Akın Gürlek’in “100 yılın yolsuzluğu” sözlerine CHP’den yanıt: “Daha iddianamesi yazılmamış ama beyefendi hükme varmış”

Akın Gürlek

CHP MYK, çalışmalarının odağında “yargı tacizi” olarak adlandırdıkları süreçlerin değil program değişikliği ile kuruluş haftası etkinliklerinin olduğuna dikkat çekti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’in İBB soruşturması için “100 yılın en büyük yolsuzluk dosyası” sözlerine ise Parti Sözcüsü Deniz Yücel yanıt verdi. Yücel “Daha iddianamesi yazılmamış ama beyefendi bu hükme varmış. Bu tarz açıklamalarla toplumsal rıza oluşturulmaya çalışılıyor” dedi.

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) program değişikliği, kongreler takvimi, kuruluş haftası ve CHP’li belediyelere dönük yargı süreçleri gündemiyle dün (1 Eylül) toplandı. MYK, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’in İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) dönük operasyonlara ilişkin açıklamalarıyla dış politikadaki gelişmeleri de ele aldı

“Daha iddianamesi yazılmamış ama Gürlek bu hükme varmış”

Akın Gürlek’in “100 yılın en büyük yolsuzluk dosyası bu. Bizde sadece tanık beyanıyla tutuklu kimse yok” sözlerine CHP Sözcüsü Deniz Yücel “Yav arkadaş sen Savcı mısın? Hakim misin? Tutuklamalara sen mi karar veriyorsun” diye yanıt verdi. Yücel şöyle devam etti:

“‘Beyanı delillendirmeden tutuklamıyoruz. Varsa öyle biri söyleyin hemen tahliye edelim’ ne demek? Tahliyelere sen mi karar veriyorsun? İstanbul Adliyesi’nde görev yapan hakimler ve savcılar senin vesayetin altında mı görev yapıyor? İstanbul’da bir yargı sultası kurdun da, haberimiz mi yok? ‘Biz dosyamıza güveniyoruz’ ne demek? Daha iddianamesi yazılmamış, yargılaması yapılmamış, savunmalar dinlememiş ama beyefendi bu dosyanın 100 yılın yolsuzluğu olduğu hükmüne varmış.” 

Savcılık makamının şüphelilerin lehine olan delilleri de toplaması ve ceza yargılamasının maddi gerçeği ortaya çıkarma amacına hizmet etmesi gerektiğini söyleyen Yücel, “Ama görüyoruz ki Akın Gürlek şüphelilerin ceza alması motivasyonuyla hareket ediyor. Görüyoruz ki bu hukuksuz soruşturmaya, bu tarz açıklamalarla toplumsal rıza oluşturulmaya çalışılıyor” dedi.

Halk buluşması, gençlik maratonu ve konserlerle kutlama

Davalarla kuşatıldığı eylül ayında CHP bir yandan kongreler takvimini işletiyor, bir yandan da kuruluş haftası etkinliklerine hazırlanıyor. Partide, 4-9 Eylül tarihleri ilk kez “Kuruluş Haftası” olarak kutlanacak ve bu tarihlerde program çalıştayı düzenlenecek. 

4 Eylül’de her ilde CHP örgütlerinin Sivas Kongresi’nin 106’ncı yıldönümüne ve partinin kuruluşuna dair açıklamalar yapması planlanıyor. Tüzük değişikliğiyle kuruluş haftası ilan edilerek, çeşitli etkinliklerle kutlanacağı kaydedilen 4-9 Eylül haftası kapsamında; 7 Eylül Pazar günü CHP Gençlik Kolları, Ankara Eymir Gölü’nde maraton koşusu düzenleyecek. Özgür Özel de bu koşuya katılacak. 

Aynı gün akşam saatlerinde ise Batıkent’te halk buluşması organize edilecek. 18 farklı sanatçının gönüllü olarak sahne alacağı konserle CHP’nin kuruluşu kutlanacak.

Partinin 102’nci kuruluş yıldönümü olan 9 Eylül’de ise önce Anıtkabir ve devlet mezarlığında CHP’nin eski genel başkanlarının kabirleri ziyaret edilecek. Ardından Parti Meclisi (PM) toplanacak. Akşam saatlerinde ise Genel Merkez’de kapanış konseri eşliğinde kuruluş resepsiyonu düzenlenecek. 

Yuvarlak masa toplantılarıyla program çalıştayı

5 Eylül’de geçtiğimiz yıl yapılan tüzük kurultayında temelleri atılan program değişikliği için uzmanlarla, akademisyenlerle kurulan yuvarlak masalarda tartışmalar yürütülecek. 8 Eylül’de ise son tüzük değişikliğiyle hayata geçirilen “Örgüt Temsilcileri Meclisi” ilk kez toplanacak.

CHP’nin 81 il başkanı, PM üyeleri, tüm milletvekilleri, Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) üyeleri, önceki genel başkanlar ve her ilden ilin büyüklüğüne göre seçilen örgüt temsilcilerinin olacağı toplantıda, illerin karma olarak dağıtıldığı masalarda Örgüt Temsilcileri Meclisi program taslağını son kez ele alacak. Toplantının ardından sonuç bildirgesi paylaşılacak. 

Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.

Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.

Genel Merkez’de yapılacak bu toplantılarda açılış konuşmasını CHP Genel Başkanı Özgür Özel gerçekleştirecek. Program değişikliğinin oylanması, olağan kurultaydan bir gün önce yapılması planlanan program kurultayına bırakılacak.

Delege seçimlerinde rekabet

Kongreler takvimi işlerken parti kurmayları, mahalle seçimlerindeki rekabeti “Demokrasi yarışı CHP’nin mayasında var, rekabetin kuvvetli olması iktidar yürüyüşüne inancın göstergesi” diye değerlendirdi. 

CHP kurmayları, üyelerin mahalle seçimlerine yoğun ilgi gösterdiğini ve katılımın yüksek olduğunu belirtti. Samsun, Tunceli, Afyonkarahisar gibi bazı illerde gerilim yaşanmasıyla ilgili soru üzerine kurmaylar, geçmişe kıyasla seçimlerin daha sakin geçtiğini söyledi. 

“Halk Erdoğan’ın karşısında durduğu sürece biz buradayız”

İBB ve CHP’ye dönük yargı süreçlerini kurmaylar, “CHP’nin siyasi ve ahlaki üstünlüğü elinde bulundurarak toplumsal desteği arkasına almasının” bedeli olarak gördüklerini vurguladı. “Bütün üstünlük bizdeyken, AKP zihniyeti bize bir şey yapması gerektiğini düşünüyor” diyen kurmaylar, şu değerlendirmeyi yaptı: 

“AKP önceden halk desteğiyle rakiplerini seçimlerde elimine ederken, şimdi yargı desteğiyle rakiplerini ortadan kaldırmaya çalışıyor. Belediye başkanlarımızı tutuklayıp, hapiste yatmak istemeyeni transfer ediyor. Kurultay davasını Türkiye’nin birinci partisine operasyon için sürdürüyor. Olağan kurultay süreci bitince bu tartışmalar bitecek, o zaman da CHP’yi tartıştırmak için yeni bir şey arayacaklar. CHP, halk desteği olduğu için ayakta ve o yüzden hedef haline gelmiş. Halk Erdoğan’ın karşısında durduğu sürece biz buradayız.”

“Seçim yaptırmamaya dönük bir tavrı olsa AKP barajın altında kalır”

Gençlerin Türkiye’de seçimlerin yapılamayacağı gibi kaygılar taşıdığına değinen CHP’li kurmaylar, “Bu ülkede AKP’lisi de, MHP’li de, CHP’lisi de sandığı sahiplenmiş, aksini kimseye kabul ettiremezler. Seçim yaptırmamaya dönük bir tavırları olsa barajın altında kalırlar” dedi.

Milletvekilleri ile PM üyelerinin ağustos ayı saha çalışmaları raporları hazırlandığını, en yakıcı sorunun ekonomi olduğunu kaydeden kurmaylar erken seçim talebinin toplumun farklı kesimlerinden yükseldiğine dikkat çekti. Kurmaylar “Siyasetten önce seçimin izlerini ekonomide görebiliriz. Kredilerin genişlemesine dönük taleplerle ilgili düzenleme, faizlerde daha hızlı indirim, yılbaşında asgari ücrette memur maaşında düzenlemeler gibi seçim ekonomisi hamleleri iktidarın sandığı getirmeye hazırlandığının işaretleri olur” diye konuştu.