Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın LGBTİ+ haklarına saldırma hedefine ulaşma oranının, aile bireylerinin sosyo-ekonomik hayata katılımlarının artırılması hedefine ulaşma oranından daha yüksek olduğu ortaya çıktı.
KaosGL.org’dan Yıldız Tar’ın haberine göre Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Vizyon Belgesi ve Eylem Planı’nın 2024 Yılı İzleme Raporu’na göre, Bakanlık yoksullukla mücadele etmek yerine LGBTİ+ haklarını ihlal etmeye çaba harcadı.
“En başarılı” hedef: LGBTİ+ haklarını ihlal etmek
Rapora göre, Aile Bakanlığı’nın 15 stratejik hedefinden “en başarılı” olduğu hedef; LGBTİ+’ların haklarını ihlal etmek için yürüttüğü çalışmalarla “Aileyi tehdit eden şiddet, zararlı akımlar ve alışkanlıklarla mücadelenin güçlendirilmesi” oldu. Bu stratejik hedefe ulaşma oranı yüzde 21,1 iken; “Aile bireylerinin sosyo-ekonomik hayata katılımlarının artırılması” hedefi yüzde 16,7’de, “Sosyal hizmetlere erişimin ve kurumlar arası eş güdümün artırılması” ve “Afet ve acil durumlarda aile odaklı yaklaşımın geliştirilmesi” hedefi ise sadece yüzde 15’te kaldı.
Bakanlığın yapmayı planladığı “Evlilik ve çocuk sahibi olmaya ilişkin algı, tutum ve tecrübeleri ele alan bütüncül bir saha araştırması” ise bütçe yetersizliği nedeniyle gerçekleştirilemedi. Buna karşılık Bakanlık bütçe ve enerjisini, içinde “gender ve türevleri, cinsel yönelim, cinsiyet tercihi, LGBT ve SOGIESC” geçen uluslararası belgelere itiraz etmeye harcadı.
Strateji belgesi hazırlanacak
Bakanlığın, LGBTİ+ haklarını hedef alan “Küresel cinsiyetsizleştirme projeleri ile mücadele konusunda standartları ortaya koyan bir strateji belgesi” hazırlığı ise devam ediyor.
RTÜK’ten 17 kez yaptırım
Bakanlık raporunda, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) 6 ayda “toplumun millî ve manevî değerlerine, genel ahlaka ve ailenin korunması ilkesine aykırı” olduğu iddiasıyla 17 kez yaptırım uyguladığı bilgisi de yer aldı.
Bakanlığın rol modeli: Malezya
Öte yandan Bakanlığın, bir “Aile Endeksi” oluşturmak için Malezya’dan tecrübe paylaşımı talep ettiği ve buna olumlu yanıt aldığı da ortaya çıktı.
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
Malezya, LGBTİ+ haklarının neredeyse hiç olmadığı ve LGBTİ+’ların yasalar eliyle cezalandırıldığı bir ülke olarak biliniyor. Malezya’da hem erkekler hem kadınlar için eşcinsel ilişkiler, sömürge döneminden kalma “doğaya aykırı suçlar” ve kamu ahlakı hükümleri kapsamında Ceza Kanunu’nda suç sayılıyor. Erkekler arasındaki rızaya dayalı eşcinsel ilişkiler 20 yıla kadar hapis ve kırbaç cezası ile cezalandırılabiliyor. Bu yasa nadiren resmi yargılamalar için kullanılsa da, LGBTİ+ olarak tanımlanan ya da öyle algılanan kişileri taciz etmek, itibarsızlaştırmak ve damgalamak amacıyla sıkça başvurulan bir araç olarak kullanılıyor. Eyalet düzeyindeki Şeriat yasaları ise rızaya dayalı eşcinsel yakınlaşmaları ve farklı cinsiyet kimlikleri/ifadelerini kamuya açık kırbaçlama ve hapis cezası ile suç sayıyor.
Ülkede polisin yetkileri ise oldukça geniş. Polis, “makul şüphe” gerekçesiyle arama izni olmaksızın baskınlar düzenleyebiliyor.
2018’den bu yana yetkililer, çoğunlukla yabancı ve İngilizce içerikli çevrimiçi LGBTİ+ sitelerine ve sayfalarına erişimi engelliyor.
Özbekistan ve Birleşik Arap Emirlikleri ile mutabakat
Bakanlık raporunda ayrıca Özbekistan ve Birleşik Arap Emirlikleri ile “ailenin güçlendirilmesi” başlığı altında değerlendirilebilecek 2 mutabakat zaptı imzalandığı da belirtildi.