Reha Ruhavioğlu, Ekrem İmamoğlu’nun Diyarbakır temaslarıyla ilgili, “Cumhurbaşkanı adayı gibi konuştu. Kendi liderliğini pekiştiren bir performans sergiledi” dedi.
CHP’nin cumhurbaşkanı aday adayı olan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, önseçim kampanyası kapsamında Diyarbakır’a gitti.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Diyarbakır’da yeni süreç ile ilgili verdiği mesajda, konuştu. “Kürtler ‘bizim sorunumuz var’ dediği müddetçe ortada bir Kürt sorunu vardır. Bu sorun diyalogla, şeffaflıkla ve mutlaka her kesimi dinleyerek, şehit ve gazi yakınları başta olmak üzere tüm kesimlerin rızasıyla özellikle TBMM zemininde çözülmelidir. Adres orasıdır” dedi.
Göksel Göksu, Medyascope Diyarbakır Temsilcisi Ferit Aslan ve Reha Ruhavioğlu ile İmamoğlu’nun temaslarını değerlendirdi.
Ferit Aslan, eğer çözüm süreci yaşanmamış olsaydı, Ekrem İmamoğlu’nun Diyarbakır’da verdiği mesajların daha çok merak edilebileceğini söyledi. Aslan, “Acaba Kürt meselesinin çözümüyle ilgili Ekrem İmamoğlu neler söyleyecek diye bir merak olacaktı. Yani bir nevi sürdürülen çözüm süreci görüşmelerinin gölgesinde geldi” dedi.
Ferit Aslan şöyle devam etti:
“Ama buna rağmen Türkiye’yi yönetmeye talip bir siyasi figürden bahsediyoruz. Onun burada Kürt meselesiyle ilgili vereceği ifadeler önemliydi. Sezgin Tanrıkulu ile konuştuğumuzda o meseleyle ilgili önemli çıkışlar yapacağını söylemişti. Bugünkü konuşmasına baktığımızda o konulara değindi. Eşit yurttaşlıktan bahsetti. Çözüm süreciyle ilgili de şöyle bir ifade kullandı: ‘Aslında silahlar susmalı, çatışmalar durmalı.’ Çözüm adresi olarak Meclis’i gösterdi. İmamoğlu orada bir ilginç bir ifade daha kullandı: ‘Bu mesele ve çözüm süreci hiçbir zaman bir siyasete alet edilmemeli.’ Burada da herhalde anladığım kadarıyla iktidara bir mesaj gönderdi.”
“Coşkulu konuştu”
Aslan, İmamoğlu’nun, “Türkiye’nin en büyük Kürt kentliği İstanbul’u yönetiyorum. Kürtleri orada belediye meclisine aldık. Aldığımız için belediye başkanlığımıza kayyum atandı ve gözaltına alındık” dediğini aktardı.
Reha Ruhavioğlu ise İmamoğlu’nun Diyarbakır’a gelişini “coşkulu” olarak nitelendirdi, “İmamoğlu konuşması boyunca salonun motivasyonunu yüksek tutan bir konuşma yaptı. Ve Kürt meselesiyle ilişkisinde, İmamoğlu’nun kendisinin siyaseten daha cesur bir hamle yapması gerektiğini, bunun kendisi içinde bir ihtiyaç olduğunu, Kürtlerin beklentisinin de böyle olduğunu söylemiştim. Bugün İmamoğlu’nun o beklentiye cevap verdiğini görüyorum” dedi.
“İmamoğlu rekabetten düşmeyeceğini gösterdi”
Ruhavioğlu, İmamoğlu’nun yaklaşık altı-yedi başlıkta Kürt meselesini çerçeveleyen bütün konularda neredeyse kanaatini söylediğini vurguladı.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Reha Ruhavioğlu şöyle devam etti:
“Kayyum karşıtı pozisyonunu biliyoruz CHP’nin. Ama İmamoğlu’nun bunu tekrar etmesi, Demirtaş’ın tutukluluğuna bir çeşit ‘siyasi rehinenin içeride olması’, vurgusu yapması salonda gördüğüm kadarıyla en büyük coşkulardan birini yükseltti. Onun dışında İmamoğlu yürütülmekte olan Kürt meselesiyle ilgili süreçte rekabetten düşmeyeceğini gösterdi. Yani iktidarın kendisinin bir politikası var fakat İmamoğlu ‘Biz Türk ile Kürt’ü hem paydaş hem eşit yapabilecek bir mekanizmayı Türkiye’de esas kılabiliriz ve biz bunu başarabiliriz’ iddiasını sürdürüyor.”
Ruhavioğlu, “Ben İmamoğlu’nun bugünkü konuşmasının Erdoğan’ın 2005 Diyarbakır konuşmasına verildiği gibi bir referansla hatırlanacağını düşünüyorum” dedi.
“Kendi liderliğini pekiştiren bir performans sergiledi”
Reha Ruhavioğlu, cumhurbaşkanı adayı gibi konuştuğunu söyledi, “Kendi liderliğini pekiştiren bir performans sergiledi. İmamoğlu’ndan son birkaç aydır özellikle Kürt meselesine sahip çıkması, Kürtlerle ilgili yürütülen sürece daha güçlü bir destek vermesi gibi bağlamlarda böyle bir performans bekleniyordu. Ve bu cesaretinin kendisine Kürt seçmen mezili en azından pozitif dönüşleri yaratabileceğini düşünüyorum. Kürt seçmenle ilgili zaten İmamoğlu ve Mansur Yavaş arasında bir makas vardı ama Mansur Yavaş da hatırı sayılır bir oy alıyordu. İmamoğlu bu çıkışıyla Mansur Yavaş’ı rekabetten, Kürt sahasında Mansur Yavaş’ı rekabetten düşürmüş olabilecek” diye konuştu.
