AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın PKK’nın silah bırakma kararı sonrası yaptığı konuşma, özellikle DEM Parti açısından yeni bir baskı ve tartışma alanı yarattı. Kemal Can ve Banu Güven’e göre Erdoğan, çözüm sürecini sahiplenirken aynı zamanda siyasi tarafları bir tür mecburi pozisyon almaya zorladı. Kemal Can bu durumu, “Sürecin içinde olanlar ve dışında kalanlar diye bir siyasi hat çizdi” sözleriyle özetledi.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Bu süreci AK Parti, MHP ve DEM Parti olarak birlikte yürüteceğiz” sözleri, Can’a göre sürecin en kritik çıkışıydı. Bu açıklamanın ardından DEM Parti ya bu ifadeye itiraz edecek ya da sessiz kalarak sürece dahil olduğu izlenimini pekiştirecek. Kemal Can, bu durumu şöyle ifade etti:
“Bu konuşmayla DEM Parti’yi sıkıntılı bir netleşmeye zorluyor. Ya ‘biz bu anlaşmanın tarafı değiliz’ diyecek ya da sessiz kalıp Erdoğan’ın kurduğu siyasi denklemi zımnen kabul etmiş olacak.”
Banu Güven: “Komisyon gecikmesinin nedeni Erdoğan olabilir”
Gazeteci Banu Güven ise Erdoğan’ın konuşmasında silah bırakma sürecine dair ilk kez kapsamlı mesajlar verdiğini, ancak bu süreci siyasi olarak kendi kontrolünde tutmak istediğini söyledi. Güven, komisyondaki gecikmenin de bu isteğin sonucu olabileceğini dile getirdi:
“Komisyon kurulduğunda işler Erdoğan’ın alıştığı şekilde yürümeyebilir. Bu nedenle gecikme yaşanıyor olabilir. Ana muhalefetin desteği olmadan bu süreç toplumsal karşılık bulamaz.”
Ahmet Türk’ün tavrı neyi gösterdi?
Banu Güven’in Kısa Dalga Genel Yayın Yönetmeni Kemal Göktaş’ın haberinden aktardığına göre, üç kez Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen ve görevden alınan Ahmet Türk’e, görevine iade edilme olasılığı sorulduğunda Türk, “CHP’li belediye başkanlarına bu muamele yapılırken ben göreve dönmem” dedi. Bu sözler, DEM Parti’nin süreci sadece Kürtler üzerinden yürütmeyip daha geniş bir demokrasi mücadelesi perspektifiyle değerlendirdiğini gösterdi.
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
Erdoğan’ın konuşması DEM Parti’yi zora soktu
Kemal Can, Erdoğan’ın bu konuşmayla çözüm sürecini dış dinamiklerden koparıp iç politikaya entegre etmeye çalıştığını savundu. Can’a göre Erdoğan, sadece Öcalan veya DEM Parti ile değil, tüm siyasi aktörlerle yeni bir güç ilişkisi kurma çabasında:
“Erdoğan, ‘madem siz beni pozisyon almaya zorluyorsunuz, ben de sizi kendi ihtiyaçlarıma göre pozisyon almaya zorluyorum’ diyor. Süreci sahiplenip diğerlerini çizdiği siyasi çitin içine davet ediyor.”