoksun, sağlıkta yoksun, ulaşımda yoksun, adalette yoksun, emniyette yoksun. Neymiş domates, patates. Vah zavallı vah. Bunlar olmadıktan sonra senin domatesin de patatesin de olmaz. Geçmişte bu millete yapamazsın denilen ne varsa hepsinin olabileceğini gösterdik. Yerli otomobilimizden uçağımıza kadar sayısız örnekleri var.” dedi.
Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın bu sözlerine “İnsanlar her gün günde üç kez yemek yemek ve karınlarını doyurmak zorundadır. Eğer siz 20 senedir devleti yönetiyorsanız ve insanların karınlarını doyuramayacakları bir noktaya taşımışsanız, oturup sorgulamanız lazım. Ben köprü yemiyorum ki, ben yemek yiyorum. Çocuğun beslenme çantasına köprü koymayacağım ki, beslenme çantasına süt koyacağım” diyerek tepki gösterdi.
Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle tamamladı:
“Biz bütün okullarda çocuklara sütü, suyu ve beslenmeyi tümüyle ücretsiz yapacağız. Bu vaadi de Erdoğan belki tekrar eder.”
