“Yılanlar. Neden yılanlar olmak zorundaydı ki?”
Harrison Ford’un hayat verdiği Indiana Jones karakterinin; Raiders of the Lost Ark (Kutsal Hazine Avcıları) filminde, binlerce sürüngenle başa çıkmaya çalışırken söylediği o meşhur sözler…
Yılanlar ve Harrison Ford denince akla, Steven Spielberg’in yönetmenliğini yaptığı 1984 yapımı filmin bu sahnesi geliyor. Adı yeni bir yılan türüne verilen Hollywood yıldızının yılanlarla bağı böylece artık gerçek hayatta da resmileşti.
Araştırmacılar Peru’nun Ant Dağları’nda keşfettikleri yeni yılan türüne “Tachymenoides harrisonfordi” ismini verdi. Yaklaşık 40 santimetre uzunluğundaki bu ince yılan türü; siyah ve sarımsı kahverengi pullarla kaplı derisiyle, çevreye iyi kamufle olabiliyor.
Türle ilgili bilgiler ve yeni ismi bugün bilimsel bir dergi olan Salamandra’da yayımlandı. Araştırmacılar, Hollywood efsanesi Ford’un on yıllardır sürdürdüğü çevre aktivistliğini onurlandırmak adına yılana bu ismi verdiklerini söyledi.
Ford, aynı zamanda bir karınca (Pheidole harrisonfordi) ve bir örümcek (Calponia harrisonfordi) ismine de ilham kaynağı olmuştu.
Ford, “Bu bilim insanları canlılara adımı verip duruyor ama bunlar hep çocukları korkutan şeyler oluyor. Anlamıyorum. Ben boş zamanlarımı örgü örerek geçiriyorum. Fesleğen bitkilerime ninniler söylüyorum ki geceden korkmasınlar” diyerek bu durumu esprili bir şekilde anlattı:
“Şaka bir yana, bu keşif vahşi dünyamız hakkında hala öğrenecek çok şey olduğunu ve insanların inanılmaz derecede geniş bir biyosferin küçük bir parçası olduğunu hatırlatıyor. Bu gezegende tüm kaderler iç içe geçmiş durumda ve şu anda bir milyon tür yok olmanın eşiğinde sallanıyor. Doğa ile bozulan ilişkimizi onarmak ve yaşamı sürdüren yerleri korumak için varoluşsal bir görevimiz var.”
Harrison Ford bu sözleriyle vahşi yaşam türlerinin korunmasının önemini vurguladı.
Geçtiğimiz yıl, bir biyoçeşitliliği ve ender türleri koruma örgütü olan Conservation International uzmanları, dünyadaki sürüngenlerin beşte birinin neslinin tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu ortaya koyan bir çalışma yayımladı.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Conservation International yetkililerinden Neil Cox, “Sürüngenlerin korunması çoğu zaman göz ardı edilebiliyor – çoğu insan yılanları kabarık bir panda yavrusu kadar sevimli bulmuyor, ancak dünya ekosistemlerindeki rolleri de bir o kadar önemli” dedi: “Bu keşif, yılan türlerinin dünyada nasıl var olduğunu ve hayatta kaldığını daha iyi anlamamıza yardımcı oluyor ve umarım bu eğlenceli isim, sürüngenlerin küresel olarak karşı karşıya olduğu yok olma tehdidine dikkat çekmeye yardımcı olur” diye konuştu.
Araştırmacılardan biri olan Illinois Wesleyan Üniversitesi biyoloji profesörü Edgar Lehr, Ford’un yılanın yeni ismini kabul etmesinden dolayı ekibin “onur duyduğunu” söyledi. Lehr, “Bir biyolog için yeni bir türü tanımlamak ve yeni adıyla kamuoyuna duyurmak, biyoçeşitlilik krizi sırasında en hayati faaliyetlerden biridir” dedi: “Yeni yılanın, bilinmeyeni keşfetmeyi amaçlayan biyolojik saha çalışmalarının önemi hakkında farkındalık yaratacağını umuyoruz – bu genellikle fon sağlayan kuruluşlardan daha fazla mali destek gerektiren maceralı ve pahalı bir süreçtir. Sadece bilinen organizmalar korunabilir” ifadelerini kullandı.
Indiana Jones bir kez daha ekranlara dönüyor: Beşinci filmin ilk fragmanı yayında
Kaynak: The Hollywood Reporter
Derleyen: Ahmet Emir Sevindik
