Akdeniz’in en ünlü ve en pahalı tatil yerlerinden St-Tropez’de bazı restoranların müşterilerini önceden ödediği hesabın büyüklüğüne göre seçtiği ve yüksek bir asgari harcama tutarı belirlediği söylendi.
Yerel medyada çıkan haberlerin ardından St-Tropez Belediye Başkanı Sylvie Siri “haraççı” olarak nitelendirdiği restoranlara yaptırım uygulanacağını belirtti.
Sylvie Siri yerel medyaya verdiği demeçte, “Bu suçlamalar benim için son derece şok edici çünkü maalesef doğrular” dedi ve “kasabanın imajını zedeleyen” bu tür uygulamalara “kendisinin ve tüm belediye konseyinin tamamen karşı olduğunu” sözlerine ekledi.
Nice Matin gazetesinin aktardığına göre, yarım yüzyılı aşkın bir süredir ünlülerin ve uluslararası jet sosyetenin yaz aylarında uğrak yeri olan St-Tropez’deki bazı restoranlar, müşterilerin isimlerini veri tabanlarında kontrol etmeye ve daha önceki bir ziyarette yeterince yüksek bir hesap ödemediğini ya da yüksek bir bahşiş vermediğini düşündükleri müşterilerin rezervasyonları reddetmeye başladılar.
Bir turizm çalışanı gazeteye şunları söyledi: “Olay basitçe şöyle: Parayı saçacak mısınız, yoksa küçük mü oynuyorsunuz?”
Fransız bir müşteri ise “Eğer ikincisi ise, Eylül başına kadar boş masa olmadığı söyleniyor.” diyerek restoranların uygulamalarını doğruladı.
Diğer personel ve lokantacılar gazeteye, fiyatı belirlenmiş rezervasyon uygulamasının da giredek yaygınlaştığını belirtti. “Şöyle diyecekler: ‘Elbette, 5 bin €’ya bir masamız var. Olur mu?” diyen bir müşteri bir başka restoranın da kişi başı minimum 1.500 euro harcama yapılması gerektiğini belirtiyor.
Ayrıca restoranların büyük bahşişler talep ettiğini belirten gazete, kısa süre önce zengin bir İtalyan’ın, “alışılagelmiş” oran olan yüzde 20 yerine hesabın yaklaşık yüzde 10’u kadar bahşiş bırakmasına kızan bir garson tarafından otoparka kadar takip edildiğini bildirdi.
Haberlere yanıt veren Belediye Başkanı Siri, sezon sonunda restoran sahipleriyle bir araya gelerek “sorumluluklarını hatırlatacağını”, ancak yanlış uygulamaların çok yaygın hale gelmesi sebebiyle bu konuda şimdiden adım attığını söyledi.
St-Tropez’deki bazı restoranlar fahiş fiyatlandırma uygulamalarıyla “gasp ve organize haracın” yanı sıra “veri gizliliği yasalarını tamamen göz ardı ederek, müşterinin rızası olmadan yasadışı bir şekilde veri tabanları oluşturmakla” suçlanıyor. Belediye Başkanı, bu uygulamalara devam ettiği tespit edilen restoranların ruhsatlarının geri alınacağını belirtti.
St-Tropez esnaf birliği Esprit Village ile birlikte, hem ziyaretçilere hem de yerel halka, dolandırıldıklarını hissetmeleri halinde belediye ve hükümetin tüketici dolandırıcılığı hizmetiyle iletişime geçmeleri gerektiğini hatırlatan bin çıkartma dağıtıldı.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Belediye Başkanı Siri “Bu uygulamalar kentimiz ve dolayısıyla müşterilerimiz için olduğu kadar yerel halk için de rahatsız edici.” ifadelerini kullandı.
Fransız yazar Guy de Maupassant tarafından “denizin büyüleyici, sade kızı” olarak tanımlanan St-Tropez’nin lezzetleri, ilk olarak 19. yüzyılın sonlarında ressamlar ve yazarlar ilgisini çekti ve böylece üne kavuştu.
Henüz 1937’de, Fransız yazar Colette limandaki Amerikan arabalarının sayısından şikayet ediyordu. 1956 yapımı And God Created Woman filminde Brigitte Bardot ile birlikte başrol oynayan St-Tropez kenti ününü pekiştirdi. 1989’da ise Bardot, St-Tropez’de artık yaşayamayacağını ve burayı “işgalcilere bıraktığını” ifade etmişti. St-Tropez’nin sadece çok zengin bir kesime hitap eden turistik bir kente dönüşmesinden kentin sakinleri ve eski ziyaretçileri hoşnut değil.
Kaynak: Guardian
Derleyen: Ahmet Emir Sevindik
