Araştırma: Seçmenin yüzde 65’i İmamoğlu’nun tutuklanmasına karşı

Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınıp tutuklanmasıyla başlayan süreç, Türkiye siyasetinde derin izler bıraktı. Seçmenin yüzde 68’i İmamoğlu’nun diploma iptaline, yüzde 65’i tutuklanmasına karşı çıkarken, gözaltı ve tutuklamalar siyasi partilerin oy oranlarında önemli değişimlere yol açtı. CHP’nin oy oranı yüzde 30,7’ye yükselirken, İmamoğlu olası bir cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan’ın 10,8 puan önüne geçti.

Seçmen İmamoğlu'nun tutuklanmasıyla ilgili ne düşünüyor?
Seçmen İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla ilgili ne düşünüyor?

19 Mart sabahı İstanbul ve çeşitli illerde savcılık talimatıyla başlatılan operasyonlarda İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve onlarca belediye çalışanı gözaltına alındı. Operasyonlar kamuoyunda şiddetli tartışmalara neden oldu.

TEAM Araştırma tarafından gerçekleştirilen araştırmaya göre, seçmenlerin büyük çoğunluğu yargı kararlarına güvenmiyor. Ülke genelinde seçmenlerin yüzde 68’i İmamoğlu’nun diploma iptaline karşı çıkıyor. Tutuklamayı yanlış bulanların oranı yüzde 65’e ulaşıyor.

İmamoğlu’na yöneltilen terör suçlamalarını inandırıcı bulmayanlar yüzde 68 oranında. Yolsuzluk iddialarına inanmayanların oranı ise yüzde 58 düzeyinde. Kadınlar, gençler, üst eğitim ve gelir grupları tutuklamalara daha fazla karşı çıkıyor.

Seçmen davranışında radikal değişim

Operasyonlar, siyasi partilerin oy oranlarını önemli ölçüde etkiledi. CHP, bir önceki seçimde yüzde 22 oy alırken şimdi yüzde 30,7 oy oranıyla birinci parti konumuna yükseldi. Aynı süreçte AK Parti’nin oy oranı yüzde 3, MHP’nin oy oranı ise yüzde 3,8 düştü.

Araştırmada çarpıcı bir veri de Erdoğan seçmeninin yüzde 7,9’unun CHP’ye yönelmesi. AK Parti oylarının yüzde 78,2’sini, MHP ise oylarının yüzde 60’ını koruyabiliyor. Kararsızların yüzde 17,9’u CHP’ye oy vermeyi düşünüyor.

Cumhurbaşkanlığı seçiminde İmamoğlu öne geçti

Araştırma, olası bir cumhurbaşkanlığı seçiminde İmamoğlu’nun Erdoğan’ı geride bırakacağını gösteriyor. İmamoğlu, kararsızlar dağıtıldığında Erdoğan’ın 10,8 puan önünde yer alıyor.

İkinci tur senaryosunda ise İmamoğlu, Erdoğan’ın 12 puan önünde. Erdoğan’ın oyu 7,9 puan düşerken, İmamoğlu’nun oyu aynı oranda artıyor. Bu veriler, 19 Mart operasyonlarının seçmen davranışını önemli ölçüde değiştirdiğini gösteriyor.

Tutuklamaların psikolojik etkisi

Tutuklama haberleri seçmenlerin duygusal durumunu da derinden etkiledi. Seçmenlerin yüzde 54’ü endişe ve üzüntü yaşadığını belirtiyor. İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla öfkelenenler yüzde 48 oranında.

İlginç bir veri de Cumhur İttifakı seçmenlerinde görülüyor. Bu seçmen grubunda bile memnuniyet hissedenlerin oranı yüzde 50’den az. Endişe hissedenlerin oranı yüzde 20’yi geçerken, iktidara güveni azalanların oranı yüzde 30’a ulaşıyor.

Eylemlere katılım ve destek

İmamoğlu tutuklamasına karşı düzenlenen miting ve gösterilere katılımın yüzde 11 olduğu belirtiliyor. Bu oran yaklaşık 7 milyon seçmene karşılık geliyor. Gelecekteki mitinglere katılma eğilimi ise yüzde 24 düzeyinde.

Eylemlere katılım sınırlı olsa da destek oranı yüksek. Seçmenlerin yüzde 55’i eylemleri desteklediğini belirtiyor. Ancak eylemlerin İmamoğlu’nun özgürlüğünü sağlayacağına inananların oranı yüzde 40’ta kalıyor.

Seçmenler daha az maliyetli eylem biçimlerine yöneliyor. Miting ve gösterilere katılım yüzde 24, boykota katılım yüzde 34 oranında kalırken, Türk bayrağı asma eğilimi yüzde 42’ye ulaşıyor.

Özgür Özel’in performansı

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in 19 Mart sonrası performansı CHP’nin oy oranının üstünde ancak yüzde 50’nin altında değerlendiriliyor. Özel’i başarılı bulanların oranı yüzde 44 düzeyinde.

Özel’in boykot çağrısını doğru bulduğunu söyleyenler yüzde 43 oranında. Boykota katılımı sahiplenenlerin oranı ise yüzde 34. Medya ve şirket sahipleri üzerinde boykotun etkili olacağını düşünenler yüzde 57 oranında.

Özgür Özel’in en çok desteklendiği konu, İmamoğlu yargılamasının TRT’de canlı yayınlanması çağrısı. Bu konuda Özel’i destekleyenlerin oranı yüzde 67’ye ulaşıyor.

Erken seçim beklentisi

Seçmenlerin yüzde 61’i en kısa sürede erken seçime gidilmesi gerektiğini düşünüyor. Ancak erken seçimde Erdoğan’ın kazanacağını düşünenlerin oranı yüzde 48 düzeyinde. Erdoğan’ın kazanmasını isteyenlerin oranı ise yüzde 41’e düşüyor.

Muhalefetin kazanması durumunda Türkiye’nin olumlu etkileneceğini düşünenlerin oranı yüzde 57. Erken seçim gerekçesi olarak katılımcıların yüzde 42,3’ü enflasyonu, yüzde 33,8’i hukuk ve adaleti gösteriyor.

Farklı seçmen gruplarının yaklaşımları

Araştırma, farklı seçmen gruplarının 19 Mart operasyonlarına yaklaşımlarını da ortaya koyuyor. Cumhur İttifakı seçmenleri olayları “maskenin düşmesi” olarak yorumlarken, CHP seçmenleri “distopya” ve “yolun sonu” olarak nitelendiriyor.

DEM Parti seçmenleri ise olayları “Kürtlerin alışık olduğu bir felaket” olarak tanımlıyor. Milliyetçi muhalif seçmenler “devletin haysiyet kaybı” olarak değerlendirirken, sol-sosyalist seçmen ve üniversiteli gençler “hayatı durdurma arzusu” ve “heyecan” duygularını ifade ediyor.

Saraçhane’nin birleştirici etkisi

İmamoğlu’nun tutuklanmasına karşı Saraçhane’de düzenlenen eylemler farklı siyasi grupları bir araya getirdi. Saraçhane, “bir kırılma ama patlama değil” olarak değerlendiriliyor. Farklılıklara rağmen bir arada olma deneyimi sunan bu eylemler, çeşitli kimliklerden insanları ortak bir dava etrafında birleştirdi.

Özgür Özel’in liderlik çıkışı da dikkat çekiyor. Muhalif seçmenlerde Özel’in “liderleştiği” düşüncesi yaygın. 19 Mart öncesi “pasif” ve “karikatürize” bulunan Özel, 19 Mart sonrası “karizmatik” ve “güçlü” bulunmaya başladı.

Yolsuzluk algısı

Araştırmada, AK Parti belediyelerinde yolsuzluğun en az CHP’li belediyelerdeki kadar yaygın olduğu görüşünü savunanlar yüzde 70’e ulaşıyor. Bu oran AK Parti seçmenlerinde bile yüzde 54 düzeyinde.

Ancak burada önemli bir risk, yolsuzluğun normalleşmesi ve CHP’li belediyelerin de “yolsuz” olarak algılanması. İmamoğlu hakkında terör suçlamalarına inananlar yüzde 32’de kalırken, yolsuzluk suçlamalarına inananların oranı yüzde 42’ye çıkıyor.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.