Can Selçuki, Medyascope’ta Ruşen Çakır’ın konuğu olarak Türkiye’deki son siyasi gelişmeleri ve kamuoyunun tepkisini değerlendirdi. Selçuki, “Siyasetin doğal akışına suni bir müdahale var. Dengenin nerede oluşacağını günlerde değil, yıllarda göreceğiz” dedi. Can Selçuki videoda, “Türkiye’de bu boykot bir bakış açısı değişiminin mihenk taşı olacak” dedi.
CHP boykot stratejisi
Can Selçuki, “Siyasetin doğal akışına suni bir müdahale var. Türkiye’nin tarihinde sıkça maruz kaldığı ve ülkeyi her zaman geriye götüren olay budur. Doğal akışa suni bir müdahale söz konusu. Bunun nerede sonuçlanacağını önümüzdeki gelişmeler gösterecek. Ama her iki dediğiniz de doğru: Daha otoriter bir yere doğru evriliyor da olabiliriz, toplum hareketleri, seçmen tepkisi bunu durdurabilir de. Ama dengenin nerede oluşacağını günlerde değil, yıllarda göreceğiz” dedi.
Selçuki, “Muhalefette örgütlü toplum refleksinin olmadığı üzerinden birçok alanda rahat
hareket edilebileceği düşünülüyordu. Şimdi öyle olmadığı gözüktü ama. Muhalefet seçmeni,
basit bir boykot hareketi üzerinden belirli markalara ciddi sıkıntı yaratabiliyor. Bu bence
ciddi bir paradigma değişimi, bir bakış açısı değişikliğini gerektiriyor. Çünkü burada son
derece örgütlü ve sonuç alabilen kolektif bir hareket görüyoruz toplumda” dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel boykot listesini açıkladı. boykotyap.com diye bir site kurduklarını söyleyen Özel, bu sitede boykot uygulanacak şirketlerin isimlerinin yayınlanacağını duyurdu.
Özel, boykot listesinin en başında EspressoLab’i duyurdu. Özel, “Seyircisi yüzde 70’i bizden olanlar düşünsün. Biz bir kahve içerek başlayalım. Hangisini severseniz için ama sakın EspressoLab’tan içmeyin” dedi.
“Türkiye’de bir ilk yaşanıyor”
Selçuki bu durum için, “Burada da haber alma hakkı üzerinden gerçekleştirilen demokrasi ve özgürlük talebine, markaların artık sessiz kalamayacaklarını gördüler. O bakımdan da bence Türkiye’de bu boykot, bir bakış açısını değiştirmek açısından bir mihenk taşı ve eşik olacak. Bundan sonra sadece yeşil dönüşümle, doğaya uyumlu işler yapmakla ya da toplumsal cinsiyet eşitliğiyle ilgili mesajlar vermek yetmeyecek; aynı zamanda başka alanlarda da toplumun, yani tüketicilerinizin, müşterilerinizin, ilkelerini, önceliklerini, değerlerini ciddiye aldığınızı ifade etmeniz gerekecek. Bu bakımdan da Türkiye’de bir ilk yaşanıyor diye düşünüyorum” dedi.
