İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, kayyum tartışmasından tatil eleştirilerine, vakıflara yapılan harcamalardan istihdama kadar birçok konuda açıklamalarda bulundu. İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İstanbul hakkında söylediklerine “Böyle göndermeler yapmasının hiçbir anlamı yok. Ben hiç duymadım bile, önemsemiyorum bile” diye karşılık verirken, randevu talebinin hâlâ geçerli olduğunu söyledi.
İBB Başkanı İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “İstanbul’un bölücü örgütün temsilcilerine peşkeş çekilmesine mani olacağız” sözlerine dair soruya “Üzücü. Çok anlamsız. Sayın Cumhurbaşkanı belki şöyle düşünüyor olabilirler: Hani bir kişinin kararıyla her şey olur, bir kişinin kararıyla her şey yapılır gibi. Öyle bir şey yok. Bazen ‘mış’ gibi görünebilir, milletin iradesi en öndedir. Biz milletin iradesi ile kendimizi o kadar güçlü hissediyoruz ki tarifi yok. Çünkü milletin iradesi size muazzam bir güç katıyor. Muazzam da bir moral motivasyon katıyor. Biz o yürekle yol yürüyoruz. İstanbul’la ilgili bizim vaatlerimiz var. Çalışıyoruz gece gündüz. Arkadaşlarımızla yol alıyoruz. Hem projeler hazırlıyoruz hem İstanbul’un sorunlarını tespit ediyoruz” karşılığını verdi.
“Göndermeler yapmasının hiçbir anlamı yok, önemsemiyorum bile”
Vakıflara 357 milyon lira para ayrıldığını, bir vakfa yemek desteğinin 56 milyon lira olduğunu belirten İmamoğlu, Erdoğan’dan talep ettiği randevu hakkında şöyle konuştu: “İnanılmaz. Yani bu milletin parasını nereye harcıyorsunuz. Bir bina yapılıyor, vakfa yapılmak üzere, maliyeti 165 milyon lira. Artık o bina, o mülk millete ait. İstanbullulara ait. İstanbullu’ya hizmet edecek. Bu daha başlangıç. Ben diler ve isterdim ki; 1,5 aylık görev süresi içerisinde sayın Cumhurbaşkanından randevu talep ettim. Kendisine İstanbul’la ilgili düşüncelerimizi aktaralım. Ben, bunu hâlâ yineliyorum. Sayın Cumhurbaşkanı, milletin oyu ile seçilmiş cumhurbaşkanı. Ben de bu milletin oyu ile seçilmiş İstanbul’un belediye başkanıyım.
Milletin iradesi ile seçilmiş iki kişi olarak neyi konuşacağız? İstanbul’un sorunlarını konuşacağız. Ben bunun için randevu istedim. Hâlâ yineliyorum. Bunları konuşacağımıza, bize miting alanlarından, böyle göndermeler yapmasının hiçbir anlamı yok. Ben hiç duymadım bile, önemsemiyorum bile. Arkamızda koskocaman millet iradesi var. Millet iradesinin hiçe sayıldığı her hususun, hukuka aykırı her davranışın da karşısındayız.”
“İktidara soramadığınızı buradan soruyorum…”
İstihdam ile ilgili vaatleri hatırlatılan İmamoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
“200 bin kişiye iş bulacağımız takvimimiz beş yıl. Beş yıl görev süresince. Çalışmalarımız başladı. Bölgesel istihdam ofisleri kuruyoruz. O istihdam ofisleri, kent akademilerimizle ve İSMEK’lerle insanları hem meslek sahibi yapacağız hem de onlara uygun iş bulacağız. İşe göre insan yetiştirip, iş bulacağız. İhmal edilmiş İstanbul şehri. 350 bin genç işsiz var. Bu şehrin değil, bu ülkenin büyük bir işsizlik sorunu var. Son 30-40 yılın en büyük işsizliğini yaşıyor bütün ülke. Bunun sebebi var: Ekonomi. Ekonominin kötü durumda olmasının sebebi var; iktidarın kötü ekonomi yönetimi. Yani biz 200 bin insana, İstanbul’un kaynaklarıyla ve İstanbul’un kabiliyetleriyle beş yıl içerisinde sistemli bir şekilde iş bulacağız. Ama ben sizin iktidara soramadığınızı buradan soruyorum; umuyorum iktidar da işsizlere nasıl iş bulacağı konusunda önümüze inandırıcı ve tatmin edici bir takvim koyar. Zira insanlar çok kötü durumda. Bu derin sorun dururken İstanbul’un seçilmiş belediye başkanına laf atmakla veya laf üretmekle bu sorunlar çözülmez. Biz de uğraşacağız. Biz, sorumlu insanlarız. Kendimi 16 milyon insanın yaşadığı her derdi ile sorumlu kabul ediyorum.”
Altyapı konusunda günübirlik değil kalıcı çözümler bulmayı hedeflediklerini belirten İmamoğlu şunları söyledi:
“25 yılın bir yönetimi var burada. Bu yönetimle ilgili elbette altyapıyla ilgili bir kısım sorunlar var. ‘Bütün sorunlu yerleri çıkarın’ dedim arkadaşlara. Neresiyse gideceğiz bulacağız oradaki sorunu, öyle sel olduktan sonra değil. Öncesinde çözüm üretelim ve kalıcı çözüm üretelim. Arkadaşlarımız tespitleri yaptı. İlk defa biz mi yapıyoruz. Hayır daha önce de yapılmış. Talimat da verilmiş. Ama 2017’den sonra kimse elini kımıldatmamış. Boş işlerle uğraşılmış. Az önce söylediğim bilanço var ya, 357 milyon liralık önünü kestiğimiz bilançolarla uğraşılmış. Biz onlarla uğraşmayacağız. Biz oradaki sorunu çözeceğiz. İstanbul’un altyapı konularını da çözeceğiz. Aynı Sirkeci’de olduğu gibi. O su basan yere gidin, esnafa sorun. İlk defa bir belediye, baskından sonra yaraları tamir etti. Biz tamir edince, merkezi hükümet de kendi kaynaklarından sayın valimiz vasıtasıyla bir kaynak aktardı. Ne güzel, aktarsın. Tamir ettiğimiz gibi, kasım ayı sonu gibi, oradaki sorunu kalıcı çözmüş olacağız. Bir daha orada öyle bir sel baskını yaşanmaması adına altyapı problemini çözeceğiz. Bunların hepsi kalıcı çözülürse anlamlı. Yoksa sel olduktan sonra değil. Geçmişte onlarca insan hayatını kaybetmiş. Sadece bir selde 39 vatandaşımız hayatını kaybetti. Dolayısıyla bu tür vakalar 21. yüzyılın kenti İstanbul’a yakışmıyor.”
“Esenler otogar otoparkı 15 gün içinde teslim edilecek”
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Gündem olan Diyarbakır gezisi üzerine net bilgi paylaşmayan İmamoğlu, “Ben, seçim döneminde genç bir kardeşimize düğününü ertelediği için ve kampanya sürecinde gelip bizimle beraber olduğu için Batman’daki nikahına katılacağımı söylemiştim. Söz vermiştim. 31 Ağustos’ta da düğünü var. Dolayısıyla Diyarbakır üzerinden Batman’a gidip, bir gece kalıp yine Diyarbakır üzerinden dönüş yapacağım. Diyarbakır programımız henüz kesinleşmedi ama Diyarbakır’a gitmişken elbette görüşmelerim olacak, buluşmalarım olacak. Bununla ilgili arkadaşlarım sizi bilgi sahibi yapacaklar” dedi.
İmamoğlu son olarak, Esenler otogar otoparkının 15 gün içinde boşaltılıp kendilerine teslim edileceğini söyledi.
