Eksik Olan’ın yeni videosunda yazar ve akademisyen Özgür Mumcu Dünyalılar adlı romanını Ömer Çeşit’e anlattı.
Özgür Mumcu Dünyalılar romanını anlattı: “Yazma süreci eğlenceli geçti”
İstanbul’a bir uzay gemisinin düşmesiyle başlayan temas, insanlığı evrendeki yalnızlığından değil, kendi içindeki çatışmalardan da uyandırıyor. Özgür Mumcu, yeni romanı Dünyalılar romanının yazım sürecini anlattı. Mumcu, “Yaklaşık iki buçuk senedir bu roman üzerinde çalışıyorum. Başka projelerim de var. İlk romanımdan sonra birkaç roman denemem oldu. Yazmaya başlayıp, bıraktım. Bir şeylerin çıkması bu yüzden gecikti. Dünyalılar romanını yazma süreci eğlenceli geçti.”
“Gaika.
Yuva demek.
Ben hiç görmedim. Hiçbirimiz görmedik.
Çünkü biz… yüzlerce kuşaktır gemideyiz.”
İstanbul’a bir uzay gemisi düştü.
Evrende yalnız olmadığımız artık sır değil.
Peki gelenler kim? Misafir mi, işgalci mi?
Ön saflarda antropolog Can Yaban ve biyoakustik uzmanı Karla Silva var. Uzaylılarla ilk teması kuran onlar.
Bir yandan da gölgede bekleyen oyuncular sahneye çıkmak üzere: Dışişlerinden kurt diplomat İzzet Derman,
kudretli istihbaratçı Konuralp Sarpkaya, Silikon Vadisi’nden hırsını dehasıyla incelten Nathan Sterling ve yeni çağın karizmatik kâhini Alice Collins…
Yerliler, maden mafyası, deriniyle sığıyla yöneticiler, şirket patronları, peygamberliğe soyunan tarikatçılar…
İnsanlık, kendi karanlığıyla başka bir evrenden gelenler üzerinden yüzleşmeye hazırlanıyor.
Amazon’un derinliklerinden Boğaz kıyılarına uzanan Dünyalılar, yeryüzünün en uzak köşelerinde bile yankılanan temasın izini sürüyor.
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
Dünyalılar, türler arası karşılaşmanın, gezegen çapında komploların ve kırılgan umutların romanı.
Yalnızca geleceği değil, geçmişimizi de yeniden sorgulatan soluk soluğa bir macera.
Bilimin sezgiye, ihanetin sadakate, korkunun meraka dönüşmesine tanıklık etmek üzereyiz.
Özgür Mumcu, İngilizce, Almanca, İtalyanca, Arapça başta olmak üzere 11 dile çevrilen ilk romanı Barış Makinesi’nin ardından çıtayı daha da yükseğe koyuyor.
Dünyalılar, sadece uzaydan gelenlere değil, dünyaya sığamayanlara büyük mesajı gönderiyor.
(Kitap tanıtım bülteni)