Demirtaş: “Herkesi dinlemeye sonuna kadar açığız, buna Akşener de Altılı Masa’nın tüm aktörleri de dahil”

Edirne Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, ortak aday tartışmasından Altılı Masa’ya, HDP’ye yönelik kapatma davasından HDP seçmeninin 2023 seçimlerindeki tavrına pek çok konuda açıklamalarda bulundu.

“İlkesel uzlaşma sağlanan her aday bu seçimi kazanabilir”

2023 seçimleri ve “Muhalefetin adayı kim olacak?” tartışması siyasetin gündeminde. T24‘ten Murat Sabuncu’nun sorularını yanıtlayan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 21 Aralık’ta sosyal medyadan yaptığı “Koltuk hayallerinin değil, özgürlük ideallerinin peşinde koşmak halka karşı onur borcumuzdur” açıklaması hatırlatılarak, “Şu anda muhalefette, özellikle Altılı Masa’da daha çok, koltuk hayalleri üzerinden bir mücadele mi görüyorsunuz?” sorusu üzerine şu yanıtı verdi:

“Medya dünyasından iş dünyasına, siyaset erbabından bürokratlara kadar bir dizi muhalif çevre, seçimden sonra kendilerine yeni bir konum kazandıracak adayı öne çıkarmaya çalışırken bunu ‘kazanabilecek aday’ kılıfı altında yapıyor. Beni en çok rahatsız eden şey bu. Oysa ülkenin içinde bulunduğu yıkım, halkın yaşadığı açlık, yoksulluk kişisel hesapları tümüyle bir kenara bırakıp kurtuluş reçetesinde ortaklaşmayı gerektiriyor. Ne yazık ki en çok da kendine milliyetçi, vatansever, ulusalcı diyenler bu küçük hesapların içindeler. ‘Bölücü, hain’ olarak niteledikleri Kürtler, Aleviler, solcular ise halkı, memleketi önceleyen ilkesel duruşu sergilemeye devam ediyorlar. Bu tablo son derece manidardır ve az önce belirttiğim resmi devlet ideolojisiyle de bağlantılıdır. Türkiye’nin milliyetçiliği de dinciliği de yapaydır, sahtedir. Bu toprakların altını üstünü en çok talan edenler, peşkeş çekenler de güya vatan uğruna canlarını verecek kadar ülkeyi sevdiklerini iddia eden sahtekarlardır. Altılı Masa’nın da diğer ittifakların da ayak oyunlarına dikkat etmeleri gerekir. Üzerinde ilkesel uzlaşma sağlanan her aday bu seçimi kazanabilir. İsmi geçenler arasında kazanamayacak aday yoktur, yeter ki demokrasi ilkelerinde ve gelecek programında uzlaşma sağlansın. Mesele şudur ki, rantçılarla koltuk sevdalılarıyla uzlaşılarak mı aday belirlenecek yoksa demokrasi güçleriyle uzlaşılarak mı? Seçimin ve sonrasının kaderini bu tercih belirleyecektir.

“Herkesi dinlemeye de sonuna kadar açığız, buna Akşener de Altılı Masanın tüm aktörleri de dahil”

2020 yılında Ruşen Çakır’a verdiği röportajda “Dışarıda olsaydım bir sabah Başak ile birlikte Meral Hanım’ın kapısını çalar ve ‘Kahvaltıya geldik’ derdim” sözlerinin hatırlatılarak “Seçimlere giderken yeniden böyle bir çağrıyı yapmayı düşünür müsünüz?” sorusu üzerine Demirtaş, “Ben halka borçlu bir siyasetçi olarak halkın yaşadığı ağır sorunların çözümüne katkı sunacak her diyaloğun içinde olurum. Benim bu konuda kısıtlarım, komplekslerim yok. Kendime güvenirim ve herkesle her konuyu oturup tartışabilir, herkesle görüş alışverişinde bulunabilirim. Başka türlü, bu yıkımdan nasıl çıkılır ki? Yaşanan tüm acılara, bize yapılan bunca zulme rağmen halkın içinde bulunduğu felaketten çıkışa katkı verebileceğine inansam Erdoğan ve Bahçeli ile de görüşürüm, konuşurum, tartışırım. Onları dinlerim, kendi görüşlerimi de onlara anlatırım. Dolayısıyla şunu büyük bir özgüvenle belirtmek isterim ki, biz düşüncelerimize ve çözüm projelerimize güveniyoruz, herkesi dinlemeye de sonuna kadar açığız. Buna Akşener de Altılı Masanın tüm aktörleri de dahildir. Konuşmak, aynılaşmak değildir. Birbirini anlamaya, çözümlerde buluşmaya çalışmaktır. Ancak Türkiye’de birbiriyle oturup konuşmayı bile düşmanlaştırmaya, buradan kutuplaşma çıkarmaya çalışan utanç verici, saldırgan bir zihniyet var. Bu zehirli dile, yanlış politikalara teslim olmadan, diyaloğa açık olmak en doğrusudur diye düşünüyorum” dedi.

“Belki de HDP’nin aday çıkarmasına gerek kalmayacak”

Gazeteci İsmail Saymaz’ın gündeme getirdiği HDP’nin adayının Gültan Kışanak olabileceği iddalarına da yanıt veren Demirtaş, “Belki de HDP’nin aday çıkarmasına gerek kalmayacak, çıkarsa bile uzlaşma sağlanması halinde geri çekmeyi tartışacak; henüz son karar verilmiş değil. Ben şahsen değerli Gültan Kışanak’ın adaylığından gurur duyarım, kendisini tüm kalbimle, gücümle ve inanarak desteklerim. Tabii bu benim kişisel görüşümdür, özellikle altını çizmek isterim” diye konuştu.

Gazeteci Murat Sabuncu: “Demirtaş adı geçen her adayın kazanabileceğini söylüyor”

Gazeteci Murat Sabuncu, Demirtaş ile yaptığı röportajından izlenimlerini aktardı. Demirtaş’a avukatları aracılığıyla sorularını ileten Sabuncu, öne çıkan başlıkları değerlendirdi:

Çok uzun zamandır İYİ Parti tabanı tarafından tam adı koyulmadan kazanamayacak aday tarifi adı altında, Kemal Kılıçdaroğlu’nu denklem dışında tutmaya çalışan bir çaba var. Son dönemde 2 isim öne çıkmıştı. Kemal Kılıçdaroğlu ve Ekrem İmamoğlu. Mansur Yavaş’ı bir kenara koyuyorum burada. Demirtaş’ın bu söyleşide verdiği bence en önemli mesajlardan bir tanesi, eğer herkes yan yana durabilirse adı geçen her adayın kazanabileceği… Adını koymadan ilkelerde anlaşılırsa HDP’nin de buna destek olacağını söylüyor Selahattin Demirtaş.”

Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.

Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.

Demirtaş aynı noktada

Demirtaş’ın 2020’de Ruşen Çakır’ın sorularına verdiği cevaplardaki “Dışarıda olsaydım bir sabah Başak ile birlikte Meral Hanım’ın kapısını çalar ve ‘Kahvaltıya geldik’ derdim” cümlesini hatırlatan Sabuncu, Demirtaş’ın “hâlâ aynı noktada” olduğunu söyledi:

2020 yılında Medyascope için Ruşen Çakır, benim yaptığım gibi avukatları aracılığıyla Selahattin Demirtaş’a sorular yollamıştı ve orada çok önemli bir cevap vardı. Demirtaş, bir sabah Meral Akşener’in kapısını, eşi Başak Hanım ile beraber çalıp, oturup konuşmak ve bir kahvaltıda buluşmaktan bahsetmişti. Aslında bir diyalog arayışıydı bu. Demirtaş hâlâ bu noktada. Yani ‘İYİ Parti ile de Meral Akşener’le de diğer liderlerle de konuşmak, görüşmek daha da önemlisi bütün uğradığımız zulme rağmen Erdoğan ve Bahçeli ile de Türkiye’nin geleceği ve halkın iyiliği için bir konuşabiliriz’ diyor. Bu iki nokta öne çıkıyor benim notlarımdan.”

“Herkes kendi mahallesine konuşurken Demirtaş herkesle konuşmaya çalışıyor”

Demirtaş’ın farklı kitlelere hitap etmeye çalıştığını da söyleyen Sabuncu “Altılı Masa bile her ne kadar herkesin Masa’sı gibi gözükse de aslında herkes kendi yankı odasında konuşuyor. Bu sabah yine FOX TV’de Meral Akşener’i dinledim. Yine kendi tabanına ve kendi çevresine bir mesaj vermeye çalışıyor. CHP de öyle, hepsi öyle aslında. Ama Demirtaş diyor ki ‘Burada kapalı kalmayalım, kimseyi dışarıda bırakmayacak çok daha geniş perspektifte konuşalım, herkesle konuşabilir hale getirelim.’ Bu kadar hukuksuz yargı kararlarıyla baskı ortamı içinde kaldığımız bu süreçte, herkesin konuşulabilir noktada tutulmasını ben önemli buluyorum” dedi.

Sabuncu, HDP seçmeninin 2023 seçimlerinde göstereceği tavırla ilgili sorusuna, Demirtaş’ın ilkelerde anlaşılırsa herkesin destek verecebileceğini söylemesinin de önemli bir motivasyon kaynağı olabileceğini belirtti:

Kendisine ‘HDP seçmeni kime oy verir?’ dediğim noktada da benzer bir yanıt verdi. İlkeler doğru konulursa bunun HDP’si CHP’si İYİ Parti’si olmaz. Daha çok ‘İlkeler üzerinden bu düzenin değişmesi için herkes harekete geçebilir’ mottosunu öne çıkartması bence önemli. Üstüne üstlük bunu kimi anketlere göre yüzde 13’lük, yüzde 14’lük bir partiden ve bunun çok saygı duyulan bir eski eş genel başkanından duymak Altılı Masa için herhalde daha bir motive edici olabilir diye düşünüyorum.”