Demokrasi talep eden ve Çin hükümetinin baskısına karşı sokağa dökülen eylemciler, dün Hong Kong Meclisi’nin camlarını kırarak binanın içine girdi. Binanın girişindeki demir perdeyi aşmayı başaran az sayıdaki eylemci, el arabaları ve sandalyeler ile girişi kapattı. Binanın içindeki önemli siyasilerin portrelerini indirip duvarlara “İade kanununa hayır“, “Halka genel seçim hakkı” ve “Dürüst savaşçıları serbest bırakın” gibi sloganlar yazan eylemciler, Hong Kong bayrağını siyaha boyayıp yerine Birleşik Krallık bayrağı astı.
Üç saat süren işgal polis müdahalesi ile sona erdi. Hükümetten müdahale yetkisi alan polis, gece saatlerinde eylemcileri dağıtarak meclis binasını boşalttı.
Meclis binasının işgalinin yani sıra, eylemciler sokaklarda ve ana caddelerde yaklaşık 550 bin kişinin katıldığı büyük bir yürüyüş düzenledi. Talepleri ise Meclis binasını işgal eden eylemciler ile aynıydı: Çin’e suçlu iadesi kanununun tamamen kaldırılması, polis şiddetinin durması, göz altına alınan eylemcilerin serbest bırakılması ve Başbakan Carrie Lam’ın istifası.
Meclis binasına verilen büyük zararı ve eylemcilerin şiddetini kınayan Çin hükümeti ise, Hong Kong hükümetine sözkonusu eylemciler hakkında açılacak soruşturmaları desteklediğini belirtti. Başbakan Carrie Lam ise eylemlerin şiddetinden dolayı şokta olduğunu ve bir normalleşme sürecine girmeyi istediğini söyledi.
Bu şiddetli eylemlerin 1 Temmuz’da olması bir tesadüf değil. 1 Temmuz 1997 tarihinde Birleşik Krallık’tan bağımsızlığını elde eden Hong Kong, Çin’e bağlı “özel idari bölge statüsü” elde etmişti. 22. yıldönümünde bu eylemlerin patlak vermesi, Hong Kong hükümetinin yıllardır Çin merkezi hükümetine olan yakınlığına bir tepki ve 9 Haziran’da başlayan büyük sokak eylemlerinin bir devamı niteliğinde.
