Hindistan, Keşmir’de turistlere yönelik saldırının ardından Pakistan ve Pakistan yönetimindeki Keşmir’e hava saldırısı düzenledi. Yeni Delhi, “terör altyapısını” hedef aldığını savunurken, İslamabad saldırıyı “savaş ilanı” olarak nitelendirdi. İşte Hindistan ve Pakistan arasındaki gerilim hakkında bilmeniz gerekenler.
Hindistan, Pakistan’a ve Pakistan idaresindeki Keşmir’e hava saldırıları düzenledi. Pakistan Ordusu’ndan yapılan açıklamada saldırılarda en az 26 sivilin hayatını kaybettiği belirtildi, 46 kişi ise yaralandı.
Pakistan Genelkurmay Başkanı, Hindistan’a “kendi seçtikleri zaman, yer ve yöntemlerle” karşılık vereceğini söyledi.
Hikâyeyi biraz başa saralım.
Hindistan neden saldırdı?
22 Nisan’da Hindistan yönetimindeki Keşmir’in Pahalgam kasabasında düzenlenen silahlı saldırıda 25 Hindistan vatandaşı ve bir Nepalli turist hayatını kaybetmişti. Olayın ardından Hindistan, saldırının sorumlularını cezalandırma vaadinde bulundu. Başbakan Narendra Modi, “Bu saldırıyı planlayanlar ve uygulayanlar hayal bile edemeyecekleri şekilde cezalandırılacaklar” dedi.
Hindistan, saldırıdan doğrudan bir örgüt ismi vermeksizin Pakistan’ı suçladı. Hindistan Emniyeti, saldırganlardan ikisinin Pakistan vatandaşı olduğunu iddia etti. Pakistan ise bu suçlamaları reddetti ve saldırıyla hiçbir ilgisinin olmadığını savundu.
“Operation Sindoor” nedir ve Hindistan nereleri hedef aldı?
Hindistan Savunma Bakanlığı, “Operation Sindoor” adını verdiği harekât kapsamında Pakistan ve Pakistan yönetimindeki Keşmir’de dokuz ayrı hedefin vurulduğunu duyurdu.
Bu hedeflerin, saldırıların planlandığı ve yönlendirildiği “terör altyapıları” olduğu belirtildi. Operasyonun “ölçülü ve tırmandırıcı olmayan” bir yapıda gerçekleştirildiği, Pakistan ordusuna ait herhangi bir tesisin hedef alınmadığı ifade edildi.
“Sindoor” adının, Hindu kültüründe evli kadınların alnına sürdüğü kırmızı tozdan ilhamla, saldırıda hayatını kaybeden erkeklerin ardından dul kalan kadınlara atıfla seçildiği bildirildi.
Pakistan tarafı ise Hindistan’ın açıklamalarını yalanladı. Savunma Bakanı Khawaja Asif, saldırıların sivil bölgeleri hedef aldığını ve “terör kampları” iddialarının gerçeği yansıtmadığını söyledi.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Saldırılar sonrası neler yaşandı?
Pakistan ordusu, Hindistan’a ait beş savaş uçağı ile bir insansız hava aracını düşürdüğünü ileri sürdü. Hindistan bu iddiayı henüz doğrulamadı. Hindistan Keşmir’indeki yerel kaynaklar, üç savaş uçağının gece boyunca farklı bölgelerde düştüğünü ve pilotların hastaneye kaldırıldığını bildirdi.
Sınır hattında iki taraf arasında yoğun topçu atışları ve silahlı çatışmalar yaşandı. Hindistan, Pakistan tarafından açılan ateş sonucu Keşmir’de yedi sivilin hayatını kaybettiğini, 35 kişinin de yaralandığını duyurdu. Pakistan ise kendi topraklarında 26 sivilin öldüğünü ve 46 kişinin yaralandığını açıkladı.
Siviller nasıl etkilendi?
Hindistan’da Jammu ve Keşmir eyaletinde birçok okul kapatıldı, hava sahasında da ciddi aksamalar yaşandı. Indigo ve Spicejet firmaları bazı uçuşları iptal ederken, Air India iki uluslararası uçuşunu başka rotalara yönlendirdi. Pakistan hava sahasında da benzer gelişmeler yaşandı. Qatar Airways uçuşlarını geçici olarak durdurdu, Pakistan Havayolları uçaklarını Karaçi’ye yönlendirdi.
Pakistan’ın Pencap bölgesinde hastaneler ve güvenlik güçleri alarm durumuna geçirildi. Pakistan kontrolündeki Keşmir’in başkenti Muzafferabad’da patlamalar sonrası elektrik kesintisi yaşandı.
Keşmir neden hâlâ bir çatışma noktası?
1947’de İngiltere’den bağımsızlıklarını kazanan Hindistan ve Pakistan, Keşmir üzerinde hak iddiasında bulunmuş; bölge fiilen ikiye bölünmüş ancak resmi sınır çizilmemişti. Bu yüzden iki ülke, Keşmir nedeniyle iki kez savaşa girdi. 1989’dan bu yana Hindistan Keşmir’indeki silahlı militanlar, hem güvenlik güçlerini hem sivilleri hedef alan saldırılar düzenlemeye başladı.
2019’daki Pulwama saldırısının ardından Hindistan, Pakistan’ın iç kesimlerine hava saldırısı düzenlemişti. Aynı yıl Hindistan, Keşmir’in yarı özerk statüsünü kaldırarak bölgedeki yönetim şeklini değiştirmiş, bu karar yerel protestolara ve yeni bir göç dalgasına neden olmuştu.
Şimdi ise 22 Nisan saldırısının ardından yaşananlar, iki nükleer güç arasındaki tansiyonu bir kez daha tehlikeli biçimde tırmandırdı.
