İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) yönetimi, bin adet yeni taksi önerisini Ulaşım Koordinasyon Merkezi’ne (UKOME) sundu. Öneri, Ulaştırma Bakanlığı ve Adalet ve Kalkınma Partili (AKP) ilçe belediyelerinin temsilcilerinin oyları ile reddedildi. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu karara, “Bu iş üzerinden ‘Daha çok kazanayım’ diyenlerin karşısındayım. Tek dert, ‘İmamoğlu bir şey yapmasın’, ‘İmamoğlu güzel bir şey göstermesin’” diyerek tepki gösterdi.
İBB Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Orhan Demir, UKOME toplantısında yaptığı konuşmada İstanbul’un taksi ihtiyacını önceki yönetimlerin de kabul ettiğini hatırlattı: “26 Kasım’daki sunumun ardından şikayetler arttı. 5 bin ek taksi önerisini bine indirdik. Anlaşılmaz şekilde ‘hayır’ denmişti. Oysa İBB’nin önceki yönetimleri çalışma yapmıştı ve ‘Taksiye ihtiyaç var’ denmişti. Bu masada olan ve ‘hayır’ diyen üyeler o çalışmaların içindeydi. 2019 yılında İstanbul’un taksi ihtiyacı 20 bin 913 olarak, 2023 için ise 25 bin 579 olarak belirlenmiş.”
Şoförün eline geçen para toplam cironun yüzde 13’ü
Demir, şoförlerin taksi gelirlerinden çok az faydalandığını da belirtti: “Cironun yüzde 32’si plaka sahibine gidiyor. Galerici yüzde 3 pay alıyor, kiracı yüzde 7 pay alıyor. Yani yüzde 42’si bu işi hiç yapmayan, aracı olan kişilere gidiyor. Yakıtın payı yüzde 21. Cironun yüzde 63’ü esnafın dışındaki kurumlarca paylaşılıyor. Yüzde 37’nin içinde de durak kirası var, SGK primi var, aracın temizliği, tamiratı var. İki şoför olduğunu düşündüğünüzde onların eline geçen miktar cironun sadece yüzde 13’ü. Sistem böyle devam ederse sorunlar yaşamaya devam edeceğiz. Kamunun elinde olan taksiler yapmamız lazım. Nasıl ki belediye otobüsleri kamunun elindeyse taksilerin de kamunun elinde olmasını savunuyoruz.”
“Amacımız sorunları azaltarak kaliteyi arttırmak”
Dünyadan örnekleri paylaşan Demir, “Dünyaya baktığımızda lisans süresi bir ila beş yıl olarak değişiyor ve kurumsal işletmeler işletiyor. Türkiye’de süresiz veriliyor. Sekiz ay önce taksi plaka fiyatı 2,2 milyon TL idi, bugün 2,6 milyon TL’ye geldi. Paris’te 366 kişiye bir taksi düşerken, İstanbul’da 888 kişiye bir taksi düşüyor. İstanbullular’ın bu projeye ilgisi yüzde 79 oranında. 2019’da gelen taksi şikayetleri 100 binin üzerinde. Her taksi başına altı şikayet gelmiş. Amacımız sorunları azaltarak kaliteyi arttırmak” diye konuştu.
Taksiciler Esnaf Odası itiraz etti
Taksiciler Esnaf Odası Başkanı Eyüp Aksu ise teklife şöyle karşı çıktı: “Çalışma düzeninin rehabilite edilerek düzenlenmesi şart ancak yeni taksiye ihtiyaç yoktur. Şu an bir taksi plakası satsanız yeni daire alamazsınız. Eskiden bina alıyordunuz. Son günlerde bizi yıpratmak adına yanlış bir PR çalışması var. Biz teknolojiyi kabul ediyoruz. Zaten İBB yönetimi ‘biTaksi’ projesini başaramadı. İstanbul’da taksi sayısının artışını uygun görmüyoruz.”
“Bu iş üzerinden ‘Daha çok kazanayım’ diyenlerin karşısındayım”
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ise şöyle konuştu:
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
“Oda başkanı adına beni ziyarete gelen heyet tarafından ‘Kiralama işinden vazgeçin, satın ‘evet’ diyelim’ dendi. Mesele şu, ‘İstanbul’da taksi ihtiyacı vardır’ diyenler, elinde pano tutarak söyleyenlere, raporlara varıncaya kadar bunu beyan ettiler. Daha ilerisine gideyim mi? İlçe ilçe taksi pazarladınız. Oda temsilcileri bunu sağda solda anlattı. Günün sonunda damarına dokunan mesele: ‘Niye satılmıyor da kiralanıyor?’ Burada özel çaba gösterildiğini biliyorum, senin üç yıldır alamadığın zammı ben verdim esnafa. ‘Zamcı’ diye 50 gazete haber yaparken ağzınızı açmadınız. Bir örnek teşkil etsin diye bine indirdik. Valimizle, siyasilerle, AKP’lilerle konuşuyoruz. Yanlışı savunmanın zor olduğunu biliyorum. İşinizin zor olduğunun da farkındayım. Taksi başına altı şikayete ulaşmış bir meselede, oda başkanı ‘Algı yönetiyorsunuz’ diyor. Yeni Şafak gazetesi bana sadece iftira atan bir gazetedir. ‘Taksiciler İstanbullu’yu bezdirdi’ diye haber yaptı. Benim iki derdim var, birincisi şoförler ama esas derdim 16 milyon vatandaş. Birisi 16 milyon, diğeri 10 binlerce insan.
Esnafın plakasıyla bir derdim asla yok ama bu iş üzerinden ‘Daha çok kazanayım’ diyenlerin karşısındayım. Tek dert, ‘İmamoğlu bunu yapmasın’, ‘İmamoğlu güzel bir şey göstermesin.’ Israrla ve inatla söyleyeceğim, ölçtüğümüz-biçtiğimiz ve 5 bin taksiye ihtiyacı olduğunu bildiğimiz bu şehirde İBB bu taksileri işletebilir, bu bir regülasyon oluşturur. Sistemdeki diğer taksileri de buraya doğru çeker. Esnaf, şoför, plaka sahibi mağdur olmaz. Günün sonunda herkes kazanır, çok net. Tereddüt dahi duymuyorum. Bunun tartışılmasını ısrarla isteyeceğim. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nı temsilen ya da AFAD’dan birileri var mesela. Burası biri elini kaldırdı diye elini kaldırma yeri değildir.”
