Ruşen Çakır’ın konuğu Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın: “Bütçemizin üzerinde borcumuz var”

31 Mart Yerel Seçimleri’nde CHP’nin Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ahmet Akın yüzde 51,10 ile belediye başkanı seçildi. Akın, Medyascope Yayın Yönetmeni Ruşen Çakır’ın sorularını yanıtladı. Akın, belediyenin borçlarını önümüzdeki günlerde açıklayacaklarını söyledi ve “Bütçemizin üzerinde borcumuz var” dedi.

31 Mart Yerel Seçimleri’nde CHP’nin Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ahmet Akın yüzde 51,10 ile belediye başkanı seçildi. Akın, en yakın rakibi AKP’li Yücel Yılmaz’ı 11 puan gerisinde bıraktı. Akın, Medyascope Yayın Yönetmeni Ruşen Çakır’ın sorularını yanıtladı.

Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, “75 yıl sonra Balıkesir’i ve bu kadar çok ilçeyi kazandık. Balıkesirliler hep tarih yazmışlardır. Burada da tarih yazdılar” dedi.

“Bütçemizin üzerinde bir borcumuz var”

31 Mart Yerel Seçimleri’nin ardından pek çok il ve ilçe el değiştirdi. El değiştiren belediyeler de ilk iş olarak devraldıkları borçları belediye binalarına astıkları afişlerle duyurdu. Akın, şehrin borcuyla ilgili “Ortaya çıkacak tablo vatandaşımızı şaşırtacak. Bütçemizin üzerinde bir borcumuz var” diye konuştu.

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in önümüzdeki günlerde bir araya gelmesi bekleniyor. Akın konuyla ilgili “Bunlar güzel şeyler, bunlar olması gereken şeyler. Benim anlayışım da hep bu şekilde oldu hayatım boyunca” dedi.

Yayına hazırlayan: Gülden Özdemir

Merhaba, iyi günler. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı kazanan Ahmet Akın’la birlikteyiz, Cumhuriyet Halk Partisi’nden. Kendisiyle seçimi nasıl aldıklarını ve bundan sonra neler olacağını konuşacağız. Ahmet Bey, merhaba.

Ahmet Akın: Merhaba, selâmlar.

Öncelikle tebrik ediyorum. Şöyle bir şeyden tebrik ediyorum. Biz seçim öncesi çok sayıda kamuoyu araştırması gördük. Burada benim en çok merâk ettiğim hususlar açıkçası; ‘‘AK Parti’den CHP büyükşehri alabilecek mi?’’ idi. İlk aklıma gelen Bursa’ydı. Balıkesir’i geçen sefer kıl payı İYİ Parti kaybetmişti. Acaba bu sefer olur mu derken — ama çok az ihtimâl veriyordum açık söyleyeyim, itiraf edeyim — %51 gibi bir oy aldınız. Yani ben şaşırdım.

Ahmet Akın: %51’den fazla.

Nasıl oldu?

Ahmet Akın: Şöyle, bir kere samîmîyetle oldu, çalışmakla oldu, halkın içinde olarak oldu. Bir de Balıkesir’de herkes söyler; ‘‘Balıkesir halkına en yakın Ahmet Akın.’’ Bu, vatandaşın içinde, onun dertleriyle dertlenerek oldu. Geçen dönem bir adaylığım vardı benim, bu İYİ Parti’yle, yine 40 gün sonra çekilmiştim. Orada vatandaşa büyük bir üzüntü yaşattı hakikâten bu. O üzüntü 5 yıldır süregeliyordu. Üstüne de o bindi. Baktığınız zamân hakikâten yani Balıkesir Kuvâ-yi Milliye’nin başşehri, işte Milli Mücadele’nin başlangıcı. Yiğit Balıkesirlilerin memleketi, evlâtlarına sâhip çıktılar. Neden evlâtları diyorum? Bütün Balıkesirliler Balıkesir’in evlâdı, ama şu var; ben hakikâten ‘‘Balıkesir benim ailem’’ diyerek içindeydim ve tek amacım da Balıkesir ailemin hayırlı bir evlâdı olmak. Bunu hep söyledim. Yıllardır Balıkesir, İzmir’le İstanbul arasında sıkışmış kalmış bir yer merkez olarak. Tabiî coğrafyamız çok büyük. İstanbul’un neredeyse üç misli büyüklüğünde bir coğrafyamız var. Ama merkezimiz sıkışıklığından dolayı kasaba gibi kalmış. Oradaki sıkıntıların da birebir şâhidi olarak, özellikle târihinde hiç bizim, yani AK Parti’nin çok yüksek oy aldığı yerlerde, meselâ onların %60 oy aldığı, bizim %17 oy aldığımız yerlerde; biz %60 oy aldık, onlar çok daha düşük oy aldılar. Bu noktaya iş evrildi. Nedeni şu; yıllardır yapılan çalışma ve vatandaşın içinde olup, onların dertlerini birebir yerinde inceleyip tâkipçisi olmak. Bu tabiî sahiplenme duygusu getirdi. Bir de vatandaşımızı iyi tanıyan bir Balıkesirliyim, bunu da söyleyeyim. Çünkü üç ayrı bölgede, Balıkesir üç ayrı coğrafya, çok büyük. Bir tarafı Güney Marmara, bir tarafı merkez, bir tarafı da Körfez. İşte o Edremit, Ayvalık’a kadar olan nokta. Bir tarafımızda Ege Denizi var, bir tarafımızda Marmara Denizi var. Kırsal nüfusumuz çok yüksek, tarım konumuz çok yüksek. Bunlara baktığınız zamân her bölgenin ayrı dinamikleri var. O dinamikleri iyi bilip, o dinamiklere çözüm üretecek konuları ortaya koyduk ve vatandaşımız bize bir kredi verdi. Şimdi bu krediyi milletimizin lehine kullanacağız.

Şimdi bakıyorum, iki seçimin haritası önümde: 2019’un ve 2024’ün. Siz Balıkesir Büyükşehir’i almanın dışında, rakamı yanlış söylüyor olabilirim, gâlibâ 10 tâne de fazla ilçe mi aldınız?

Ahmet Akın: Şöyle, bizim şu ânda 20 ilçemiz var. 15’i bizim, 1’i İYİ Parti’nin, 4 tâne de AK Parti’nin var.

Yani 2019’a göre arttırdığımız ilçe sayısı…

Ahmet Akın: 2019’a göre bizim 9’du, 16 oldu diyebiliriz. Bir de merkezi aldık yani. Balıkesir merkez, yani herkesin imkânsız dediği bölgeydi; ama merkezde çok büyük oy farkıyla merkezin iki ilçesini de kazandık. Ama artık ben bu ‘‘kazandık’’ kelimesini bir kenara bırakıyorum. İnanın 20 ilçe ve Balıkesir kazandı. Yani bu işin partisi yok. İşte AK Partililer, MHP’liler, İYİ Partililer, CHP’liler… Ben bir ayrım yapmıyorum. Balıkesir benim ailem dedim ve bu ailenin tamamı kazandı. Yani neden? Çünkü şeffaf, hesap veren, kimseyi ayırmayan, particilik yapmayan ve hizmet yönetip vatandaşıyla birlikte olan bir yönetim tarzı geldi Balıkesir’e. Bunu açıklıkla söyleyebilirim.

Şimdi siz bütün Balıkesir’e sâhip çıkıyorsunuz, ama ben gazeteci olarak işin politik kısmını önemsiyorum. Siz de düne kadar milletvekiliydiniz, şimdi bunları konuşabiliriz. Bakın, geçen seçimde İYİ Parti %46 aldı. Siz aday olmadınız. CHP aday olsaydı muhtemelen siz aday olacaktınız, olmadınız. İYİ Parti, Millet İttifâkı bünyesinde kıl payı kaybetti diyelim. Ve son seçimde, 2023 seçiminde İYİ Parti’nin %15’e yakın bir oyu var. Ve bu seçimde sizin karşınızda Turhan Çömez gibi İYİ Parti’nin gerçekten ağır bir topu vardı. Yani çok güçlü bir isimdi, çıkarabileceği en güçlü ismi çıkardı. Hattâ ben kendisiyle yayın da yaptım, çok da iddialıydı, %3’te kaldı. Yani 11 ay önce İYİ Parti’ye oy vermiş seçmenin ezici bir çoğunluğu size oy verdi. Burada benim merâk ettiğim husus şu: Bu olay sadece bir yerel seçim nedeniyle mi, yoksa bu kazanımlar CHP’nin kalıcı kazanımları mı?

Ahmet Akın: Şimdi ben şunu söyleyeyim; hiçbir başarı kalıcı değil, hepsi kredidir. Ben başta da onu söyledim. Önemli olan bu krediye sâhip çıkmak, bunu devâm ettirmek, o oylara lâyık olmak. Çünkü vatandaş oyunu verebilir; ama sonra tâkipçisi oluyor, bunu da unutmamak lâzım. Yani ne verdi, ne karşılık gördü? Yani burada büyük bir iyi niyetle, samîmîyetle şunu söyleyeyim, benim ayrım yapmamamın en büyük nedeni bu; çünkü vatandaş oy verirken ayrım yapmadı. Dedi ki; ‘‘Ben işini en iyi yapacak, hesap verecek, samîmîyeti olan Ahmet Akın’a oyumu verdim.’’ Sadece İYİ Partililer değil bakın, altını çiziyorum; AK Partililer, MHP’liler, yani Ülkücüler, muhafazakârlar, onların da büyük bir desteğini aldık. Şimdi onun için burada Balıkesir’de bir Kuvâ-yi Milliye ittifâkı kuruldu. İYİ Parti’nin durumu ayrı. Çünkü Balıkesir’de şöyle bir beklenti vardı. Ben Turhan Bey’i de severim, sevdiğim, saydığım bir arkadaşım. Ben hemşehriyim sonuçta. Herhangi bir problemim de yok. Daha önce birkaç kez görüşmemiz olmuştu. Benim yaptırdığım bütün çalışmalarda bu rakam gözüküyordu, onu söyleyeyim. Yani bu benim için bir sürpriz değildi. Çünkü çarşıda, pazarda, sokakta bu gözüküyordu baktığınız zamân. Ama tabiî büyük bir ısrarla, yani inanılmaz bir derecede bir ısrarla bunu kabullendi. İYİ Partililer iyi insanlardır, ben hep öyle söyledim. Meral Hanım da, ekipleri, partinin teşkilatları da tabiî saygı duyduğum teşkilatlar. Ama belediyecilikte particilik yok, benim anlayışım o. Burada particilik olmayışının nedeninin en büyük göstergesi Balıkesir. Bakın, açık ve net söylüyorum; dedim ki bir Kuvâ-yi Milliye ittifâkı kuracağız. Neden? 15 Mayıs’ta İzmir işgâl ediliyor, 16’sında Balıkesir’de Milli Mücadele başlıyor; Alaca Mescit’te, işte efendim 41 Bayrak Adam’la, okuma yurduyla. Ve ilk kurşun ve son kurşun Balıkesir’de atılıyor. Yani Balıkesirliler yiğittir, merttir. Onun için burada baktığınız zamân Balıkesirli hakkını iade ediyor; ama hakkını da tâkip ediyor. Şimdi ben bu oyların, aldığım oyların farkındayım. Bunun emânet olabileceğinin de farkındayım. Onun için “Balıkesir emânettir” diyen bir slogan oluşturdum. Bu “Balıkesir emânettir” sloganıyla Balıkesir’de emânet edilen Balıkesir’in emânetine sâhip çıkıp, emânetinin arkasında dimdik durup hesabını veren bir noktaya getireceğiz. Yani baktığınız zamân bir tek o da değil. Yani bizim burada Ahmet Akın diye başka bir aday çıktı, bâzı karalamalar yapıldı. Yani neler neler, daha anlatamam. Terbiyemin müsaade etmeyeceği daha neler neler. Ama tertemiz bir sayfa açtık, şimdi hizmete odaklandık ve onun üzerine devâm ediyoruz.

Peki, şunu soracağım. Ben kendimi bildim bileli Balıkesir’i merkez sağın kalesi olarak bilirim, yanılıyorsam düzeltin. Yani çocukluğumdan beri bir CHP’li ailenin çocuğu olarak, Balıkesir Adalet Partisi’nin, Demirel’in ve diğer partilerin yeri olarak bilinirdi. Şimdi %51 oy görüyorum, acayip. Siz kaç yıl sonra belediyeyi aldınız Cumhuriyet Halk Partisi olarak?

Ahmet Akın: Şöyle, çok partili hayâta geçişten beri yok. Yani tam 75 yıl sonra Balıkesir’i ve bu sayıda ilçeleri kazandık, 75 yıl.

Bu acayip, târihi bir olay o zamân. Yani Cumhuriyet Halk Partisi için. 

Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.

Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.

Ahmet Akın: Balıkesirliler, hep söylüyorum, yiğit insanlardır, hep târih yazmışlardır. Burada da târih yazdılar.

Peki Ahmet Bey, şunu soracağım. Sadece Balıkesir’de başarılı olmadınız; Bursa’yı da aldınız, Denizli’yi de, Manisa’yı da ve çok net şekillerde aldınız. Bir tek Hatay’da var, o da tartışmalı. Partiniz başvurdu zâten Yüksek Seçim Kurulu’na. Onun dışında bütün Batı’yı, Kırklareli’yi saymazsak, Kocaeli ve Sakarya’yı saymazsak, bütün Batı, İç Ege, İç Akdeniz tamamen Cumhuriyet Halk Partisi oldu. Hattâ ileride Kilis bile var.

Ahmet Akın: Tabiî.

Bunun sırrı nedir?

Ahmet Akın: Şimdi şöyle, ben tabiî kendi açımdan şunu söyleyeyim; Balıkesir’deki durumu biliyorum ve tahmin ediyordum. Çünkü ferâsetine ve vatandaşımızın siyâsetçileri gözlemlediğine inanıyorum ben her zamân. Diğer yerlerde de şöyle bir durum oldu bence; büyük bir sıkışmışlık var millette, vatandaşta. Türk milletinin yüzü gülmeye başladı, onu da söyleyeyim size. Meselâ çıkın sokakta, insanlarımız gülümsüyor. Yani bir olabilirliği ortaya koydular ve bu olabilirliğin verdiği bir mutluluk var. Ben bunu hem emânet ve hem de bir kredi olarak adlandırıyorum. Bu bizim için büyük bir nimet. Bu nimeti vatandaşa dönüştürüp, onların kazancını, onların güvenini ve liyâkatli kadrolarımızla önlerine koyacağımız projeleri ve aynı zamânda ortaya koyacağımız adâleti hissettirmemiz lâzım. Hep şunu söyledim ben meselâ: Adâletli bir belediye başkanı olacağım. Adâlet hakîkaten çok farklı bir ihtiyaç noktasında bizim ülkemizde. Ben şunu söylüyorum: Bir kişinin adâlete susamışlığını gidermek için, dünyanın bütün nehirlerinin suyunu içirseniz onun o eksikliğini yok edemezsiniz. Tabiî ben şunu da gördüm sahada. Meselâ Saadet Partisi’yle çalıştım, İYİ Partililerle çalıştım, yönetimiyle değil ama kendi seçmenleriyle, Demokrat Parti’yle çalıştım. Efendim, DEVA Partisi’yle çalıştım. Bu eskiden beri süregelen ve çok büyük mücadelelerle ortaya konulan bir ittifâk kültürünün de ürünü bence, onu da söylemeden geçemeyeceğim. Çünkü bunu ben yaşadım, gördüm. Yani bir Saadet Partili seçmenimizin de rahatlıkla evlerine gidebildik, mitingler yapabildik, konferanslar düzenleyebildik, kol kola girebildik. Yani bu geçirgenlik sağlanmış bir noktada vatandaş nezdinde. Onun da ben altını çizeyim. Bunun da faydası olduğunu düşünüyorum. Ve ortaya konulan, partimizin, Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel’in de yaptığı açıklamalar da bence etkili oldu bu süreçte. Ve birleştirdiğimiz zamân, geçmişten bugüne gelip o ittifâk kültürünün içinde oluştuğu o noktayla, yeni yönetimin birleşmesiyle birlikte bir sinerji oluştu ve bu büyük bir başarıya neden oldu bence.

Ahmet Bey, şimdi seçimden sonra sizin partinizin belediye başkanları değişik yerlerde, özellikle AK Parti’den kazananlar listeler yayınlıyorlar; borç, yani enkaz devralma listeleri. Balıkesir’de durum nedir?

Ahmet Akın: Şimdi ben şunu söyleyeyim, bir kere enkaz edebiyatı vesaire bunları yapmayacağım. Şimdi bizim durumumuz şu ândaki konuşulan konulardan çok daha fazla, onu da söyleyeyim size. Tabiî vatandaşı bilgilendirmek benim borcum. İlk meclisimizi daha yapmadık. Ortaya çıkacak tablo, vatandaşımız tarafından bence şaşkınlıkla karşılanacak baktığınız zamân. Cumartesi günü ilk meclisimizi yapıyoruz. İlk meclisimiz yapıldıktan sonra, onun akabindeki ilk hafta vatandaşımıza borç yekunumuzu anlatacağım. Yani bütçemizin üstünde bir borcumuz var, onu söyleyeyim. Hakikâten biraz yani hesapsızlık, plansızlık, en büyük sıkıntı bu. Plansızlık, plansızlık, plansızlık. Hesapsızlık ve işte ortaya çıkan büyük bir borç konusu var. Tabiî biz hemen bu borçları ve yönetmeyi ortaya koyarak sacayaklarını oluşturduk. Bu sacayakları üzerinde kadrolarımızı daha liyâkatli bir şekilde çalıştırarak, onlarla birlikte devâm ederek iştiraklar üzerinden ve mevcut yönetimimizin daire başkanlarından genel sekreterine, genel sekreter yardımcılarına kadar oluşturduğumuz planlama ve yeni yönergelerle israfı sona erdirip tasarrufu ortaya koyarak, bütün ihaleleri açık yaparak, — çünkü ihalelerin neredeyse tamamı kapalı bizde — bunların tamamını açık yaparak, vatandaşın bir kuruşuna dahi zevâl getirmeden, milletin parasını harcadığımızın farkına vararak, doğmamış çocuğun hakkının üzerimizde olduğunu bilerek hareket ediyoruz. Bunun altını çiziyorum. Bu şekilde çalıştığımız zamân kısa sürede toparlanacağımıza da eminim. Şimdi palyatif çözümler yerine, günü birlik çözümler yerine kalıcı ve radikal kuralları ve çözümleri ortaya koyuyoruz. Tabiî ki şunu da söyleyeyim; yakın zamânda ben bütün borçları açıklayacağım. Yol haritamızı da açıklayacağım. Yani bilimsel yöntemlerle, planla programla, tam bir devletçilik ve devlet yönetimine yakışır şekilde açıklayıp iş yapmaya devâm edeceğiz. Projelerimiz devâm edecek. Bir şekilde verdiğimiz sözlerin arkasında durmaya devâm ediyoruz. İşte onun için diyorum; yani işte ‘‘Borç var, yapamadım’’ demeyeceğim. Diyemem, çünkü biz bu görevi devraldık. Hep şuna inandım. Rahmetli annemi, babamı erken yaşta kaybettim. Bana şunu söylerlerdi: ‘‘Hesabı ödeyemeyeceğin masaya oturma.’’ Biz altından kalkamayacağımız işe girmeyiz. Onun için kadroma güveniyorum, mevcut çalışma arkadaşlarıma güveniyorum – ki hiç kimseyi değiştirmedim, onu da söyleyeyim. Buna da kimse inanamıyor, ama aynı kadrolarla devâm ediyorum şimdilik. Burada çünkü herkesin bir çalışma yöntemi var. Onlarla berâber, onlara da inanıyorum, güveniyorum. Bu şekilde kadrolarını eğiterek, kadrolarda hesap verme kültürünü ortaya koyarak, vatandaşımıza borçlu olduğumuzu, milletin hakkının üzerimizde olduğunu anlatarak bir yol haritası belirledik. Şimdilik iyi gidiyor, iyi gideceğine ve başarılı olacağımıza da adım gibi eminim. Onu da söyleyeyim. Nasıl diyordum, ‘‘Balıkesir’i kazanacağız’’, hem dedim ki, en az 8 puanla. Kimse inanmadı. Çünkü sokakta görüyordum. Aynı başarıyı inşallah bu 5 yıllık süreçte de devâm ettireceğiz.

Peki, projelerinizi seçim öncesinde dile getirdiniz, projeleriniz vardı ve şu ânda devraldınız. Önceliği neye veriyorsunuz? Balıkesir’de neler hızlı bir şekilde olacak? En iddialı olduğunuz ve en acil gördüğünüz konular nedir? Şu ânda gündeminizde ne var?

Ahmet Akın: Şimdi, ilk önce hep şunu söyledim: Planlama. Bir kere planı olmayan her işin sonunda ya zarar ya ziyan ya da israf oluyor gerçekten. Onun için Türkiye’nin unuttuğu şeyi yapacağız; planlamayı. Biliyorsunuz, Devlet Planlama Teşkilatı kapatıldı, o günden beri plansız bir Türkiye’de maalesef devâm ediyoruz. Balıkesir Planlama Ajansı’nın biz şu ânda kuruluşunu bitirmek üzereyiz, o kadar hızlı geldi. Bunun altında öncelikle çiftçilerimizin, köylülerimizin kalkınması için tarımsal kalkınma seferberliği ilân ettik. Bunun için üretim planlamasında, gerekli desteklerin çoğaltılmasında ve desteklerin verimli bir şekilde verilmesi ve köyden kente göçün durması için çalışıyorum. Buna başladım da, onu da söyleyeyim. Teşvik etmeye çalışıyorum. Onların köylerinden ayrılmamaları için büyük bir çabam var, başaracağım. Etle ilgili bizim Balıkesir Türkiye’de bir numara. Yani Balıkesir 10 Numara bir şehir, 10 numara insanların memleketi. Ama Türkiye’ye baktığınız zamân lezzette gerçekten 10 numara etimiz var, yani müthiş bir lezzet. Ancak bunun üretimi maalesef giderek azalıyor. Eskiden Balıkesirimizde küçük küçük hayvancılık üretimleri vardı. Şimdi onları teşvik etmek için biz elimizi değil bütün gövdemizi taşın altına koyuyoruz. Bununla ilgili altyapı çalışmalarına da başladık bile. Gençlerin, emeklilerimizin yoğun olduğu bir kent. Emeklilerimizin sıkıntısı büyük, onlarla ilgili bir çalışmalarımız var. Bir de sosyal yardımlar açısından bir adâletsizlik var. Bu adâletsizliği ortadan kaldırıp “10 Numara Kart” adında bir projemiz var. Bu 10 Numara Kart, sağ elin verdiğini sol el görmeden; başta ihtiyaç sâhiplerimiz, dul ve yetimler, emeklilerimiz olmak üzere gençler ve diğer gruplarla ilgili ortaya koyduğumuz projelerimizi tek kart altında birleştirdik. Burada yaptığımız yardımlar, desteklemeler, kültür faaliyetleri, ulaşım, üniversite sınavlarına hazırlıklar var. Gençlerimizi BALTİM adı altında Balıkesir Teknoloji ve İnovasyon Merkezi’yle birleştirdik ve bununla ilgili de çalışmamıza başladık bile. Metro, metro derken raylı sisteme ihtiyacımız var. Koskoca şehirde raylı sistemimiz yok. Tabiî çok büyük yatırım. Ama meselâ şu ânda arka odamda bunların toplantısını yapıyoruz. Arıtma, körfezimizde müthiş bir sıkıntımız var. Yani körfezimiz o güzel cennet, cennetimizdeki o kirli su, pis su maalesef derelere ve denizlere akıyor ve bu şu ânda da büyük bir deniz iç kirliliği ortaya çıkarıyor. Kanalizasyon altyapı konusunda müthiş eksiğimiz var. Yani 50 yıllık sistemle devâm ediyoruz. Bununla ilgili de hemen çalışmamıza başladık, brifinglerimizi alıyoruz ve yol haritamızı da belirledik. Tabiî bunlar için finans kuruluşlarıyla görüşüyoruz, iller markasıyla görüşmeler yapıyoruz. Bir şekilde bunları planlayıp, vatandaşımızı mağdur etmeden işlerimize devâm ediyoruz. Balıkesir 1.300.000 nüfuslu bir ilimiz. Ancak potansiyelimiz çok büyük ve çok hızlı bir göç alma noktasına getireceğimizin de altını çiziyorum, onu da söyleyeyim. Balıkesir’e bir kalkınma planı hazırladık bununla alâkalı. ‘‘Üç yeni’’ adı altında bir çalışmamız var. Yani yeni bir vizyonla, yeni bir anlayışta, yeni bir yönetim oluşturduk ve bunları ‘‘5T’’ alt ayaklarıyla birleştiriyoruz. Turizm, turizm deyince tabiî sadece deniz değil. Turizm çeşitliğimiz artacak, istihdam artacak ve çok yönlü destinasyona dönüşeceğiz. Dün sabaha karşı saat 02.00’ye kadar destinasyonlarla ilgili çalışmalarımızı yaptık. Çünkü yaz sezonu geldi. Şimdi bununla ilgili en azından bu yaz sezonunu verimli geçirip daha sonrasında Alaçam Dağları, Kaz Dağları ve Erdek, Kapıdağ Yarımadası, bunları farklı destinasyonlar olarak termalden tutun, işte târih destinasyonuyla birleştireceğiz. Taşıma ve lojistik merkezi olacağız. Bu da ikinci ‘‘T’’miz. Meselâ bizde öyle bir durum var ki, adında fuar olan bir merkezimiz var, fakat fuar yok. Havalimanımız var, uçak yok. Yani inanılmaz bir durum. Şimdi uçakların gelmesiyle alâkalı da işte bir çalışma olarak Çavdır seferlerinden tutun, hepsi bu. İkinci ‘‘T’’miz taşımayla ilgili. Üçüncüsü tarım ve hayvancılık destekleri. Bir kere bizim toprağımızın bereketi artacak, köylü zenginleşecek. Yani gerçek anlamda bunu yapmak zorundayız. Köylüyü köyünde tutamazsak, kendimizi başarısız sayarız.

Peki Ahmet Bey, şunu sormak istiyorum. Bütün bunları anlatıyorsunuz, projeleriniz var, hazırlıklarınız var. Ama ortada da bir realite var. Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim öncesinde dedi ki; ‘‘Merkezi yönetimle aynı parti gelemezse…’’ Yani, ‘‘Merkezi yönetimle aranıza sorun koymayın’’ dedi. Biliyorsunuz, Hatay’da başladı, birkaç yerde de tekrârladı. Bilmiyorum, Balıkesir’de miting yaptı mı, orada da söyledi mi bilemiyorum ama herhâlde gelmiş olsaydı orada da söylerdi. Nasıl aşacaksınız bunu? Ankara zorluk çıkmayacak mı? 

Ahmet Akın: Şöyle, Balıkesir’de miting yaptı Sayın Cumhurbaşkanı. Şöyle, şimdi seçim bitti. Ben ilk icraatlarımdan bir tânesini, çalışmalarımı, raporlarımı, her şeyimi hazırladım ve bununla ilgili devletin bütün kademeleriyle de gidip görüşeceğim, onu da söyleyeyim. Bakanlara gideceğim. Sayın Cumhurbaşkanı’na gerekirse gideceğim. Efendim, benim sevdam Balıkesir. Balıkesir’in iyiliği için, güzelliği için her şeyi yaparım, onu da söyleyeyim. Memleketimin gelişmesi için sadece elimi değil, vücudumu taşın altına koyarım. Bu konuyla ilgili bizler sonuçta devletçi insanlarız. Bizler cumhuriyetçiyiz, Atatürkçüyüz. Bu memleketin evlatlarıyız. Ve baktığınız zamân, memleketi geliştirmek için önümde benim 5 yıl var. Bu 5 yılı en iyi derecede değerlendirmek için her türlü ama her türlü imkânları hiç çekinmeden, hiçbir şekilde ego yapmadan milletim için, Balıkesirli hemşehrilerim için yapacağız ve başarılı olacağız, eminim. Ve her türlü desteği de alacağımıza da eminim. Destek derken, bir belediye başkanı sadece proje üretmez; aynı zamânda yeni gelir kaynakları da üretir, yeni gelir kapıları da üretir, yeni finans modelleri de üretir. Bunun için de yeni bir kadrom var, onu da söyleyeyim. Bu kadroyu da uzun zamândır hazırlıyorum. Bunlarla ilgili de çalışmalarım arkadaşlarımla devâm ediyor ve mevcut potansiyelimizi, gelir kaynaklarımızı arttırarak modellemelerimizi de işte farklı modellerle çevirerek vatandaşımıza verdiğimiz sözlerin hepsini yerine getireceğiz. Yani şunu söyleyeyim; Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, göreceksiniz ortaya koyduğu hizmetlerle fark yaratacak, ben buna inanıyorum. Balıkesir Büyükşehir’in bürokratlarına, çalışanlarına, emekçi kardeşlerimize ve kadromuza ve kendimize güveniyoruz. Bunun için de yola çıktık.

Dün Ankara’da biliyorsunuz karşılıklı mesajlar verildi. Genel Başkanınız Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmek istediğini söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan da kapısının açık olduğunu söyledi, konuşacak çok konu olduğunu söyledi.

Ahmet Akın: Çok güzel.

Ve bir yumuşama alâmeti gibi gözüktü bunlar. Herhâlde eğer böyle bir şey olursa, bunlardan siz de belediyeler olarak bayağı ciddî bir şekilde istifâde edeceksiniz.

Ahmet Akın: Tabiî ki bunlar güzel şeyler, bunlar iyi şeyler, bunlar olması gereken şeyler. Benim anlayışım hep bu şekilde oldu bütün hayâtım boyunca. Şunu söyleyeyim; ben Balıkesir’in neredeyse %52’sinin oyunu aldım, ama Balıkesirli’nin %100’üne hizmet ediyorum. Asla particilik yapmam. Bana oy veren AK Partili kardeşlerim var, MHP’li kardeşlerim var. Oy vermeyenler de var, onların da belediye başkanıyım. Yani yaptığımız hizmet onların da iyiliği, güzelliği için. ‘‘Onların’’ demeyi bile ağzıma yakıştırmıyorum. Balıkesir bütünüyle 1.300.000 hemşehrimizle bir bütündür. Biz Balıkesir’de bir Kuvâ-yi Milliye ittifâkı kurduk. Bunun içinde her partiden hemşehrilerim var. Onun için AK Partili vatandaşlarımın, MHP’li vatandaşlarımın da iyiliği, onların refahı, huzuru ve mutluluğu bana emânettir, onu da söyleyeyim. Ben kimseyi ayırmadan, aynı siyâsete başladığım ilk günkü gibi, o anlayışla devâm edeceğim. Balıkesir’de de bunu göstereceğiz. Şunu söylüyorum; bir Balıkesirli’ye bu yakışır. Neden biliyor musunuz? İşte başta da söylediğim gibi, Kuvâ-yi Milliye ne demek; milli birlik, milli berâberlik. O zamân ayrımcılık olmaz, ötekileştirme olmaz, ocu bucu olmaz; Balıkesirlilik olur, Balıkesir’de yaşayan olur, burada geçinen olur, burada kazanan olur, burada büyüyen olur. Onun için bende ayrımcılık yok, altını çiziyorum. Ve bu hükümette de olmamalı, olmamalı. İnşallah bu konular aşılacak ve teker teker çözülecek ve daha sonrasında ülkemiz hak ettiği noktaya gelecek. Yürekten inanıyorum ben.

Çok sağ olun Ahmet Bey, çok teşekkürler verdiğiniz bilgiler için.

Ahmet Akın: Bu arada sizi, Medyascope izleyicilerini… – ki Medyascope’u ben hep tâkip ederim. Size de büyük sevgim başta ve saygım var. Ekibinize de çok teşekkür ediyorum. Sizi, ekibinizi ve şu ânda bu yayını izleyen bütün ama bütün milletimizi Balıkesir’e dâvet ediyorum. Balıkesir’in güzelliklerine dâvet ediyorum. Yeni destinasyonlara dâvet ediyorum. Balıkesir’deki yiğit insanların misafirperverliğine dâvet ediyorum. Ve bütün hemşehrilerimin, Balıkesirli hemşehrilerimin selâmlarını, sevgilerini ve saygılarını gönderiyorum.

Çok sağ olun Ahmet Bey. Çok teşekkürler bu yayın için.

Evet, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın’la konuştuk. Nasıl kazandı ve bundan sonra neler yapacağını konuştuk. Kendisine çok teşekkürler. Sizlere de bizi izlediğiniz için teşekkürler, iyi günler.