2022 Katar Dünya Kupası’nın en çok tartışılan konusu Almanya Milli Takımı’nın santrfor havuzunun yetersizliğiydi. Medyascope Spor’un podcasti Bundesliga 101’den Öner Tavtay, geçmişten günümüze Bundesliga’nın gol krallarını sizin için inceledi.
Bundesliga’nın “ithal” golcüleri
Gol krallığını yerli golcülerin domine ettiği 90’lardan sonra milenyum çağının gelişiyle birlikte Bundesliga yerli golcü çıkarmakta sorun yaşamaya başlamış, 2010’lardan itibaren ise neredeyse ithal golcülerin devri zirve yapmıştı. Gelin gol krallığında son yıllarda neler döndüğüne birlikte bakalım.
Son 10 yıllık süreçte Bundesliga’nın gol krallığına Lewandowski egemenliği hakim olmuştu. Kimilerine göre “Lewangolski” şeklinde hitap edilen bir Bundesliga efsanesi haline dönüşen Polonyalı golcü, 2015-2016 sezonundan beri sadece bir kere gol krallığını alamadı. Bu da 2016-2017 sezonundaki Aubameyang’ın gol krallığını kaptığı sezonu işaret ediyor. O sezon Lewa, 30 gol atarak sadece 1 gol farkla altın ayakkabıyı eski takımının golcüsüne kaptırmıştı. Bu sezondan itibaren ise beş sezon üst üste altın ayakkabıyı evine götürdü. Hatta iki sezon da Avrupa’da “Altın Ayakkabı”yı almayı başardı. Son 10 sezonda Lewa’nın gol kralı olmadığı üç sezon var. Biri Aubameyang’a ait, diğerleri ise son Alman pasaportu ile gol krallığı yaşamış olan Stefan Kiessling ve Alexander Meier. Bayer Leverkusen’in büyük efsanelerinden biri haline gelen Stefan Kiessling 2012-2013 yılını 25 golle tamamlayarak Bundesliga’da krallığını ilan etmişti. En yakın takipçisi ise bu yazının ortaya çıkmasına sebep olan Lewandowski’den başkası değil ve o da sezonu 24 golle tamamladı. Lewa’nın ardından ise ismini biraz önce zikrettiğimiz Alexander Meier var ve o da 16 golle üçüncü sırayı aldı.
Bir sonraki sezon Meier için işler yolunda gitmedi ve o sezon sadece 8 gol attı. Bu hayal kırıklığı sezonun ardından 2014-2015 sezonunda 19 gol atarak kariyerindeki tek Bundesliga gol krallığını kazandı. Takipçisi ise 17 golle yine Lewandowski ve takım arkadaşı Robben olmuştu. Bu sezondan sonra Lewandowski ipleri eline aldı ve gol krallığını kimselere vermedi. Halbuki çok iyi gol rakamlarına ulaşmış başka oyuncular olsa bile Lewandowski’nin maç başı 1 golün üstünde olan istikrarını yakalayamadığı için Bundesliga “ithal” golcülerin ligine dönüşmüştü. Almanya’nın Miroslav Klose ve Mario Gomez’den sonra gerçek bir 9 numaraya sahip olmaması da bizi bu soruyu sorgulamaya itiyor.
Lewandowski’nin dominasyonu sırasındaki takipçileri inceleyelim. İlk beşte kaç Alman oyuncunun yer aldığı burada önemli bir yer tutacak veri olacaktır. 2017-2018 sezonunda Lewandowski 29 gol atarak açık ara gol krallığı tahtını geri almıştı. Onu takip eden dört oyuncu vardı ve bunların hepsi Alman pasaportluydu. 15 golle Freiburg’lu Nils Petersen ikinci sırayı aldı. Üçüncü sırayı ise 14 golle Hannover 96’dan Niclas Füllkrug, Hoffenheim’dan Mark Uth ve Bayer Leverkusen’in golcüsü Kevin Volland aldı. Bu durumda elimizde dört tane yerli golcü bulunuyor ama onların da milli takımda pek yer bulduğunu söylemek mümkün değil. Bugün 34 yaşındaki Petersen sadece 2 kez milli formayı giydi, Füllkrug ise sadece 4 kez forma şansı buldu ve bunların hepsi de bu sezon gerçekleşti. Mark Uth ise sadece 1 kez milli formayı terletebildi. Aralarında en çok forma bulabilmiş isim ise Kevin Volland oldu ve o da 15 kez milli formayı giydi ve sadece 1 golü var.
2018-2019 sezonunda ise Lewagol 22 golle tahtını kimseye kaptırmadı. Onu 18 golle Dortmund’un İspanyol golcüsü Paco Alcacer izledi. Üçüncü sırayı ise 17 golle beş futbolcu paylaştı. Bunlardan iki tanesi Almanya doğumluydu. Bayer Leverkusen’in yükselen genç yıldızı Kai Havertz ve Dortmund’un bayrak oyuncusu haline gelmeye başlayan Marco Reus. Kai Havertz, bu sezonla birlikte milli formayı giymeye başladı ve 33 kez Almanya Milli Takımı formasıyla sahaya çıktı. Marco Reus ise 48 kez milli formayı terletti. Çok sık sakatlanan Reus, bu sakatlıklar yüzünden 3 tane Dünya Kupası kaçırdı ve muhtemelen kariyeri Dünya Kupası’nda 1 dakika bile oynayamadan sona erecek.
2019-2020 sezonunda da Lewandowski 34 gol atarak o zamana kadarki kariyerinin en yüksek gol attığı sezonuna ulaştı. Maç başı 1 gol anlamına gelen bu harika performansı, Leipzig’in genç golcüsü Timo Werner 28 golle takip etti. Son birkaç yılda Almanya’nın 9 numaradaki en büyük umudu haline gelen Timo Werner milli formayla 55 maça çıktı. Sıralamada biraz daha aşağı baktığımızda 5. sırada Fortuna Düsseldorf’tan Rouwen Hennings’i görüyoruz. Halen aynı takımda oynayan Hennings o sezonda 15 gol atmış ama takımının küme düşmesine engel olamamıştı. Almanya Milli Takımı adına ise hiç forma giymedi. Sadece 21 yaş altı takımda 21 maçta 13 gollük bir performansı söz konusu, bunun da 2007-2009 arasında olduğunu eklememiz gerekiyor.
2020-2021 sezonu ise Bundesliga’da yerli golcüler adına kara bir sayfa var. Çünkü ilk 5 sırada ne yazık ki herhangi bir Alman futbolcu bulunmuyor. Buraya en çok yaklaşmaya aday gösterilen Timo Werner ve Kai Havertz büyük bonservis bedelleriyle Premier Lig’in şampiyonluk adaylarından Chelsea’nin yolunu tutmuştu. Lewandowski ise kariyerinin en yüksek gollü sezonuna ulaşıp 41 golle sezonu tamamlayarak Gerd Müller’in 1971-1972’deki 40 gollük rekorunu kırmıştı. Lewa’yı 28 golle Frankfurt’un bir sezonda en çok gol atan oyuncusu ünvanını hala elinde tutan Andre Silva takip etti. Üçüncü sırada ise futbolun son dönemdeki en önemli genç yeteneklerinden biri olan Erling Haaland vardı ve o da sezonu 27 golle tamamladı. Gol krallığında en üst sırayı alabilen tek Alman oyuncu ise Borussia Mönchengladbach’ın kaptanı Lars Stindl oldu ve 14 gol atarak 6.sırayı alabildi. Lars Stindl da milli formayı sadece 2017-2018 sezonunda 11 kez giydi ve bir daha ulusal görev için çağrılmadı.
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
Geçtiğimiz sezon, yani 2021-2022 sezonunda ise durum çok farklı değildi. Timo Werner ve Kai Havertz’den sonra ilk 5’e girebilen herhangi bir Alman oyuncu yoktu. Lewandowski sezonu 35 golle birinci tamamladı. İkinci sırayı ise harika bir sezon performansı göstererek attığı 24 golle takımını Şampiyonlar Ligi’ne taşıyan Patrik Schick aldı. Üçüncü sırada ise sakatlıklar yüzünden birçok maç kaçıran Erling Haaland vardı ve kaçırdığı maçlara rağmen 22 gole imza attı. Listede en yüksek gol rakamına ulaşan yerli oyuncu ise Serge Gnabry oldu. 14 golle kendine 7.sırada yer bulabildi. 2016 yılından bu yana milli formayı terleten Gnabry 39 maça çıktı ve 21 gol kaydetti. Fakat kendisinin de santrfor veya merkez forvet olarak oynamadığını söylememiz gerek.
Aslına bakarsanız son 2-3 sezona kadar yerli golcüler açısından çok da karanlık dönemler yaşanmadı. Sadece Lewandowski’nin gölgesinde kalan umut vaat eden oyuncular gördük. Fakat Werner ve Havertz’in gidişinden sonra yerleri doldurulamadı. Almanya hala yeni Klose’lerini, Gomez’lerini, Kiessling’lerini aramaya devam ediyor. Bu konuda geçen sezon 26 maçta 9 gol atan Mainz’in genç golcüsü Jonathan Burkardt’ı aday görüyorduk fakat onun da geçen sezonun ikinci yarısındaki düşüşü, bu sezon da devam etmekte. 22 yaşındaki Burkardt, bu sezon pek de forma şansı bulamadı. Bir diğer büyük aday ise Dortmund’un 18 yaşındaki yeni yıldızı Youssufa Moukoko. 17 ve 19 yaş altı liglerde 88 maçta 141 gol atan Moukoko, 2020’den bu yana A takımla çıktığı 48 maçta 11 gollük performans sergiledi. Almanya’nın çok ihtiyaç duyduğu santrfor rolüne oturup oturamayacağı bir tartışma konusu gibi gözükse de en çok bel bağladıkları oyuncu olduğu aşikar.
Aklımıza takılan bir başka soru ise alternatif bir senaryodan ibaret. Pek çok mevkide dünya klası oyunculara sahip Almanya Milli takımının 9 numarası Lewandowski olsaydı neler kazanabilirlerdi? Cevabını asla öğrenemeyeceğimiz bir soruyla yazımızın sonuna geliyoruz. Bakalım ilerleyen dönemlerde Almanya o özlenen golcü santrforunu bulabilecek mi? Şu an için Niclas Füllkrug o açığı kapatabilecek gibi gözükse de 30 yaşında olması, Almanları yeni bir golcü arayışına itecektir. Hep birlikte ilerleyen dönemde neler olacağını göreceğiz.
Yazan: Öner Tavtay
Editör: Doğa Üründül
