Bundesliga’da 2023/2024 sezonunun şampiyonluk adına önemli belki de son büyük maçında lider Bayer Leverkusen kendi evinde Bayern Münih’i 3-0’la mağlup etti. Maçı Medyascope Spor Servisi’nden Öner Tavtay sizler için analiz etti.
Bundesliga’da dev maçın ardından: Bayern Münih’in yeni belalısı Xabi Alonso’nun liderliğinde Bayer Leverkusen
Bundesliga’nın kaderini çizeceğini düşündüğümüz maçta Bayer Leverkusen, Bayern Münih’i 3-0 gibi net bir skor ve oyunla mağlup etti. İlk defa hücumda bu kadar pasifize edilmiş bir Bayern izledik ve maçı 0.27 xG ile tek isabetli şut eşliğinde maçı tamamladılar. Buradaki en büyük suçlulardan biri kesinlikle Thomas Tuchel. Sebebini de gelin hep birlikte inceleyelim.
Bundesliga 101’in özel bölümünde de bundan bahsetmiştik ama burada da tekrarlamakta fayda var. Bayern’in maçı kaybetmesindeki en önemli faktör ne yazık ki Tuchel’dir. Leverkusen’in taktiğini bire bir kopyalayıp adam adama karşılama niyeti gerçekten çok kötü bir tercihti. Daha önce hiçbir maçta üçlü defans denememişken böylesine bir maçta bu riski almak gerçekten büyük bir akıl tutulması. Kariyerinde hiç solda oynamamış Boey’i sol kanat bek olarak oynatması, Sane ile Musiala’yı da kanat forvet yerine Wirtz ve Hofmann gibi iç kısımda görevlendirmesi sonun başlangıcıydı. De Ligt yerine Dier tercihi de çok ciddi sorgulanabilir. Diğer tarafta ise Leverkusen, Stanisic dışında tahmin ettiğim şekilde sahaya çıktı diyebilirim. Adli tercihini bekliyordum ama Tella’yı en azından o bölgede beklemiyordum. Adli veya Wirtz ile sahte dokuz tercihi şaşırtıcı olmazdı. Ne de olsa savunma arkasına koşu atabilecek oyunculara ihtiyaç vardı. Burada da o ihtiyacı gidermesi için Adli ve Tella sahadaydı. Stanisic ise defansif bir tercih olmasına rağmen Grimaldo’yu rahatlatacağı belliydi. Bayern, kalabalık Leverkusen göbeğine rağmen oyunu kanattan kurmayı denememekte ısrarcı kaldı. Kimmich’in de yedek kulübesinde olması bu konudaki en büyük yükü genç Pavlovic’in sırtına yükledi. Tuchel’in maç sonu oyuncuları suçlaması da şu anlattıklarımdan sonra çok komik duruyor gerçekten.
Genel istatistikte gözümüze neler çarpıyor bir bakalım. %62 topla oynayan bir takımın 649 pasta kalması ve sadece 8 şut çekmesi ki bunlardan sadece birinin kaleyi bulması bize ortaya çıkan sonucun kanıtı olarak sunuluyor. Rakibine oranla neredeyse dört kilometre daha az koştu Bayern. İkinci görselde ise kilit pasları görüyoruz. Bayern tarafında Sane ile Mazraoui, Leverkusen tarafında ise Tella ve Grimaldo iki kilit pasla bu konuda zirveyi çekiyor.
Burada da ilk görselde oyun akışı sırasında açılan ortaları görüyoruz. İki takımın da sadece bir adet isabetli ortası var. Leverkusen’in tek isabetli ortası Andrich’ten geldi ki o da Stanisic’in attığı golün asistine dönüştü. Bayern’in tek isabetli ortası ise 87.dakikada Thomas Müller’den geldi. Bunun dışında 11 tane isabetsiz ortaya sahipler. Bunlar da çoğunlukla maçın son yarım saatindeki son çare doldur boşalt ortalarıydı. Tel ve Choupo-Moting girdikten sonra Bayern’in bol bol orta yaptığını daha önce de görmüştük. İkinci görselde ise Sane ve Stanisic’in dribbling yaptığı bölgeleri görüyoruz. Sane’nin bu konuda başı çekmesi şaşırtıcı değil. Burada ilginç olan Sane’nin isabetli dribblinglerinin hepsinin kendi sahasındakilerden ibaret şekilde kalması. Stanisic ise bana göre maçın oyuncusuydu ve resmen X faktör görevi gördü ve bonservisinin bulunduğu takım Bayern’in ipini çekenlerin başında geldi. Dört dribbling denemesinin üçünde başarılı olması da gerçekten inanılmaz bir başarı. Savunmada da Hincapie’den sonra en fazla başarılı savunma müdahalesi yapan oyuncusu oldu.
İlk görselde Leverkusen’in gerideki üçlüsünün savunmada yaptıklarını görüyoruz. Adeta kendi yara sahalarında ayak basmadık yer bırakmamışlar. Özellikle Hincapie, bazı zamanlarda bir sol bek gibi ileri de çıktı, önde de bastığı zamanlar oldu. Maçın en başarılı isimlerinden biri olarak görebiliriz Hincapie’yi. İkinci görsel de ise bana göre Bayern’in maçtaki tek iyi oyuncusu Kim Min-Jae’nin savunma performansını görüyoruz. Maçın en fazla top kazanan oyuncusuydu ve hiçbir ikili mücadeleyi de kaybetmedi. Buna rağmen takımının mağlubiyetine engel olamadı.
Normalde Premier Lig Panorama’nın bir klasiği olan pas haritalarına bir bakalım. İlk görselde Leverkusen’in pas haritası karşımızda. Sahanın üst yarısında müthiş bir yoğunlaşma görüyoruz. Normalde sahte dokuz rolünde Adli’yi görsek de aslında kaleye en yakın oynayan oyuncu Tella olarak gözümüze çarpıyor. Her oyuncunun en az üç pas bağlantısına sahip olması da Leverkusen’in takım oyununu ne kadar iyi yaptığına bir kanıt olarak görülebilir. İkinci görselde ise Bayern’in pas haritasını görüyoruz. Takımın ne kadar dar kaldığının kanıtı burada. Sane ve Musiala göbekte ve sanki takım üç forvet gibi gözüküyor. Hatta Kane sanki sahte dokuz rolünde gibi desek yanlış olmaz. Mazraoui’nin de Sane’nin arkasında konumlanması dikkatimi çeken ilginç detaylardan biri oldu.
Böylece Xabi Alonso, Leverkusen’in başında çıktığı üçüncü Bayern maçında da kaybetmedi ve toplamda sadece iki puan kaybetti. Buradan sonra Leverkusen’in fikstürü Nisan’a kadar bir nebze daha rahat. Yani Boniface’in sakatlığı geçene kadar kayıpsız bir şekilde yola devam edebilirler. Nisan ayındaki Dortmund ve Stuttgart maçlarında ligin kaderi Leverkusen adına belli olabilir. Xabi Alonso’nun toplamda 31, Bundesliga’da ise 21 maçta mağlubiyet yüzü görmedi. Tahmin yazımda Bayern’in kazanacağını söylemiştim ama yanıldığıma sevindim. Tuchel’in böyle bir kumar oynayacağını öngörmek gerçekten çok zordu. Bakalım bu peri masalı ne kadar daha devam edecek ve Xabi Alonso bizlere daha neler izletecek?
Not: Maçla ilgili Bundesliga 101 programımızı Medyascope Spor Youtube kanalından veya Bundesliga 101 Spotify’dan dinleyebilirsiniz. Linkleri hemen aşağı bırakıyorum.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Maçın özetini buradan izleyebilirsiniz:
Yazan: Öner Tavtay
Editör: Doğa Üründül
