Türkiye genelinde sıcaklıkların arttığı bu günlerde dünyanın farklı bölgelerinde de yüksek sıcaklıklar yaşamı olumsuz etkiliyor. Kanada son 84 yılın en sıcak yazını geçirirken iklim krizi ve susuzluk, Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Kaliforniya eyaletinde tarımı tehdit ediyor. Avrupa Birliği ülkeleri ise dün (28 Haziran) iklim yasasını onayladı.
Kanada’nın batısındaki British Columbia eyaletinde bulunan Lytton adlı köyde sıcaklık, geçen pazar günü (27 Haziran) 46,6 dereceyi gördü. Böylelikle ülkede son 84 yılın sıcaklık rekoru kırıldı. Uzmanların “Tehlikeli derecelere ulaşıldı” yorumunu yaptığı hava sıcaklıklarının birkaç gün daha sürmesi bekleniyor.
Kanadalı uzmanlar, ülkedeki sıcaklık rekorlarının ardından dünyanın dört bir yanındaki ısı dalgalarının daha sık, daha uzun süreli ve daha tehlikeli hale geldiğine dikkat çekiyor. Kanadalı iklimbilimci David Phillips, ülkeyi kasıp kavuran ısı dalgalarının ve sıcaklık rekorlarının erken zamanlamasının, yoğunluğunun ve süresinin, artan küresel sıcaklıklara ve iklim krizine bağlanabileceği görüşünde.
İklim krizi ve kuraklık Kaliforniya’da tarımı tehdit ediyor
Sıcaklık rekorları sadece Kanada’ya özgü değil. Bu hafta, ABD’nin Kaliforniya eyaleti ve Kuzeybatı Pasifik bölgesindeki sıcaklıklar da rekorları altüst etti.
Kaliforniya yalnızca yüksek sıcaklık ile değil susuzlukla da mücadele ediyor. Uzmanlar, hem yüksek sıcaklık hem de susuzluğun bir sonucu olarak, eyaletin “tarımsal üretim kalbi” olarak bilinen San Joaquin Vadisi’nin, 2040 yılına kadar en az 535 bin dönüm arazisininin yok olacağını öngörüyor. Ayrıca kuraklık devam ettiği ve yeni su kaynakları bulunmadığı sürece, bu miktarın neredeyse iki katının atıl kalabileceği iddia ediliyor. Tüm bunlar, ülkenin meyve ve kuruyemişlerinin üçte ikisini ve sebzelerinin üçte birinden fazlasını üreten Kaliforniya topraklarının 50 milyar dolarlık tarım sektörünü tehdit ediyor.
Kanada ve ABD yüksek sıcaklık, kuraklık ve susuzluk nedeniyle tehdit altındayken Avrupa Birliği (AB) ülkeleri ise dün (28 Haziran), iklim değişikliğiyle mücadele hakkında yeni bir yasayı onayladı. Böylelikle AB blokunun sera gazı emisyon hedefleri, yasal olarak bağlayıcı hale getirildi.
Aslında AB ülkeleri 2030 yılına kadar, net emisyonlarını yüzde 55 oranında azaltmayı ve 2050 yılına kadar tamamen sıfırlamayı hedefleyen iklim yasası üzerinde geçen nisan ayında anlaşmaya varmıştı ancak yasa dün resmen onaylandı.
Yeni yasa, iklim krizini tüm AB politika yapımının merkezine koymayı ve gelecekteki düzenlemelerin emisyon azaltma hedeflerini desteklemesini sağlamayı amaçlıyor.
Derleyen: İlayda Öykü Biberoğlu
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
