EURO 2024’te grup aşaması tamamlandı ve ev sahibi Almanya, A Grubu’nu lider tamamlayarak Danimarka ile son 16 Turu’nda eşleşti. Almanya’nın performansını ve şansını Medyascope Spor”dan Öner Tavtay sizler için analiz edip yazdı.
EURO 2024’ün grup aşaması tamamlandı ve son 16 turu eşleşmeleri belli oldu. Bazı takımlar büyük sürprizler gerçekleştirdi, bazıları da büyük hayal kırıklığı yarattı. Gürcistan, Slovenya, Slovakya ve Romanya’nın turnuvanın sürprizleri olduğunu söyleyebiliriz. Macaristan, Hırvatistan, Ukrayna ve Çekya büyük hayal kırıklığı yaratarak elendiler. Bunların dışında aslında hayal kırıklığı yaratan ise turnuvanın favorisi görülen pek çok takımın etkisiz futbol oynamasıydı. İtalya, İngiltere, Fransa, Hollanda ve özellikle Belçika turnuvada oldukça formsuz gözüktü. Bunların temelinde gol pozisyonu üretmekteki sıkıntılar göze çarptı. Son maçında Gürcistan’a yenilmesine rağmen Portekiz iyi görünüyor ama şu an için turnuvada oynadığı futbolla iki büyük favori var: Almanya ve İspanya. Elemelerin cilvesi mi denir bilmem ama bu iki takım muhtemelen Çeyrek finalde eşleşecekler ve kendi tahminime göre buradan çıkacak takım şampiyonluğu göğüsleyecek.
Gelin hep beraber öncelikle Almanya’nın grup maçlarında neler yaptığına bakıp, sonra Danimarka eşleşmesinde neler olabileceğini tahmin etmeye çalışalım. Son kısımda ise olası bir İspanya eşleşmesine dair Almanya’nın şansını masaya yatıralım.
Almanya 5-1 İskoçya
Turnuvanın açılış maçı olduğu için herkesin beklentisi çok farklıydı. Genelde açılış maçlarının tatsızlığına alışsak da Almanya gözümüzün pasını silmeyi başarıp İskoçya’yı adeta sahadan sildi. İskoçya’nın ilk yarı sonunda 2-0 gerideyken gördüğü kırmızı kartla birlikte Almanya güle oynaya farklı galibiyete uzandı. Özellikle Wirtz ve Musiala’nın ön saha bölgesindeki presi ve iştahı, Almanya’nın en büyük silahlarından biriydi. Kroos yine paslarıyla gözümüzü hem maçı izlerken, hem de maç sonu istatistiklerle doyurdu.
%73 topla oynayan Almanya’nın kilit pas ve pas haritasına özellikle odaklanmak istedim. Tabii ki bundan önce Musiala’nın başarılı dripling meziyetlerini de es geçmemek lazım. Bu maçta hakkı yenen bir kişi daha vardı ki bunu da kilit pas haritasında 6 numara olarak görüyoruz: Joshua Kimmich. Sezon içerisinde Tuchel tarafından defalarca eleştirilere bırakılan Kimmich, eski pozisyonu olan sağ bek bölgesine döndürüldü. Nagelsmann da bunu fırsat bilerek kafasını en çok kurcalayan bölgelerden birinde Kimmich’i kullanmaya devam etti. Fakat burada es geçtiğimiz bir konu var ve bunu İsviçre maçında da belirteceğim ki Kimmich’in yaratıcılığı bana göre Kroos’un çok daha önünde en azından Almanya için bunu söyleyebiliriz. Sebebine gelirsek Kimmich, sürekli topu domine eden Bayern’de kapalı savunmalara karşı yaratıcı paslar atmaya alışkın. Kroos ise daha reaktif oynayan ve ileride çok hızlı savunma arkasına koşu atabilen Vinicius Jr. ve Rodrygo gibi oyunculara alışkın. Şu an Kroos’un tarzına uygun profilde bir hücum oyuncusu yok Almanya’da, belki istisna olarak Sane’yi sayabiliriz ki Sane de top ayağındayken delici rolde kullanılmayı çok seviyor. Bu yüzden Kimmich’in sağ bekliği benim canımı sıkıyor ve Almanya’nın kilit maçlarında bir sorun teşkil ediyor.
Almanya 2-0 Macaristan
Turnuva öncesi bu grupta Almanya’yı en çok zorlamasını beklediğim takımlardan biri Macaristan’dı. Fakat içten içe de kilit oyuncularının formsuzluğu beni şüphelendiriyordu. Szoboszlai’nin sezonun ikinci yarısındaki düşüşü, Gulacsi’nin uzun süreli sakatlığı, Atilla Szalai’nin forma şansı bulamaması, Roman Sallai’nın berbat bir sezon geçiren Freiburg’daki etkisiz performansı ve takıma savunmada liderlik yapması beklenen Orban’ın da bu sezonu korkunç derecede kötü geçirmesi Macaristan’ın elini kolunu bağladı. İsviçre maçından sonra Almanya maçında da tanınmaz haldelerdi ve %70 topa sahip olan Almanya karşısında ezildiler.
Öncelikle bu maçta benim ilk 11’de olmasının sıkıntı yarattığını düşündüğüm İlkay’ın yıldızlaştığını belirtmem gerekiyor. Zaten ısı haritası da onun ikinci bölge ile üçüncü bölge kesişimini ne kadar iyi domine ettiğini gösteriyor. Macaristan’ın ileri çıkışlarını en iyi baskılayan oyunculardan biriydi. Şimdi burada bir önceki maçta bahsettiğimi destekleyen bir durum var. Lütfen kilit pas haritasına dikkatle bakalım. Gözünüze en çok hangi numara çarpıyor? 6 numara. Yine Joshua Kimmich. Şimdi Kimmich bu pasları sadece sahanın alt yarısında vermiş durumda, yani oynadığı kanatta. Ben bunun Kimmich’i ciddi anlamda kısıtladığını düşünüyorum ki bunu yine İsviçre maçıyla gündeme getirelim. Diğer yandan ilk maçta Toni Kroos 102 pasta dört kilit pas ortaya çıkarmış ve xA’sı sadece 0.11 durumunda. Yani aslında Kroos çok derinden pas atıyor ve bu atılan kilit paslar birebir gole götüren paslar olmuyor.Kimmich ise 78 pasta dört kilit pas yapmış ve xA’sı 0.39 ki zaten İskoçya maçını bir asistle bitirdi. xA’yı burada beklenen asist olarak açıklayalım. Macaristan maçında ise Kroos 131 pasında sadece tek kilit pası var ama bir önceki maça göre daha verimli ki bu pasın xA’sı 0.13. Kimmich ise 73 pasta yine dört kilit pas üretmiş halde ve xA olarak 0.29 görünüyor.
İsviçre 1-1 Almanya
Şimdi gelelim Almanya’nın esas çuvalladığı maçına. Medyascope Spor canlı yayınlarında da sürekli vurguladığım konuyu burada canlı bir şekilde gördük. Almanya’nın orta sahası çok yaşlı ve hareketsiz aslında. Fakat skoru erken aldıkları için bunun sıkıntısını çok çekmediler. Peki Almanya skoru erken alamazsa veya geriye düşerse ne olacak? Bunun en büyük provası bu maçta yapıldı ki İsviçre resmen Almanya’yı bu konuda felç etti. %66 topla oynama ve 1.56’lık xG üretimine rağmen çok etkisiz bir Almanya izledik. İsviçre’nin burada iyi yaptığı şeylerden biri de Kimmich’i iyi bir şekilde baskılamak oldu gerçekten. Şimdi bunun kanıtına geçelim.
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
Kroos bu maçı inanılmaz oynadı, bunu bir kere not düşelim. Çünkü pas sayısına göre en verimli gözüktüğü maç buydu. Attığı 107 pasın dördü kilit pasa dönüştü ve 0.66’lık akıl almaz bir xA oranına sahip. Bunlardan hiçbirinin gole dönüşmemesi de çok üzücü. Kendisinden sonra pas konusunda Rüdiger yer alıyor ve Kimmich üçüncü sırada kaldı. Kimmich 68 pasta sadece tek kilit pas atabildi ve xA’sı 0.12’lerde. Üçüncü bölgeye attığı pas sayısı da önceki maçlara göre ciddi düşük kaldı. Bu da demek oluyor ki İsviçre, Kimmich’in iyi bir maç geçirmesine engel olarak neredeyse üç puanı alıyordu. Füllkrug’un uzatmalardaki golü olmasaydı grubu İsviçre lider tamamlayacaktı. Belki de bu durum Almanya için daha hayırlı olurdu kim bilir. Çok daha kolay bir final yolu yerine çeyrek finalede İspanya, olası yarı finalde de Fransa ve İngiltere’yi bekliyor olacaklar.
Son 16 turu ve sonrası
Lafı çok fazla uzatmayacağım. Almanya şu ana kadar Euro 2024’te en çok bölge dominasyonu sağlayan takım konumunda Fransa ve Portekiz’in önünde yer alıyor. Fakat bunu nispeten formsuz rakiplere karşı yaptı. Çabuk dağılan bir İskoçya ve formsuz bir Macaristan işlerini çok kolaylaştırdı. İsviçre ise yoluna taş koysa da sahanın çoğunu onlara bırakarak oyunu daralttı ve canlarını sıktı. Burada Danimarka’nın en güçlü olduğu bölge ise Almanya’da İlkay’ın dolaştığı bölgeler. Üçüncü bölgeye geçilen bölgede Danimarka’nın güçlü bir direnci var ve Almanya’nın merkezden hücum inadı onların direncini kuvvetlendirebilir. Savunma arkası koşu atacak oyuncu sayısının azlığı da işleri daha çok zorlaştıracaktır. Ütopik olacak ama ben Nagelsmann’ın yerinde olsam tamamen üçlüye dönerek orta ikiliyi Kroos ve Kimmich’e bırakıp kanat bekleri Raum ve Henrichs’e emanet ederdim. Wirtz ve Musiala’yı da Havertz’le sürekli olarak yer değiştirme görevi verirdim. Hatta daha abartılı davranıp ileri uca Deniz Undav veya Beier’i atalım. İkisi de bence Havertz’e oranla daha hareketli oyuncular. Beier’in boyuna rağmen çevikliği büyük bir artı, İsviçre maçında da rakip savunmanın dengesini ciddi anlamda bozduğunu hepimiz görmüşüzdür. Havertz konusu bence çok büyük bir problem ama ben Nagelsmann’ın onda ısrarcı kalacağını düşünüyorum. Füllkrug’un da 60’tan sonra oyuna girmesinde sakınca yok ama ben Beier ve Deniz Undav’ın tecrübe eksikliğine rağmen ilk 11’de Havertz’den daha fazla şey gösterebileceğini düşünüyorum. İspanya maçı ise turun geçilmesi halinde tam bir muammaya dönüşüyor. Rodri-Fabian Ruiz-Pedri üçlüsüne karşı Kroos-Andrich-İlkay üçlüsünü verimli kullanmanıza ihtimal yok. Bu yüzden Kroos’un yanına bir doz Emre Can sertliği ve savunma güvenliği öneriyorum. İlkay ise İspanya maçında ya yıldızlaşır yada ayak bağı olur, idare eder bir maç oynama şansı yok. Son olarak da Nagelsmann’ın Musiala kadar Wirtz’i de verimli kullanmayı öğrenmesi lazım, çünkü elinde bu sezonun en büyük çıkışını yapmış en iyi genç oyuncusu var ve grup maçlarında kendisinden yeterince yararlanamadı. Onu yükseltmenin de bir yolunu bulmalı. Bu da bence biraz hareketli dokuz numara veya sırtı dönük dokuz numaradan geçiyor. Yani Havertz dışındaki her opsiyon Wirtz için çok daha uygun.
Almanya en son grup aşamalarında 8 gol attığında 2006 Dünya Kupası’ydı ve yine ev sahibi konumundaydı. (Rakipler Kosta Rika-Polonya-Ekvador)
Yazımın burada sonuna gelirken biraz karamsar bir hava çizdiğimin farkındayım ama yaşlı Almanya orta sahası, sağ bek Kimmich ve sahte dokuz Havertz’in artık çok can sıkacağı bir kısma geldik. Özellikle Almanya’nın oyunu ortaya sıkıştırmasını sevinçle karşılayacak Danimarka ve İspanya’ya karşı yeni formüller gerekiyor. Umarım Nagelsmann ya beni yanıltır yada herkesi şaşırtıp farklı planlarla, farklı oyuncularla turları geçmeyi başarır. Euro 2024 şampiyonluğuna Almanya kadar kimsenin ihtiyacı olduğunu düşünmüyorum ki elinizde Wirtz, Musiala, Kroos ve Kimmich gibi dehalar varken bu çok da uzak bir ihtimal değil. Tekrar görüşmek üzere!
Yazan: Öner Tavtay
Editör: Yahya Kemal Doğan
