Nagehan Alçı’nın eski eşi Rasim Ozan Kütahyalı’dan uzun yıllar psikolojik, fiziksel ve ekonomik şiddet gördüğü ifşası, akıllara bundan yaklaşık yedi yıl önce başlayan #MeToo (#BenDe) akımını getirdi. Kadınları yaşadıkları cinsel taciz ve saldırıları açık açık anlatmaları için cesaretlendiren hareket, kıtadan kıtaya yayılmış ve aralarında ünlü simaların da yer aldığı pek çok kişi kendisine şiddet uygulayan erkekleri teşhir eden bir platformda buluşmuştu. Türkiye’den de sayısız kadının dahil olduğu akıma o günlerde sessiz kalan Nagehan Alçı, suskunluğunu bozarak, gecikmeli de olsa o harekete katıldı. Peki #MeToo (#BenDe) hareketi nasıl başladı, dünyanın dört bir yanındaki kadınlar aynı platformda nasıl bir araya geldi?
#Me Too (Ben De), sosyal medyada cinsel saldırı ve cinsel şiddete karşı bir ifşa hareketi olarak Amerika’da başladı ve bütün dünyaya yayıldı. X anasayfanızda #MeToo (#BenDe) etiketini gözden kaçırmanız imkansızdı. Hollywood’un ünlü isimlerinden Harvey Weinstein’ın cinsel saldırısının ifşalanmasıyla başlayan hareket, çok kısa sürede dünya genelinde kadınların erkekler tarafından uğradığı cinsel taciz ve istismarı ifşalamasıyla büyüdü.
#MeToo hareketi ilk olarak Amerikalı aktivist Tarana Burke’ün erkekler tarafından cinsel tacize maruz bırakılan kadınların deneyimlerini paylaşması için bu kelimeleri kullanmasıyla gündeme geldi. Burke’ün 2006’da #MeToo’yu feminist hareketin gündemine getirmesinden tam 11 yıl sonra Amerikalı oyuncu Alyssa Milano, 2017’de kadınları erkeklerin cinsel şiddeti ve tacizi hakkında konuşmaya çağırdı. Milano, Holywood’un ünlü isimlerinden Harvey Weinstein tarafından cinsel saldırıya ve tacize uğradığını ifşaladı.
Milano’nun Weinstein’ın cinsel saldırı ve tacizini ifşalamasının hemen ardından Holywood’un ünlü kadın oyuncuları da Weinstein’ın cinsel tacizini konu edinen paylaşımlar yapmaya başladı.
Milano’nun 15 Ekim 2017’de attığı tweetin hemen ardından gün içinde “Me Too” kelimeleri sosyal medyada 200 binden fazla kez kullanıldı, bir sonraki gün ise 500 binden fazla kez tweetlendi. #MeToo, 85’ten fazla ülkede farklı dillere çevirilerek Twitter’da gündem olan bir etiket haline geldi.
İstatistiklere göre Milano’nun tweeti atmasının ardından iki gün içinde milyonlarca kez “Me Too” kelimeleri kullanılan tweetler atıldı. Yıllar geçtikçe kadınlar, erkeklerin cinsel şiddetini ifşalayan paylaşımlarını #MeToo etiketiyle yapmaya devam etti.
Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) başlayan bu hareket, kısa sürece küresel çapta bir hareket haline geldi. İlk sinema sektörüyle başlayan #MeToo hareketi sinema sektöründen edebiyata, edebiyattan siyasete birçok sektöre sıçradı.
#MeToo hareketinin küresel seyri
Feminist kolektif Think Olga’nın kurucusu Juliana de Faria 2015’te Brezilya’da #MeuPrimeiroAssedio ya da #MyFirstHarrassment (#İlkTacizim) etiketini ortaya attı. Brezilya kamuoyuna yansıyan bu etiket ile günler içinde binlerce kadın erkekler tarafından uğradığı cinsel şiddet ve tacizi gündem eden tweetler attı.
Brezilya’da başlayan bu akım, Latin Amerika geneline İspanyolca #MiPrimerAcoso etiketiyle yayıldı.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Hindistan’da 2022’de ünlü Bollywood yönetmeni Sajid Khan’ın cinsel şiddet ve tacizini ifşalayan paylaşımlar etkili oldu. Khan’ın katıldığı Big Boss programından çıkarılması için hızla büyüyen bir kampanya örüldü.
Khan, kampanyanın başlamasından yaklaşık dört yıl önce sekiz iş arkadaşı ve bir gazeteci tarafından ifşalanmıştı. Kendisi bu suçlamaları reddetti ve ona karşı hiçbir adli işlem başlatılmamıştı.
#MeToo hareketi Çin’de de güçlü bir yankı buldu. Xianzi takma adıyla tanınan Zhou Xiaoxuan 2018’de erkekler tarafından uğradığı cinsel taciz anılarını paylaşan kadınlardan yalnızca biriydi. Xianzi, ülkenin devlet televizyonu CCTV’den sunucu Zhu Jun’un kendisine uyguladığı cinsel saldırıyı ifşaladı.
Xianzi’nin Jun’a karşı açtığı dava “yeterli kanıt bulunamadığı” gerekçesiyle kapandı.
Çinli #MeToo aktivisti ve gazeteci Huang Xueqin ise bugün (14 Haziran) “devlete karşı isyan etmekten” suçlu bulunarak beş yıl hapis cezasına çarptırıldı. Huang, 2021’den beri tutuklu yargılanıyordu. Huang’ın destekçileri, Çin yönetiminin aktivistleri bastırmak için “ulusal güvenliği” bahane olarak kullandığını söylüyor.
Güney Afrika’da 2019’da, 19 yaşındaki öğrenci Uyinene Mrwetyana’nın Cape Town postanesinde tecavüze uğrayıp öldürülmesinin ardından #AmInext ve #MenAreTrash etiketleriyle kadına karşı şiddetle mücadele için bir seferberlik başlatıldı.
Eski İngiltere Savunma Bakanı Michael Fallon genç bir gazetecinin kendisini ifşa etmesi üzerine istifa etti. Donald Trump için birçok cinsel taciz ve tecavüz ifşası yapıldı. Brüksel’de Avrupa Parlamentosu’nda da istifalara yol açan ifşalar oldu.
İran’da Mahsa Amini protestoları ve #MeToo hareketi
İran’da 22 yaşındaki Mahsa Amini, gözaltındayken hayatını kaybetti. Mahsa Amini’nin ölümü İran’daki protestoları hızla büyüttü.
Amini ahlak polisi tarafından başörtüsünü “gerektiği şekilde” takmadığı için gözaltına alınmıştı. Amini’nin ölümüyle başlayan protestolar ve Me Too hareketi arasında sıklıkla bağlantı kuruldu.
İranlı oyuncu ve aktivist Golshifteh Farahan, “Nasıl #MahsaAmini hareketine sırtını dönüp #MeToo’yu destekleyerek kadınlar ve erkekler için eşitlik talep isteyebilirsin ki? Bunun dinle ya da ideolojiyle, çarşaf giyip giymemekle bir alakası yok” şeklinde tweet atmıştı.
Türkiye’de #MeToo: #SenDeAnlat
Türkiye’de sosyal medyada başlayan #MeToo hareketinden çok önce de ulusal çapta kadına şiddete karşı davalar, feminist mücadeleler ve kampanyalar devam ediyordu. Üniversite öğrencisi Özgecan Aslan’ın Tarsus’ta 11 Şubat 2015’te Ahmet Suphi Altındöken tarafından öldürülmesi, Türkiye’de şiddetli bir tepkiyi beraberinde getirdi.
O dönemde aralarında Türkiye’nin en ünlü isimlerinin de olduğu çok sayıda kadın başlarından geçenleri #SenDeAnlat etiketiyle sosyal medyada anlattı. Üniversite öğrencisi Pınar Gültekin’in 2020’de Muğla’da Cemal Metin Avcı tarafından öldürülmesi, bu hareketi tekrardan şiddetlendirdi.
Yıllar içinde Türkiye’de kadına karşı şiddetle mücadele eden sivil toplum kuruluşu, dernek, platformların sayıları arttı.
#MeToo hareketi Türkiye’de sinema sektöründe de karşılık bulsa da çoğunlukla akademi çevresinden edebiyat çevresine farklı alanlardaki sosyal medya ifşa hareketlerinin önünü açtı. Şarkıcı Sıla’nın ünlü oyuncu Ahmet Kural’dan gördüğü şiddeti ifşa etmesi ve yargıya taşıması büyük bir etki yarattı. Sinema oyuncusu Ozan Güven’in sevgilisine uyguladığı şiddet sosyal medyada ifşa edildi ve konu yargıya taşındı.
Akademide ise #ErilAkademiyeDurDe kampanyası gündeme geldi, erkek akademisyenlerin meslektaşları ve öğrencilerine uyguladıkları taciz ve cinsel şiddeti ifşa eden bir hareket oldu.
Ünlü yazar Hasan Ali Toptaş’ın cinsel saldırısına maruz kalan bir kadın yazar tarafından 2020’de ifşa edilmesiyle #MeToo hareketi edebiyat çevresine de girmiş oldu. Yazarın bağlı olduğu Everest Yayınları, kısa sürede yazarla ilişiğini kestiğini açıklayan bir mektup yayınladı. Ardından, birçok yayınevi bu hareketin yanında olduklarını ve kendi yayın politikalarında da bu konuya duyarlılık göstereceklerini ifade eden beyanlarda bulundular.
Türkiye’de sosyal medyada #UykularınKaçsın ve #SusmaBitsin etiketleriyle paylaşılan bu ifşalar çok kısa sürede gündem oldu.