Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel, son günlerde tartışma konusu olan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yurt gezilerini değerlendirirken, “Kendisi belki AKP iktidarı açısından dönüm noktası olan İstanbul seçimlerinin aktörüdür. Yaptığı gezileri, kendisinin verdiği demeçleri; cesur, ‘ama’ya, ‘acaba’ya yer bırakmayan birlik ve beraberlik mesajlarını önemsiyoruz. Bunun CHP’de politik bir hat olması gerektiğini, politik bir hattı beslemesi gerektiğini düşünüyoruz” dedi.
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel, söyleşimizde, HDP’nin yayımladığı tutum belgesine gelen tepkileri, muhalefetin tutumunu, İYİ Parti’nin Irak ve Suriye tezkeresine “evet” oyu vereceği açıklamasını, İmamoğlu’nun yurt gezilerini ve Diyarbakır’da sanatçı Ahmet Güneştekin’in açtığı “Hafıza Odası” sergisine gelen eleştirileri değerlendirdi. Temel, İmamoğlu’nun tartışma konusu olan yurt gezileri ile ilgili şunları söyledi:
“Birlik ve beraberlik mesajlarını önemsiyoruz”
“Sayın İmamoğlu’nu, şahsını ve parti içindeki konumunu benim değerlendirmem, değerlendirme konusu yapmam belki doğru ve şık olmaz. Ama kendisi belki AKP iktidarı açısından dönüm noktası olan İstanbul seçimlerinin aktörüdür. Türkiye’deki birçok kesimin desteğini ve özellikle HDP seçmeninin desteğini de aldı. Özellikle İstanbul’da yaşayan HDP seçmeninin kendi belediye başkanı gördüğü bir aktör. Yaptığı geziler, kendisinin verdiği demeçler, kendisinin cesur, ‘ama’ya, ‘acaba’ya yer bırakmayan birlik ve beraberlik mesajlarını önemsiyoruz. Bunun CHP’de politik bir hat olması gerektiğini, politik bir hattı beslemesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu konuda biz Sayın İmamoğlu’nun gezilerini de amacını da tabii ki bilmeyiz. Kendisini belediye başkanlığı hizmetleri dışında değerlendirmemiz şu an doğru değil diye düşünüyorum.”
“Tezkere, muhalefetin birliğini bozmaya yönelik bir tuzaktır”
HDP’nin kamuoyuna açıkladığı tutum belgesini de ele alan Temel, değerlendirmeleri önemsediklerini, iktidar ve muhalefeti rahatlatsın ya da rahatsız olsun diye bir tutum belgesi hazırlamadıklarını belirterek, “Türkiye’nin çok önemli sorunlarını ortaya koyduk. Bu anlamıyla muhalefetin elini rahatlattık. Hiç kimse tutum belgesinin tek maddesine dahi karşı pozisyon alacak durumda değil. İktidar zeminini kaybettiği için öfkeleniyor. Muhalefet cesur davranıp iktidarın çizdiği dizayna göre hareket etmez ise iktidar şu anda yüzde 30’un altında ancak oy alır. İktidar, beş-altı yıldır muhalefeti bir araya getirmeme projesini başarı ile uygulamaktadır. CHP ve İYİ Parti çıkıp tezkereye destek vermeyeceklerini açıklasalar, iktidarın elindeki savaş politikası kozunu almış olacaklar. Tezkereye ‘evet’ demek, savaş demek, cenazelerin gelmesi demek ve iktidarın bunu kullanması demektir. Bu tezkere, muhalefetin birliğini bozmaya yönelik bir tuzaktır” dedi.
“Eleştiri olabilir ama sanat eserine müdahale biçimi kabul edilemez”
Temel, Ahmet Güneştekin’in “Hafıza Odası” sergisine gelen eleştiriler ve bir grup gencin fiziki saldırısı ile ilgili ise “HDP sergiyi açmadı, organizasyonda HDP yok. Ama tabii ki açılışa davet edildi ve açılışta yer aldı. Eserlerin sanat boyutunu tartışmak istemem. Sanatçıdan bağımsız gelişen bazı davranışlar insanları rahatsız etti ve bu yönde yapılan eleştirileri doğru buluyorum. Ama sanat eserine saldırıyı doğru bulmamız mümkün değildir. Sanat eserine müdahale biçimi kabul edilemez” dedi.
