UEFA Şampiyonlar Ligi A Grubu’nda Galatasaray ile Manchester United bugün (29 Kasım) saat 20.45’te karşılaşacak. Şampiyonlar Ligi’ne ülke katsayısı gelmesine yol açan 30 yıl önceki maç ise halen İngilizlerin hafızasında. The Guardian’dan Will Unwin’in yazdığı “Manchester United face Galatasaray with high hopes but bad memories/Manchester United, Galatasaray’a umutla ama İstanbul’daki kötü anılarıyla geliyor” yazısı Medyascope Spor’dan Hasan Hüseyin Alimoğlu çevirdi.
Manchester United, Galatasaray’a umutla ama İstanbul’daki kötü anılarıyla geliyor
Manchester United’ın Şampiyonlar Ligi’nden elenme pahasına İstanbul’a yaptığı ünlü seyahatin üzerinden 30 yıl geçti. Galatasaray, Kerberos’un gurur duyacağı çekinilecek bir cehennem yarattı ve günah dolu bir gece Alex Ferguson’un takımının Avrupa’dan elenmesiyle sona erdi. United, Old Trafford’daki ikinci tur eşleşmesinin ilk ayağında 3-3 berabere kaldıktan sonra Avrupa’da ilerlemek için bir galibiyete ihtiyaç duyuyordu ancak Türkiye’deki atmosfer Manchester United’ı bastırdı ve ikinci ayak golsüz beraberlikle sonuçlandı. Eric Cantona hakeme ve ev sahibi takımın zaman geçirmesine sinirlendiği için maçın sonlarına doğru oyundan atıldı. Maç sonrası tünelde United takımı ve çevik kuvvet polisinin karıştığı bir arbede yaşandı ve yolculuk başladığı gibi gözdağı ile sona erdi. United takımının çoğu, karşılaştıkları vahşi ve gürültülü atmosferle başa çıkamayarak donup kaldı.
Çarşamba (29 Kasım) günü oynanacak maç bir eleme maçı değil ancak gerçekte senaryo çok da farklı değil. Galatasaray karşısında alınacak bir yenilgi United’ın Şampiyonlar Ligi macerasını yine erken sonlandırırken, Kopenhag’ın Bayern Münih karşısında kaybedeceği varsayımıyla alınacak bir galibiyet son aşamalara katılma hakkını tekrar ellerine geçirecek. United 30 yıl önce olduğu gibi aynı atmosferle karşılaşacak. Çünkü ev sahibi taraftarlar United gibi tarihi bir kulübü eleme zevkini tekrar tatmak istiyor.
1993 yılında United’da herkes bir öğrenme süreci üzerindeydi. Bu, 24 yıllık bir aradan sonra Avrupa’nın en üst tablosuna ilk dönüşleriydi. Kadronun çoğu 1990-91’de Avrupa Kupa Galipleri Kupası’nı kazanmıştı ama bu açık bir adımdı. Honved’i mağlup ettikten sonra Cantona’nın geç gelen golüyle mağlubiyetten kurtulup İstanbul’a doğru yola çıktılar. Havaalanında ise Galatasaray taraftarlarının oluşturduğu atmosferle ve meşhur “Cehenneme Hoş Geldiniz” pankartıyla karşılandılar.
“Şampiyonlar Ligi’ndeki ilk maçımızdı ve turu geçmemiz bekleniyordu” diyor o maçta sakatlanan ve bu yüzden karşılaşmayı tribünden izlemek zorunda kalan eski United defans oyuncusu Gary Pallister. “Kariyerimin geri kalanında hiç böyle bir şey yaşamadım. Buna bakıyorsunuz ve daha kötüsü olamaz diye düşünüyorsunuz.”
Otuz yıl sonra United, son yıllarda Şampiyonlar Ligi’nde Türkiye’ye gidiyor. İç sahada 2-0 kaybettikleri maçın ardından 2018-19 son 16 turunda Paris Saint-Germain’e karşı deplasmanda aldıkları 3-1’lik galibiyet en son kazandıkları kritik maç oldu. 2020-21’de son iki grup maçını kaybedip elenirken, 2015-16’da Wolfsburg, United’ı elemek için çıktığı grup maçını kazanmıştı.
Son zamanlarda Şampiyonlar Ligi’nde baskı söz konusu olduğunda United bunla iyi başa çıkamıyor ve İstanbul’da sıradan bir geceden daha zor geçen birkaç olay var. Pallister takım otelinde bir görevliye gülümsedi ve karşılığında hakaret yedi, Brian McClair gece yatak odasının tavanından bir temizlikçi süpürge ile vurdu ve diğer oyuncular uykularını bölen çok sayıda telefon aldı. Mevcut kadro da aynı düzeyde kötü niyetle karşı karşıya kalabilir ve hazırlıklı olmaları gerekiyor.
United son zamanlarda çok az şey öğrendi ve Avrupa’nın elit rekabetinde aynı başarısızlıkları tekrarladı. İyi bir Galatasaray takımına karşı kaybetmek utanç verici olmaz, özellikle de Erik Ten Hag’ın kilit oyuncularından yoksun olduğu düşünüldüğünde, ancak en kötüsü olursa, herkesin bu deneyimden daha güçlü çıkması gerekecek. Sonuç ne olursa olsun, Şampiyonlar Ligi’nin gereklilikleri söz konusu olduğunda bu bir eğitim gecesi olmalı.
United’ın 1993’te başarısız olan kadrosundan altısı, altı yıl sonra turnuvayı kazanmaya devam etti. “Bu bizi harekete geçirdi” diyor 30 yıl önce orta sahanın ortasında başlayan Mike Phelan.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
“Kupa Galipleri Kupası’nı kazanmak bizi başka bir seviyeye taşıdı ve birbirimize karşı oldukça rahat hissettik ve ciddi bir takım haline gelebileceğimizi hissettik ve bence Şampiyonlar Ligi’ne gitmek de iyi şeyler yapmayı beklediğimiz anlardan biriydi. Yol boyunca edindiğimiz deneyimler harikaydı ve bizi ileride bir sonraki seviyeye taşıdı.”
“Bazen ne gerektiğini anlamak için o anları yaşamanın önemli olduğunu düşünüyorum. Bir futbol maçında olan unsurlar ve bir futbol maçı öncesinde olan unsurlar var, dolayısıyla başarılı olmak istiyorsanız tüm bunları deneyimlemeniz gerekiyor.”
Pazar günü Everton karşısında alınan galibiyete iki genç damga vurdu: Alejandro Garnacho ve Kobbie Mainoo. Garnacho inanılmaz bir vuruşla golünü atarken Mainoo da Premier Lig’deki ilk maçında göz doldurdu ve bu ona Türkiye’de bir başlangıç ve Avrupa futbolunda kendini gösterme fırsatı yaratabilir.
Etraflarında düşmanca gecelerde başarılı olmuş oyuncular var. Ancak Goodison Park’ın misafirperver olmadığını düşünüyorlarsa, Çarşamba günü bir sürprizle karşılaşacaklar ve ortak başa çıkma mekanizmaları bulmaları gerekecek. Bunu başaramazlarsa bir dahaki sefere yaşayıp öğrenmek zorunda kalacaklar.
Kaynak: The Guardian
Yazan: Will Unwin
Çeviren: Hasan Hüseyin Alimoğlu
Editör: Doğa Üründül