İran’da savaş, umut ve çaresizlik: “Evime bir füze isabet edecek diye korkuyorum”

İsrail-İran savaşı

İsrail-İran savaşı bir haftayı geride bıraktı. Çatışmaların en büyük etkisi sivillerin gündelik yaşamında hissediliyor. Tahran’da yaşayan bir kadın, yaşadıklarını şu sözlerle anlatıyor: “Artık sadece haber okuyorum ve bir füzenin evime isabet etmesinden korkuyorum.”

İsrail’in Tahran’a düzenlediği saldırıların ardından binlerce kişi başkenti terk etmeye çalıştı. Tahran’ın doğusundaki Tahranpars semtinde yaşayan bir kadın, savaşın etkilerini Guardian’a anlattı. İsmini paylaşmayan kadın, “Hayatım tamamen durdu. Çalışamıyorum. Sadece haber okuyorum. Sürekli olarak evime, şehrime ya da başka şehirlerdeki sevdiklerimin evine füze isabet edebilir diye korkuyorum” dedi.

Bilgiye ulaşmanın da zorlaştığını belirten kadın, “Instagram ve X üzerinden haber alıyoruz. Rejim sansür uyguladığı için güvenilir bir medya yok. Dün tüm internet kesildi” diye konuştu.

İran’da yaşam: “Fazladan yakıt alabilmek için yalvardık”

Saldırıların başlamasından 2 gün sonra Tahran’dan ayrılan kadın, “Her kişiye sadece 25 litre yakıt veriliyor. Her benzin istasyonunda fazladan yakıt alabilmek için neredeyse yalvardık” dedi. İranlı kadın, arkadaşlarıyla birlikte Natanz üzerinden güneye doğru gitti. Yolculuğu sırasında Natanz Nükleer Tesisi’nin yanından geçtiklerini söyleyen kadın, “Orada radyasyon riski olup olmadığını bilmiyoruz çünkü hükümet bu konuda hiçbir açıklama yapmadı” diye konuştu.

İsrail’in saldırılarının devam ettiği Tahran’dan ayrılmak her geçen gün zorlaşıyor. Başkentten çıkış güzergâhları bombaladı. Otobüs, tren ve uçak seferleri durdu. Aracı olmayanların şehirden çıkamadığını söyleyen kadın, “Bazı arkadaşlarım yaşlı annelerini taşıyamadı, bazıları ise evcil hayvanlarını bırakmak istemedi. Bir arkadaşım hemşire; işini bırakıp gidemezdi” dedi.

İsrail-İran savaşı
İran’da yaşam: 15 Haziran’da Tahran’dan kaçmaya çalışan İranlılar.

“Savaş, sadece yıkım değil, aynı zamanda açlık ve işsizlik getirdi”

İsrail-İran savaşıyla birlikte ülkede ekonomik kriz de derinleşti. Guardian’a konuşan İranlı kadın, “Sadece birkaç gün içinde et, tavuk, meyve gibi temel gıda ürünlerinin fiyatı ikiye, üçe katlandı. Süt ürünlerinde yüzde 20 zam var. Bazı ürünler hâlâ bulunabiliyor ama çeşit azaldı. Kamyonlar artık şehirler arası yola çıkmıyor” dedi.

Tahran’daki durumun daha da ağır olduğunu söyleyen kadın, şirketinin vize başvurularıyla çalıştığını ama elçiliklerin kapanmasıyla iş yapamaz hale geldiklerini anlattı. “Resmî olarak kapanmadık ama fiilen çalışamıyoruz. Eğer bu durum devam ederse işimi kaybedeceğim” diye ekledi.

İranlıların en büyük korkusu ne?

İran’da rejim karşıtı olduğunu gizlemeyen kadın savaşı da istemediğinin altını çizdi:

“Yıllardır bu iktidarı değiştirmeye çalışıyoruz. Tutuklandık, bastırıldık, susturulduk. Ama savaşı da istemiyoruz. Savaş yoksulluk, ölüm ve yıkım getiriyor.”

İranlı kadının en büyük korkusuysa, bu yıkımın sonunda hiçbir şeyin değişmemesi:

“Bu savaş bizim savaşımız değil ama hayatlarımızı mahvediyor. En kötü senaryo şu olur: Daha fazla sivil ölür, altyapı tamamen çöker ama rejim yerinde kalır.”

Kaynak: Guardian

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.