Kerem Aktürkoğlu’nun Benfica’ya transfer olması ile forma şansını yakalayan Yunus Akgün, teknik direktör Okan Buruk’un elinde çok özel bir sezon geçiriyor. Futbol yorumcusu Hasan Hüseyin Alimoğlu, Medyascope Spor’un yeni yazı serisi “Süper Lig’in Ardından”da yıldız futbolcuyu yazdı.
Bir yıldız doğuyor: Yunus Akgün
Süper Lig’in en iyi futbolcusu kim? Sezona fırtına gibi giren Rafa Silva mı, geçen sezonun yıldızlarından Tadic mi, dünyanın en iyi birkaç forvetinden biri olan Osimhen mi? Değil! Süper Lig’in en iyi futbolcusu sezon başı pek çok kişinin ilk 11’e yazmadığı Yunus Akgün.
Galatasaray son iki sezonun şampiyonu olurken Kerem Aktürkoğlu bu iki şampiyonlukta da başrolde yer aldı. İlk şampiyonlukta 9 gol 11 asist, ikinci şampiyonlukta ise 12 gol 6 asistlik önemli bir katkı vermişti. Ancak sene başı yollar ayrıldı ve yerinin nasıl dolacağı soru işaretleri yarattı. İşte tam burada açılan boşluktan bir yıldız doğdu. Florya’dan çıkan yıllarca Galatasaray formasını terleten ve her sezon çıkış yapması beklenen, iki senelik Adana Demirspor performansının ardından üstünde büyük hayaller kurulan ancak sonu yine hüsran olan bir umuttu Yunus Akgün.
Ne değişti?
Bu sefer öyle olmadı. Üzerinde çok baskı mı yoktu, yoksa Leicester City’de geçirdiği süre onu bambaşka bir oyuncu mu yapmıştı? Bilmiyorum. Bildiğim şey şu: Yunus artık sağ kenarda topu alıp içeri kateden ve topu ezen bir oyuncu değil. Pas, şut, orta ve esasında karar mekanizması oturmuş bir oyuncuya dönüştü. Kayserispor maçında attığı o nefis gol ve Trabzonspor maçında Mertens’e yaptığı asist karar mekanizması ve zamanlaması açısından kusursuza yakın iki örnekti.
Yunus Akgün’ün fiziği de geçen sezonlara göre çok daha diri. Fiziği iyi tanımı biz de hep yanlış anlaşılmıştır. Fizik her zaman omuz genişliği, boy vs demek değildir. Bir hareketi sürekli yapabilmek de fizik kuvvettir. Kerem Aktürkoğlu’nun sürekli baskıya gitmesi, Yunus Akgün’ün sürekli dar alanlara toplu koşular yapması ve maç içinde bu hareketin sayısını arttırması da fiziksel kuvvettir. Yunus’un geçen senelere göre geliştirdiği fiziği, atağı bitiren aksiyonları daha rahat yapmasını da sağlıyor.
Okan Buruk’ın imzası
Yaklaşık iki sene önce yine Medyascope’a “Bir Yıldız Doğuyor: Barış Alper Yılmaz” başlıklı bir yazı yazmıştım. İki seneye kalmadan bir yıldızın daha doğduğunu yazıyorum. Bunları hocadan bağımsız okumak mümkün mü?
Kerem Aktürkoğlu’nun yükselen performansı, Barış Alper Yılmaz’ın hem yükselen performansı hem joker rolünü oynaması, gönderilmesine kesin gözüyle bakılan Sacha Boey’in 1.5 senelik inanılmaz performansı ve rekor satışı, umutların tükendiği Yunus Akgün’ün şu ana değin sezonun en çarpıcı performansını göstermesi tabii ki hocadan bağımsız okunamaz.
Daha kıymetlisi Galatasaray bunları yaparken yani oyuncu geliştirirken kazanmaya da devam ediyor. Üçüncü sezonunda da şampiyonluğa giden takım kendi içinden yıldızlar da üretiyor. Hem yarışmacı hem geliştirici olmak bu konuyu daha da çarpıcı kılıyor. Okan Buruk, bir tarafıyla da yıldızlardan da katkı alabiliyor. Son birkaç haftadır olağan bir düşüş gözlemse de üç senedir Lucas Torreira’dan, Dries Mertens’ten stabil ve iyi bir performans alıyor. Oyuncunun iyi oynaması çoğu zaman oyuncudan çok hoca ile alakalıdır. Fenerbahçeli yıldızların geçen sezon ve bu sezon performanslarını kıyaslarsak aradaki dramatik farkın, tüm oyuncular bir anda kötüleşemeyeceğine göre, hocadan kaynaklı olduğunu görebiliriz.
Yunus Akgün sahneye çıktığı ilk günlerde bu performansını hayal ettiriyordu. Ancak aradan geçen yıllar onlarca genç gibi potansiyeline rağmen kaybolacağı fikrini güçlendirdi. Belki tüm Galatasaraylıların onun üstüne ayrı bir ilgiyle eğilmesi, bir zaman yaşadıkları hayal kırıklığını geri döndürmenin mutluluğuyla ilişkidir. Yunus Akgün kaybolmadı, yaşıyor!
Yazan: Hasan Hüseyin Alimoğlu
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Editör: Doğa Üründül
