AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye konulu Astana Zirvesi’ne katılmak için gittiği İran ziyareti dönüşünde uçakta gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Terör örgütleriyle ortak mücadele ve sınır güvenliği gibi konuların İran, Rusya ve Türkiye arasındaki zirvede ayrıntılı bir şekilde konuşulduğunu belirten Erdoğan, “Amerika, Fırat’ın doğusunu terk etmek durumunda” dedi.
Türkiye’nin Rusya ve İran’dan bazı konularda farklı düşündüğünü belirten Erdoğan, terörle mücadele konusunda bir birliktelik olduğunu ve PKK, PYD ve YPG’ye karşı birleştiklerinin altını çizdi. Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Fırat’ın doğusundaki terör örgütlerine ciddi anlamda mühimmat taşıdığını söyleyen Erdoğan şöyle konuştu:
“Yaptığımız görüşmelerde Sayın Biden’a da söyledik. Dedik ki ‘Bakın, bunca tırları buraya siz gönderiyorsunuz. Buradaki bütün terör örgütlerine bu destekleri siz veriyorsunuz. Ondan sonra da terörle mücadelede beraberiz, NATO’da beraberiz diyorsunuz.’ Nasıl beraberiz?”
Olası Suriye operasyonunun Türkiye’nin milli güvenlik endişeleri giderilmediği sürece gündemde yer almaya devam edeceğini vurgulayan Erdoğan, “Sınırdan 30 kilometre güneye kadar, Suriye’deki terör örgütleri ile mücadelemizde Rusya’nın da İran’ın da yanımızda olmasını istiyoruz. Bize gerekli desteği vermeliler” dedi.
- Tahran’daki üçlü zirve sona erdi: Rusya ve İran, Türkiye’nin Suriye operasyonuna yeşil ışık yakmadı
- İzleyin: Erdoğan Tahran’da ne umdu, ne buldu? | Fehim Taştekin yorumluyor
“Amerika, Fırat’ın doğusunu terk etmeli”
Türkiye-Suriye sınırından 30 kilometre uzakta bir alandan sürekli saldırılar düzenlendiğine dikkat çeken Erdoğan, şöyle devam etti:
“Bizim burada askerlerimiz şehit oldu, insanlarımız öldürüldü. Sadece Türk vatandaşı olarak değil, İdlib’de ve diğer bölgelerde sivil insanlar öldürüldü. Bütün bunları bizim dünyayla paylaşmamız, bunları anlatmamız lazım.”
Astana Süreci’nden çıkan sonuçlar hakkında da konuşan Erdoğan, “Amerika, Fırat’ın doğusunu terk etmek durumunda” dedi ve ekledi:
“Diyorlar ki, Fırat’ın doğusundan Amerika askerini çeksin. Şimdi buradan çıkacak bir netice Türkiye’nin de beklentisidir. Çünkü oradaki terör örgütlerini besleyen Amerika. Amerika terör örgütlerini beslediğine göre, biz de bu terör örgütleriyle mücadele ettiğimize göre, oradan çekildiği anda veya bu terör örgütlerini beslemediği takdirde bizim işimiz kolaylaşacaktır.”
“Biden Yunanistan şartı koymadı”
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
ABD Temsilciler Meclisi’nde kabul edilen ve Türkiye’ye F-16 savaş uçağı satışını zorlaştıracak yasa değişikliği önergesi hakkında da konuşan Erdoğan, şunları kaydetti:
“Biz Sayın Biden ile görüştüğümüzde kendisi bize böyle bir Yunanistan şartı koymadı. Kendisi de F16’lar konusunda ‘Ben elimden gelen bütün gayreti göstereceğim’ dedi. Maalesef şu anda Temsilciler Meclisinde az da olsa bu işe muhalefet edenler var.
Mevcut gelişmelere baktığımızda aslında böyle bir koşul meselesi bana göre bizi bağlayıcı bir koşul değil. Yeter ki onlar F16’larla ilgili bizim teklifimize evet desinler, bize sıfır F16’ları versinler. Zaten elimizdekilerin bakım onarımını biz şu anda yapabilecek güçteyiz. O konuda herhangi bir sıkıntımız yok. Ama tabii ki yedek parça noktasında bazı taleplerimiz var. Bunları da yerine getirmeye karar verdiler.”
İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği
İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği ve Madrid’de imzalanan üçlü mutabakat hakkında da açıklama yapan Erdoğan, Türkiye’nin şartlarını açık ve net bir şekilde söylediklerini belirtti ve “Şartımız bu ülkelerin terör örgütlerinin faaliyet ve gösterilerini sonlandırması, ellerindeki teröristleri iade etmesi… Şimdi bunlar bize verdikleri sözü yerine getirmedikleri takdirde bizim de bu işe olumlu bakmamız mümkün değil” dedi.
Tahıl krizi çözülecek mi?
Erdoğan, geçen hafta İstanbul’daki Kalender Kasrı’nda Türkiye’nin ev sahipliğinde düzenlenen tahıl koridoru zirvesi hakkında ise şunları söyledi:
“Toplantıda Birleşmiş Milletler planı çerçevesinde sürecin ana hatları üzerinde bir mutabakat oluştu. Süreç İstanbul’da kurulacak bir koordinasyon merkezinden yürütülecek. Burada ülkemizin yanı sıra Rusya, Ukrayna ve BM’den yetkililer bulunacak. Küresel gıda güvenliği bakımından kritik önem arz eden bu hassas süreci nihayete erdirmek için yoğun gayretlerimiz devam ediyor.”
