Murat Yetkin yazdı: Kılıçdaroğlu’nun dış mesajları, kamu diplomasisi ve “dış güçler”

Murat Yetkin, YetkinReport’taki yazısında dünya basınının Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı ve CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na artan ilgisini ve iktidarın buna tepkisini ele aldı.

Murat Yetkin yazısında şu değerlendirmede bulundu:

“Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve İletişim Başkanı Fahrettin Altun geçen hafta İngiltere’de yayınlanan The Economist dergisinin 14 Mayıs seçimlerini 2023’te dünyadaki en önemli seçim olarak gösteren kapak konusuna sert tepki verdiler. Bunun nedeni derginin seçimin ‘diktatörlerin seçimle de gidebileceğini’ gösterirse bunun ‘küresel sonuçları’ olacağını yazmasıydı. Beştepe’ye göre dış güçler yine devredeydi. Türkiye’deki seçmeni etkilemek istiyorlardı; sanki sürekli The Economist ve Der Spiegel okuyan AK parti seçmeni bu yazılanlardan etkilenerek oy vermekten vazgeçecekti.

Sadece bu da değil Beştepe’nin ‘dış güçler’ sinirini depreştiren. Son haftalarda muhalefetin cumhurbaşkanı adayı, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na dış basın ilgisinin artıyor; bu da Beştepe’nin asabını bozuyor. Kamu diplomasisinden yasal görevi olan ‘Türkiye’nin marka değerini yükseltmekten’ çok AK Parti propagandasını anlayan İletişim Başkanlığı dış basının Türkiye’deki muhabirlerine uygulanan baskıyı aşıp muhalefete de yer vermesini kabullenemiyor. Dış güçler “yine başladılar” şikâyetinin altında yatan bu.”

Murat Yetkin’in yazısının tamamını okumak için tıklayınız.

Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.

Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.

CHP’ye özellikle sordum, Rus, Çin ve Arap medyasından mülakat talebi olup olmadığını. Medyanın hükümet etkisi, altında olduğu dış güçler henüz bu kader seçiminde muhalefet liderinin ne dediğini fazla merak etmiyor, Erdoğan ile yetiniyorlar anlaşılan. Kılıçdaroğlu’nun son Rusya mesajı ve Çin’in Kuşak-Yol projesini Rusya’nın güneyinden dolaşarak canlandırma çabasına çiçek atması bu çerçevede dikkat çekici. CHP’nin son dönemde Kılıçdaroğlu’nun ittifak politikasıyla uyum içinde kamu diplomasisi faaliyetini geliştirdiği gözlenebiliyor. Millet İttifakının dış politika çizgisi de parçalar halinde böyle dış kamuoyuna duyurulmuş oluyor; böyle bir oyun planı olmasa da işe yarıyor. Hükümetin kamu diplomasisi İletişim Başkanlığınca yürütülüyor. Az önce ‘Türkiye’nin marka değerinden’ çok Cumhurbaşkanı ve AK Parti marka değerinin yükseltilmesini eleştirdim. Bu yanlış ama Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde bütün yürütmenin tek elde toplanmasıyla, partili cumhurbaşkanı ve parti-devlet anlayışına uygun. Bu anlayışa uygun olması yanlış olduğu gerçeğini değiştirmiyor.”