Bahçeli “Kürt ve Alevi cumhurbaşkanı yardımcısı” önerdiğini doğruladı, İsmail Saymaz’ı hedef aldı

MHP lideri Devlet Bahçeli, “cumhurbaşkanı yardımcılarından biri Kürt, diğeri Alevi olsun” önerdiğini doğruladı, bu fikri Lübnan ile ilişkilendirenlere sert tepki gösterdi. MHP lideri, sözlerini haberleştiren İsmail Saymaz’a da yüklendi.

Devlet Bahçeli
Bahçeli İsmail Saymaz’ı hedef aldı: “Sözde gazeteci”

Halk TV yazarı İsmail Saymaz, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin birkaç ay önce MHP milletvekilleriyle yaptığı toplantıda, “Cumhurbaşkanı’nın iki yardımcısı olsun, biri Kürt, diğeri Alevi olsun” dediğini öne sürdü.

Bahçeli konuya dair sessizliğini bozarak, yazılı açıklama yayımladı.

MHP’nin her türlü ayrımcılığa, bölücülüğe, etnik ve mezhep temelli bölünmeye bilaistisna karşı olduğunu belirten Bahçeli, “Herkesçe bilinen, hatta maşeri vicdanda kemikleşmiş siyasi tutumudur. Bu kapsamda hiç kimseden duyacak, dinleyecek, öğrenecek, ders alacak merak ve arayışımız da yoktur” dedi.

“Kürt ve Alevi cumhurbaşkanı yardımcısı” açıklaması

18 Temmuz 2025’te Merkez Yönetim Kurulu-Merkez Disiplin Kurulu Ortak Toplantısı yapıldığını hatırlatan Bahçeli, “Türkiye’yi alakadar eden sıcak konu başlıklarıyla ilgili değerlendirmeler yapılmıştır. Bunlar arasında Terörsüz Türkiye hedefinin aşamalarıyla bu çerçevede alınan memnuniyet verici gelişmelere elbette mühim yer ayrılmıştır. Ne var ki, 102 yıllık Cumhuriyet tarihimizin tamamına etnik ve mezhep temelli bölücülüğün taciz, tahrip ve tahrikleri damga vurmuştur” diye yazdı.

“Cumhurbaşkanı’nın iki yardımcısı olsun, biri Kürt, diğeri Alevi olsun” önermesini doğrulayan Bahçeli, “Türkiye’mizi yoran, yıpratan, enerjisini çalan, fahiş mahiyetli sosyal ve ekonomik maliyetlere neden olan etnik ve mezhep temelli dayatmalara karşı Terörsüz Türkiye’nin adım adım ilerlediği bir dönemde, iki Cumhurbaşkanı Yardımcısından birisinin Alevi, diğerinin de Kürt olabileceği değerlendirilmiştir. Bu fikri ve siyasi teklifi Lübnan’la ilişkilendirmek bir defa çarpıtma ve samimi bir düşünceyi kasten saptırmadır” dedi.

Bahçeli şöyle devam etti:

“Türkiye’yi, Lübnan veya benzeri bir başka ülkenin karmaşık ve kaotik istikrarsız yapısına çevirmeye gücü yetecek, buna cesaret ve teşebbüs edecek hiç kimse olamaz, olamayacaktır. Beyrut gecelerine özlem duyan bohem ve buhranlı siyaset düşüklerinin tarih ve kültür esasına dayanarak paylaşılan bir teklifi karalama ve terörize etme çabası acınası bir fırsatçılıktır.”

“Alevi ve Kürtler tuzaklara düşmedi”

CHP’ye de Alevilik üzerinden yüklenen Bahçeli, “Cumhuriyet Halk Partisi on yıllar boyunca Alevi kardeşlerimizi siyaset malzemesi yapmış, Kürt kardeşlerimiz üzerinde de oyunlar kurulmuştur. Pek çok telkin ve tezvirata rağmen ne Aleviler, ne de Kürtler düşmanca planlanan tuzaklara çok şükür düşmemiştir. Kimsenin önüne geçen yoktur, engel çıkaran yoktur. Kaldı ki ister Alevi, ister Kürt olsun, herhangi bir Cumhurbaşkanı adayının yüzde 50 oy nisabını geçtikten sonra vaki demokratik ve milli irade hükmünü yok sayacak, tecelli eden meşruluğu tartışmaya açacak birisinin çıkması da düşünülemeyecektir” dedi.

Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.

Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.

Devlet Bahçeli, Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olduğunu vurgulayarak, “Üstünlerin değil, hukukun üstünlüğü hakim ve havidir. Kökeni, mezhebi, yöresi ve anasının dili ne olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti’ne vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkes hukukun karşısında bir ve eşittir. Aynı zamanda Türk milletinin şerefli mensuplarıdır. Kimsenin kimseden bir ayrıcalığı ve imtiyaz içeren bir farklılığı yoktur” diye yazdı.

Bahçeli İsmail Saymaz’ı hedef aldı

Bahçeli eleştirilerine şöyle devam etti:

“Ancak etnik ve mezhep temelli bölücülüğün Terörsüz Türkiye hedefinin yanında bütünüyle gündemden çıkarılması gayesiyle bir düşünce tavzihini farklı yerlere çekmek ahlaken ve tarihen mahsurludur. Türkiye’nin ve Türk milletinin kutlu geleceğini perdelemek için el ovuşturanların, mayası ve meşrebi zehirli çevrelerin bizimle milliyetçilik yarışına girmesi yüz kızartıcı bir densizlik ve edepsizliktir. Konforlu köşelerindeki karanlığa saklanarak aydınlığı taşa tutan kuklaların ne dediğine bakmıyor, milletimiz ne diyor, tarih ne diyecek ona odaklanıyoruz. Görüşümüzden milim adım atmamız ise söz konusu olmayacaktır.”

Haberi yayımlayan İsmail Saymaz’a da yüklenen Bahçeli, “Basına kapalı toplantıdaki sözlerimin malum sözde bir gazeteciye sızdırılması, o dedikodu markası ve her ipte cambazlık yapan gazetecinin de mal bulmuş mağribi gibi gündeme taşıması zamanlama itibariyle manidardır. Ve notlarımız arasındadır. Milliyetçi Hareket Partisi her saldırıyı göğüslemeye hazırdır” dedi.

“Alevi de bizim, Kürt de bizimdir”

Bahçeli mesajını şöyle bitirdi:

“Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı Türkiye’ni etnik ve mezhep temelli depreme maruz kalmasına müsaade etmeyecektir. Alevi de bizim, Kürt de bizimdir. Cami de bizim, Cemevi de bizimdir. Biz hep birlikte Türk milletiyiz. Biriz, beraberiz, kardeşiz, çok büyük bir aileyiz. Herkes bizse, biz de kardeşsek dürüst ve sorumlu hareket etmemiz milli namusumuzun gereğidir. Piyonlaşmış bozguncular, suyu bulandıranlar, sipariş senaryolara figüranlık yapanlar, bu suretle Türk-Kürt, Alevi-Sünni, laik-antilaik, inanan-inanmayan kutuplaşmasına çanak tutanlar da bu muazzam ailenin üvey evlatlığına bile layık olmayan çürüklerdir.”