Hint Okyanusu’nda bulunan ada ülkesi Sri Lanka’nın 2019’dan beri yaşadığı ekonomik kriz dayanılmaz bir noktaya ulaşmış durumda. Döviz kıtlığı da yaşayan ülkenin tedarik zinciri ciddi anlamda bozuldu ve bu durum sağlık başta olmak üzere tüm sektörleri çok ciddi buhrana sokarken halkın da hükümete olan birikmiş öfkesini sokağa dökmesine yol açtı. İki haftadır süren protestolar mevcut hükümeti bir hayli zor durumda bırakıyor. Sri Lanka’da yaşananları sizin için derledik.
Sri Lanka 1948’deki kuruluşundan beri en ciddi ekonomik krizini yaşıyor. Haftalardır süren elektrik kesintileri ve gıda, yakıt ve ilaç kıtlığı, ülkedeki yaygın sefaletin bazı göstergeleri. 22 milyon nüfuslu ada ülkesinde gıda fiyatları yalnızca mart ayında yüzde 30 gibi rekor düzeyde bir artış gösterdi. Ekonomisi turizme göbekten bağlı olan ülkede yaşamanın maliyeti birçokları için dayanılmaz hale geldi. Koronavirüs kapanmalarının da etkisiyle azalan turizm gelirlerinden kaynaklanan döviz krizi, yiyecek ve yakıt kıtlığına neden oldu. Benzin istasyonlarının önünde kilometrelerce uzayan kuyruklar oluştu.
Hayati önemdeki ilaçların neredeyse bittiği konusunda uyarıda bulunan Sri Lankalı doktorlara göre, ülkedeki ekonomik kriz koronavirüs salgınından daha ölümcül. Sri Lanka Tabipler Birliği (SLMA), ülkedeki hiçbir hastanenin ithal tıbbi araçlara ve hayati ilaçlara erişiminin olmadığını açıkladı. Bazı hastaneler, anestetiklerin çok az olması nedeniyle geçen aydan bu yana rutin ameliyatları askıya aldı.
Bütün bunlardan dolayı son zamanlarda ülke çapında binlerce kişi, Cumhurbaşkanı Gotabaya Rajapaksa’nın istifasını talep eden kitlesel protestolarda sokaklara döküldü. Binlerce kişi, Rajapaksa’nın başkent Kolombo’da deniz kıyısındaki ofisinin önünde şiddetli yağmura rağmen protestolarına devam etti. Protestocular, çoğunluğu Tamil kökenli olan kuzeyden büyük ölçüde Sinhalese kökenli olan güneye kadar her yerde, siyasetçilerin çok az desteğiyle kendiliğinden bir araya geldi. Derin etnik ve tarihsel fay hatlarına sahip ülkede görülen bu birliktelik de hükümetin işini bir hayli zorlaştırıyor.
İş dünyası liderleri de cumartesi günü cumhurbaşkanının istifa etmesi çağrılarına katıldı ve yakıt kıtlığının ticari faaliyetlerinin önünde ciddi engel oluşturduğunu söyledi.
Öte yandan Rajapaksa hükümeti, Sri Lanka’yı krizden kurtarmak için Uluslararası Para Fonu’ndan (IMF) bir kurtarma paketi bekliyor. Yeni Mliye Bakanı Ali Sabri, geçen cuma günü (8 Nisan) parlamentoya yaptığı açıklamada, IMF’den bekledikleri 3 milyar dolarlık kredinin önümüzdeki üç yıl içinde adanın ödemeler dengesini desteklemek için kullanılacağını belirtti.
Ana muhalefet partisi Tamil Ulusal İttifakı (TNA) dün (10 Nisan) yaptığı açıklamada, muhalefeti Gotabaya Rajapaksa hükümetine karşı bir gensoru önergesi yürütmede desteklemeye ve lideri görevden almaya hazır olduğunu bildirdi. Muhalefet partileri Samagi Jana Balawegaya (SJB) ve TNA, 225 üyeli mecliste 64 sandalyeye sahip. Müttefikleriyle 150’den fazla sandalyeye sahip olan Rajapaksa hükümeti, partisi Sri Lanka Halk Cephesi’nin (SLPP) öncülük ettiği ittifaktan 42 vekil kaybetti ancak bu vekiller muhalefete de geçmeyerek bağımsız kalmayı tercih etti.
Rajapaska da dün bağımsız milletvekilleriyle ekonomik krizi ve önlem olarak oluşturulabilecek yeni hükümet kurma ihtimalini konuştu. Toplantıda milletvekilleri, cumhurbaşkanından ağabeyi Başbakan Mahinda Rajapaksa’yı görevden almasını ve ada ulusunun karşı karşıya olduğu benzeri görülmemiş krizi ele almak için yeni bir kabine atamasını talep etti. Cumhurbaşkanlığı kaynaklarına göre bu taleplere karşı net vaatler verilmedi ve yeni kabine konusunda da henüz bir adım atılmış değil.
Kaynak: Indian Express, Times of India, Guardian
Derleyen: Ali Ege Karadağ
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
